Siyaset ve devlet adamı, başbakan
(D. 1887, Ödemiş / İzmir - Ö. 27 Aralık 1953, İstanbul). Tam adı Mehmet Şükrü
Saraçoğlu’dur. Kaynaklarda ve medyada adı Şükrü Saracoğlu olarak da geçmektedir.
İlk ve ortaokulu Ödemiş’te
okuduktan sonra girdiği İzmir Lisesi’ni birincilikle bitirerek, Mekteb-i
Mülkiye (Siyasal Bilgiler Okulu)’ye geçti. 1909 yılında Mülkiye’yi bitirdikten
sonra İzmir Valiliği Maiyet Memurluğu’na atandı. İzmir liselerinde matematik
öğretmenliği de yapan Saraçoğlu, 1911 yılında İttihad ve Terakki Ticaret
Mekteb-i Müdürlüğü görevine getirildi.
1914 yılının Ocak ayında bir
devlet bursu kazanan Mehmet Şükrü Bey, öğrenim için Belçika’ya gitti. Kısa bir
süre sonra Birinci Dünya Savaşı çıkınca hemen İzmir’e döndü. Mayıs 1915’te
Cenevre Siyasi İlimler Akademisi’ndeki öğrenimini sürdürmek için tekrar gittiği
İsviçre’de dört yıl kalarak fakülteyi çok iyi bir dereceyle bitirdi. Mondros
Mütarekesi’nden sonra Mahmut Esat Bozkurt ile birlikte Cenevre’de Türk Talebe
Cemiyeti’ni kurdu ve cemiyet adına Fransızca bir derginin yayınlanmasını
üstlendi. İstanbul Hükümeti’nin imzaladığı mütareke koşullarını eleştiren ve
Türk halkının haklarını savunan yazılar yazdı. Türk Talebe Cemiyeti’nin başkanı
olarak Avrupa kamuoyunda Mondros Mütarekesi koşullarının olumsuzluğuna tepki
yaratmak için uğraşlar vererek Osmanlı Devleti’nin haklarını savundu.
Milli mücadeleye katılarak, Kuşadası, Nazilli, Aydın yörelerinde kurulan Kuvva-i Milliye hareketlerinin örgütlenmesinde çalıştı. Önce Aydın Cephesi karargâhında, sonra da Kuşadası çevresinde milis olarak çalıştı. Afyon’daki cephaneliğin düşman eline geçmesi üzerine Burdur’daki cephaneliğin Nazilli’ye taşınmasın sağladı.
Mehmet Şükrü Bey, Osmanlı Meclisi
Mebusanı’na İzmir Milletvekili olarak seçildiyse de, bu göreve katılmadı.
TBMM’nin ikinci dönem (1923) çalışmalarına İzmir Milletvekili olarak katıldı.
Fethi (Okyar) Bey Hükümeti’nde Millî Eğitim Bakanı (1924-25) oldu. 1926’da da
Türk ve Yunan halklarının değiştirilmesi (mübadele) amacıyla kurulan Muhtelit
Mübadele Komisyonu’na Türk delegasyonu başkanı seçildi. Kendisi başbakan
oluncaya kadar kurulan bütün hükümetlerde görev aldı. Bu hükümetlerde Maliye,
Adliye ve Dışişleri bakanlıklarında bulundu. Varlık Vergisi’nin uygulanmasında
öncülük etti. Mehmet Şükrü Bey, 1932 yılında Paris’te Osmanlı borçlarının
koşullarının saptanması görüşlerini Türkiye adına yürüttü.1933’te yapılan
antlaşma ile bu müzakereleri başarıyla tamamladı. Bu anlaşma ile genç Türkiye
Cumhuriyeti’nin maliyesi soluk aldı.
Ekonomik alanda yaptığı önemli
işlerden birisi de, yabancı bankaların elinde iç ve dış ticaret mevsimlerine
göre düşürülen Türk parasının değerinin korunması amacıyla, Merkez Bankası’nın
kurulmasını (1930) sağlamasıdır. Aynı yıl sağlık sorunları nedeniyle görevinden
ayrılmak zorunda kaldı. Bu dönemde de Türkiye’nin ekonomik sorunları bağlamında
inceleme ve araştırmalar yapmak üzere ABD’ye gönderildi (1931). Türkiye’ye
dönüşünde Türk pamuk sanayisinin temellerini atan bir rapor hazırladı.
