Saim Sakaoğlu

Edebiyat Araştırmacısı, Halk Bilimci (Folklor Araştırmacısı)

Doğum
20 Mart, 1939
Eğitim
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Burç
Diğer İsimler
Sadi Dirlik, Ahmet Eskişehirligil, Sencer Sakarya

Edebiyat ve halkbilimi araştırmacısı. 20 Mart 1939, Konya doğumlu. Hattat ve hafız Mehmet Sakaoğlu (1318-75)’nun oğludur. Yazılarının bir bölümünde Sadi Dirlik, Ahmet Eskişehirligil; şiirlerinde Sencer Sakarya imzalarını kullandı. İlkokulu Konya Hakimiyeti Milliye İlkokulunda (1951), ortaokul ve liseyi Konya Lisesinde (1959) okudu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü (1965) ile Çapa Yüksek Öğretmen Okulunu bitirdi. Bir süre Kasımpaşa İlkokulunda vekil öğretmenlik (1964), Tokat Gazi Osman Paşa Lisesinde ve Ticaret Lisesinde edebiyat öğretmenliği (1965-67) yaptıktan sonra, Atatürk Üniversitesine asistan olarak (1967) atandı.“Gümüşhane Masalları / Metin Toplama ve Tahlil” adlı teziyle doktor (1971), “Anadolu Türk Efsanelerinde Taş Kesilme Motifi ve Bu Efsanelerin Tip Kataloğu” adlı çalışmasıyla da 1977 yılında doçent oldu. “Kadirlili Âşık Halil Karabulut” adlı takdim tezi ile 1988 yılında Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde profesörlüğe yükseltildi. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Halk Edebiyatı Kürsüsünde yirmi bir yıl (1967-88) hizmet yaptıktan sonra Selçuk Üniversitesine geçti. Bu üniversitede 1988-94 yılları arasında iki dönem Eğitim Fakültesi Dekanlığını yaptı. Kurucusu olduğu Selçuk Üniversitesi Türk Halk Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezinin kuruluşundan itibaren (1989) başkanlığını yürüttü. 1994 tarihinden itibaren SÜ Eğitim Fakültesinin bölüm başkanlığı yaptı, iki defa Fakülte Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi.

Sakaoğlu; 1983-2001 tarihleri arasında Türk Dil Kurumu Bilim Kurulu üyeliğini üstlendi, bir dönem de yürütme kurulu üyeliği (1996-99) yaptı. İki dönem Ad Bilimi Çalışma Grubu Başkanlığı ve Türk Dili dergisi yazı kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 2001 yılında yeniden TDK Yürütme Kurulu üyeliğine seçildi. Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsünde bilim kurulu ve yönetim kurulu üyeliği yaptı. Ayrıca, Almanya’da yayımlanan Demos dergisinin “Editorial Board” üyeliğini yürüttü.

1974 yılında Texas’taki Lubbock Texas Tech Üniversitesinin bünyesinde kurulu olan Archive of Turkish Oral Narrative (ATON)’de incelemelerde bulundu. Daha sonra geçtiği University of California at Los Angeles (UCLA)’da doktora derslerini izledi, arşiv ve kütüphane araştırmalarında bulundu. Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Norveç, Almanya, Polonya, Macaristan, Romanya, Yugoslavya, Makedonya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Amerika Birleşik Devletlerinde bilimsel toplantılara katıldı. Makedonya’da misafir profesör olarak dersler verdi.

İlk yazıları Matrak (1957) adlı mizah dergisi ile okul gazetesi Özlem’de (1959) çıktı. Sonraki yıllarda makale, tenkid ve şiirleri Yeni Konya, Öz Demokrat Konya, Anahtar (Ankara), Çağrı, Türk Folklor Araştırmaları, Adımlar, Türk Kültürü, Türk Edebiyatı, Yağmur, Millî Kültür, Töre, Türk Folkloru, Yeni Düşünce, Tarla, Türk Dili, Dolunay, Türk Yurdu, Türklük Araştırmaları Dergisi, Makedonski Folklor, Sosyal Bilimler Dergisi, Demos vd. dergilerde yer aldı. Bilimsel toplantılarda sunduğu elli kadar bildirisi ortak kitaplarda yayımlandı, bazı yayınlara bölümler kaleme aldı. TDE Ansiklopedisi, Türk Aile Ansiklopedisi, TDV İslâm Ansiklopedisi, İstanbul Ansiklopedisi, Kadın Ansiklopedisi ile alanında dünyanın tek ansiklopedisi olan Enzyklopädie des Märchen için ve daha pek çok ansiklopediye maddeler yazdı. Bazı yazılarıyla kitapları Japonya, Azerbaycan, İran, Almanya, Avusturya, Macaristan, Romanya, Makedonya, Yugoslavya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri, vb. ülkelerde yayımlandı.

