18. Yüzyıl Osmanlı dönemi Diyarbekir valilerinden. Eyüp Camii hatibi Mustafa Efendi'nin oğludur. Hekimoğlu Ali Paşa'nın teveccühünü kazanıp damadı ve kethüdası oldu. Mayıs 1732'de sadaret kethüdası olarak atandı. 1733'te mirahur-i evvel olduktan sonra Revan, Trabzon ve Ozi valiliklerine getirildi. Muharrem 1150'de (Mayıs 1737'de savaşta esir düştü. Üç yıl sonra savaş bittiğinde esirlikten kurtulduğunda Bursa, Mısır valisi ve kaptan-ı derya oldu.
1743'ten itibaren Belgrad muhafızı, Rumeli, Aydın, Musul valisi olduktan sonra Aralık 1748'de Diyarbekir valiliğine getirildi. Burada bir yıl kadar görev yaptıktan sonra Anadolu, Vidin, tekrar Rumeli, Yanya ve Tirhala valisi olup Ağustos 1755'te vefat etti. Görevlerinde beceri göstermiş, cömert olmuş; ancak yağmacı ve dağıtıcı olmadığından kötülenmiştir. Çeşitli memleketlerde yurtlar, köşkler ve İstanbul'da Kürkçülerkapısı dışında bir çeşme yaptırmıştır. Oğlu Ali Bey olup kardeşi İbrahim Bey'dir.
KAYNAK: Mehmed Süreyya / Sicill-i Osmanî (c. IV, s. 640).