Bakanlıkları sırasında avukatlık, hakimlik, icra-iflas yasalarını hazırlamış ve
çıkartmış, iş esasına dayalı cezaevlerinin oluşmasını ve ilk örnek olarak
İmralı’nın kuruluşunu sağlamıştır. Barem ve emeklilik yasaları da Saraçoğlu’nun
zamanında oluşturulmuştur.
İkinci Bayar (1938-39) ve Refik
Saydam hükümetlerindeki (1939-42) Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten
Saraçoğlu, 1942 yılında Başbakan Refik Saydam’ın ölümü üzerine, Cumhurbaşkanı
İnönü tarafından 9 Temmuz 1942 günü başkanlığa atandı. Zaman zaman Dışişleri
Bakanlığını da üstlendiği Başbakanlığı döneminde İkinci Dünya Savaşı’nın yarattığı
zor koşullar içinde Türkiye’yi savaştan uzak tutmada katkıları oldu. Komşu
ülkelerle barışçı ilişkiler kurmaya çalıştı. İkinci Dünya Savaşı sonrası
Sovyetler Birliği’nin Türkiye’den Kars, Ardahan, Artvin ve Sarıkamış’ı
istemesinden sonra 1946’da Saraçoğlu istifa ederek Başbakanlığı Recep Peker’e
devretti.
Saraçoğlu’nun başbakanlığı
döneminde hazırlanan seçim yasasında “Açık oy-gizli sayım” gibi son derece
demokrasi dışı bir yaklaşım damgasını vurmuştu. Bu yasaya göre her seçmenin
hangi partiye oy verdiği herkes tarafından görülebilecek, fakat oy sayımı gizli
olarak yapılacaktı. Yani herkes CHP’ye oy vermek zorundaydı. Bu usule göre
yapılan 1946 seçimlerini yine CHP kazandı.
1948 - 1950 arası TBMM başkanlığı
görevini yürüten Saracoğlu, ayrıca, on altı yıl boyunca Fenerbahçe Spor
Kulübü’nün başkanlığını yapmıştı. 1950 genel seçimlerinde milletvekili
seçilemeyince siyasetten çekildi. Üç çocuk babası olan Saraçoğlu 27 Aralık
1953’te İstanbul’da öldü ve Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.
22 Temmuz 1998 yılında alınan
kararla Fenerbahçe Stadı’nın adı Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu olarak
değiştirilmiştir.
Hakkında Yılmaz Saracoğlu’nun “Şükrü
Saracoğlu ve Dönemi” adlı bir eseri vardır.
Şükrü Saraçoğlu İçin ne Dediler?
“Saracoğlu’nun gerek Türk siyasal
yaşamında gerekse Türk spor tarihinde unutulmayacak bir yeri var. 1950 önceleri,
tek parti sisteminde sırası ile Eğitim, Maliye, Dışişleri bakanlıkları yaptı,
sonra Başbakan oldu. Sporu seven, sporcuyu koruyan, hatta ona yardım eden bir
insandı. Koyu bir Fenerbahçeliydi. Başbakanlığı sırasında, Fenerbahçe’ye
maddi-manevi yardımları oldu. Örneğin; 1932 yılında bugünkü Fenerbahçe Stadı
olan yeri Fenerbahçe’ye aldı. (…) Bu, çok anlamlı bir davranıştı.” (Halit Deringör / Cumhuriyet, 20 Ocak
1997)
***
“1942’de başbakan olan Saracoğlu,
ABD ajanıydı. Kod adı Harem’di..” (Aytunç
Altındal)
KAYNAKÇA: İbrahim Alâeddin Gövsa /
Türk Meşhurları (1946), Hakkı Devrim / Türkiye Ansiklopedisi (c. 4, 1974, s.1224-1225), Yurt Ansiklopedisi
(c. 6, 1981), Milliyet Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi (c. 20,
1986), Süleyman Yeşilyurt / Türkiye’nin
Başbakanları (2006), Sema Dülger / Dünden Bugüne Devletin Zirvesindekiler
(2007), Araştırmacı yazar Aytunç Altındal’dan müthiş iddia: Araştırmacı yazar
Aytunç Altındal’dan müthiş iddia: 1942’de başbakan olan Saracoğlu, ABD
ajanıydı. Kod adı Harem’di... (sabah.com.tr, 27.09.2010), İhsan Işık / Ünlü
Devlet Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 1, 2013) - Encyclopedia of
Turkey’s Famous People (2013).