1973 yılında Tercüman  gazetesinin eleştiri birincilik ödülünü kazandı. Aynı yıl Atatürk ve Türk Dili adlı eseriyle aynı gazetenin düzenlediği yarışmada birincilik ödülünü, 1981 yılında “Atatürk ve Türk Dili” konulu eser yarışmasında, Atatürk’ün Dili Türkçe adlı eseriyle birinciliğe lâyık bulundu, 1982 yılında Kayseri Sanatçılar Derneğinin Yılın Folklorcusu Armağanını, 1985 yılında İhsan Hınçer Hizmet Ödülünü, 1990 yılında Türkiye İş Bankası Büyük Ödülünü kazandı. Folklor Araştırma Kurumu, İLESAM ve Amerikan Folklore Society’nin üyesidir.

ESERLERİ:

ARAŞTIRMA-İNCELEME: Gümüşhane Masalları / Metin Toplama ve Tahlil (1973), Sarı Çiçek / Sivaslı Aşık Kul Gazi (1980), Anadolu-Türk Efsanelerinde Taş Kesilme Motifi ve Bu Efsanelerin Tip Katalogu (1980), Azerbaycan Aşıkları ve El Şairleri I-II (A. B. Alptekin ve E. Şimşik ile, Azerbaycan 1985-86), Dadaloğlu (1986), Ercişli Emrah (1987), Senin Aşkınla / Kadirlili Aşık Halil Karabulut (1987), Bayburtlu Zihni (1988), Dadaloğlu Bibliyografyası (1988), Bayburtlu Zihni Bibliyografyası (A. B. Alptekin ile, 1990), Atatürk Gençlik ve Kültür (1990), Türkmen Halk Masalları (M. Ergun ile, 1991), Folklor Bibliyografyaları Bibliyografyası Üzerine Bir Deneme (1991), Azerbaycan Tapmacaları / Bilmeceleri (Alptekin ve Şimşek ile, 1992), Türk Fıkraları ve Nasreddin Hoca (1992), Hikâye-i Garibe (A. Sevgi ile, 1992), Efsane Araştırmaları (1992), Hurşit ile Mahmihri Hikâyesi / İnceleme ve Metin (Ali Duymaz ile, 1996), Proben VIII / Giriş ve Metin Aktarma (M. Ergun ile, 1997), Meddah Behçet Mahir’in Bütün Hikâyeleri I -II (A. B. Alptekin, Y. Sakaoğlu ve E. Şimşek ile, 1997, 1999), Dede Korkud Kitabı: İncelemeler / Derlemeler / Aktarmalar (2 cilt, 1998), 80. Doğum Yılında Ahmet Tufan Şentürk (1999), Masal Araştırmaları (1999), Türk Ad Bilimi I / Giriş (2001), İslâmiyet Öncesi Türk Destanları (Ali Duymaz ile, 2002), Destan Destan Üstüne / Kadirlili Âşık Halil Karabulut’un Destanları (2002), Ercişli Emrah Bibliyografyası (Alptekin ile, 2002), Türk Gölge Oyunu Karagöz (2003).

DENEME: Çaybaşı Yazıları (2000).

DERLEME: Halk Şiirinde Atatürk (Turgut Günay ile, 1974), 101 Anadolu Efsanesi (1976), Türk Çocuklarına Masallar (1977), Kıbrıs Türk Masalları (1983), Aşıkların Diliyle Cumhuriyet (Z. Karadavut ile, 1998), Azerbaycan Aşıkları ve Halk Şairleri Antolojisi I (A.B. Alptekin ve E. Şimşek ile, 2000), Konya Üzerine Şiirler (2000), 101 Türk Efsanesi (2003).

KAYNAK: Halk Edebiyatı Soruşturması (Kültür ve Sanat, Nisan -Mayıs 1984), Ramazan Korkmaz / Saim Sakaoğlu İle Sohbet / Millî Kaynaklara Yönelme (Türk Edebiyatı, Ekim 1987), Doç. Dr. Ali Berat / Doğumunun 50. / Yazı Hayatının 30. Yılı Münasebetiyle Hocam Prof. Dr. Saim Sakaoğlu (Konya, 1989), Profesör Saim Sakaoğlu ile Dede Korkud Kitabı Üzerine Bir Konuşma (Ay Işığı, sayı: 10, Yaz 1998), Doç. Dr. Ali Berat Alptekin / Prof. Dr. Saim Sakaoğlu’na 55. Yıl Armağanı (Kayseri, 1994), Tarla dergisi (Özel sayı, Mayıs 1999), Arslan Tekin / İsimler ve Terimler (1999), Tanzimattan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi (2001), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2. bas., 2009).

 

HÜZÜNLÜ YÜZLER SENFONİSİ

- Bu yazıların daha uzun olmasını isteyen Sevgili Sabriye’ye…

 

Aynalar...Yüzyıllardan beri yalan söyleyen aynalar; fotoğraflar... Her zaman yalan söyleyen fotoğraflar; hatıralar...Her dem yeni yalanlara hazırlanan hatıralar. Birer dost bildiğim sizler artık beni de uzak iklimlere sürgüne göndermişe benziyorsunuz. Oysa bir zamanlar sizlerle ne kadar yakın dosttuk; sizlersiz günlerim, hatta saatlerim geçmezdi. Sizlerdiniz beni bu güzellikler denizinde ayakta tutan; sizlerdiniz beni bu sevgi ormanında yaşatan. Hasılı sizler benim her şeyimdiniz. Ya şimdi? Aramıza hangi uğursuzluk ilahının gazabı set çekmeye başladı?

Artık, gülen yüzlerde hüzün rüzgârlarının esintileri iz bırakmaya başladı. Tebessümler bile birer elma yasağına teslim olmuşa benzemektedir. Parlayan gözlerse çoktan yeşilini, mavisini kaybetmiş gibidir. Hüznün her tonu etrafımı kaplamış, ağır bir koku gibi benliğime sinmiye çalışmaktadır.

Eskidenmiş o mutluluklar; masallarda mı kaldı, yoksa bir tablo olup solgun renkli duvarlarımızı mı süslemeye çalışıyor; bilemiyorum. Keklik sekişli, bülbül ötüşlü kızların yaşadıkları da mı yalan yoksa? Karacaoğlan da mı bizleri aldatıyordu? "Elbette ki şair sözü yalan" olacaktı. Ama biz, onlara inanmak için söz vermemiş miydik? Nasıl olur da güvendiğim hayallere kar yağardı? Ah, hep hayal ettiğimiz gibi yaşayabilseydik. Keşke hüzünleri tabloların çerçevesine hapsedebilseydik.

Kitaplarda hep güzel şeyler mi yazılıydı, yoksa bizler mi hepsini güzel görüyorduk; zaman bize bunları bile unutturuverdi. İstesek de hatırlıyamıyoruz, hatta unutmayı bile yeğlediğimiz olmuyor mu? Varsın, diyoruz böyle kalsın. Hatırlayamamayı bile kucakladığımız olmuyor mu? Ben, o ölgün denizin adını bile haritalara hapsetmişe benziyorum. Belki bir gün sihirli bir lambanın devi kilitli kapıları açıverir.

Yazılamayan duyguların hüznünü ne notalar seslendirebilir, ne de mısralar...Zavallı duygular! Bir güzelliğe ad olmak isterlerken sessizliğin tülüne sarılıvermişler. "Duyuyorum, anlatamıyorum" diyen şair gibi, görülüyorlar ama anlatılamıyorlar. Heyhat, bunca güzelliği, bir kıskançlığın öfkesiyle bağlamak ne kadar da acıymış. Arzular boyu düşünüyorum; nafile. Düşünceler prangalar boyu bağlanmış; dile getirilemiyor. Yazık!

Hiç bir besteci, “Hüzünlü Yüzler Senfonisi”ni besteleyememiştir. Hepsi o hüznü yaşamış, ancak notaya alamamıştır. Bunca güzellikleri sese dönüştüren usta eller galiba bir aczi yaşamak istercesine teslimiyete ellerini uzatmışa benzemektedir...Güzel ve mutlu bir teslimiyete...

Hanımelleri çoktan soldu; ancak serçem hâlâ penceremde şakıyor; Palandökenlere ilk karın yağmasına şunun şurasında ne kaldı ki! Ölümlü yazıları kara kaplı dosyama bile almak istemiyorum, bir de hayallerden kopabilsem; Kaf Dağı'ndan bir inebilsem...

Merhaba Fuzûlî, merhaba Karacaoğlan, merhaba Talibi Coşkun, merhaba özüm, merhaba...

 

(Size, Ağustos 1993)

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör