Osmanlı devlet adamı (D. 1807, İstanbul – Ö.
1857). Osmanlı Devletinde Masarifat
Nazırlığı, Tophane Nazırlığı,
Tersane Eminliği
yapmış olan Hacı Ali Bey’in
oğludur. Temel eğitiminden sonra Saray-ı Hümayundaki
Hazine Odasına
devam etti. Buraya başladıktan bir yıl sonra II. Mahmud’un emri ile Sadaret Mektubi
Kalemi (Başbakanlık Özel Kalemi)’ne çırak yapıldı. Burada gösterdiği başarı
nedeniyle, 1823’te Hocaganlık rütbesini
aldı ve 1828’de Bakanlar Kurulu başkatipliğinde
atandı. Çalışkanlığı nediyle Dahiliye Nazırı (İşişleri Bakanı) Pertev Paşa’nın
dikkatini çekti. Bu sırada Osmanlı-Rus Savaşı (1828-29)’ Osmanlı Devletinin
yenilgisiyle bitmiş ve Edirne Antlaşması
ile bağımsız bir Yunanistan devleti
kurulmuştu. Sadık Rıfat, Yunanistan
sınırının çizilmesi ile görevlendirilen elçiler heyetinde zabıt kâtibi, daha
sonra da aynı görevle Mısır sorununun
çözülmesinde yer aldı.
Sadık
Rıfat, Pertev Paşa’nın sürgüne gönderilmesinden sonra, Hariciye Müsteşarı payesi ile Viyana’ya büyükelçi olarak atanarak İstanbul’dan
uzaklaştırıldı. Bu sırada Mısır sorunu yeniden gündeme geldi ve 1833’te
imzalanan Kütahya Antlaşması
ile istediklerini alamayan Mehmet Ali Paşa, bağımsızlığını ilan edebilmek için
1839 tarihinde yeniden harekete geçmişti. Aynı günlerde İstanbul’a gelen Sadık
Rıfat Paşa, Mısır sorununun çözülmesi için Kavalalı Mehmet Ali Paşa’ya
gönderilen heyette görevlendirildi. Burada çok gayret göstermesine karşın bir
anlaşmaya varamadan İstanbul’a döndü. Tanzimat Fermanı
ilan edildiği sırada (3 Kasım 1839) İskenderiye’de bulunan Sadık Rıfat Paşa,
Sadaret (Başbakanlık) müsteşarlığına atandı. Tanzimat Fermanında yer alan
vaadlerin hayata geçirilmesi ve taşrada uygulanabilmesi için çalışmaya başladı.
1840'ta
vezir rütbesi alarak Hariciye Nazırlığı
(Dışişleri Bakanlığı)’na atandı. Zor bir zamana denk düşen bu dokuz
aylık görevi sonrasında “idaresizlik” suçlaması ile grevden alındı.
Sadık
Rıfat Paşa, 1842 yılında Meclis-i Vala-yi Ahkam-ı Adliye üyeliğine getirildi.
İki ay sonra da Viyana’ya ikinci kez büyükelçi olarak atandı. 1843’te de ikinci
kez Hariciye Nazırlığına getirildiyse de 1844’te görevinden alındı. 1845’te
Meclis-i Vala-yi Ahkam-ı Adliyenin başkanlığına getirildi ve 1847'de Maliye
Nazırlığına atandı. İki ay sonra Maliye Nazırlığından
alınarak tekrar Hariciye Nazırlığına, kısa bir süre sonra da yeniden Meclis-i
Vala-yi Ahkam-ı Adliye başkanlığına getirildiyse dokuz ay sonra bu görevden de
alındı. 1849’da yeniden getirildiği Meclis-i Vala-yi Ahkamı Adliye
başkanlığından 1851'de alındı. Bu arada Fransa ile Rusya’nın kimi dayatmaları karşısında
Keçecizade Fuat Paşa’nın ayrılması üzerine Hariciye Nazırlığına getirildi. İngiltere, Fransa ve Avusturya’nın da işe
karışmaları ile Rusya’nın baskıları karşısında direnen Sadrazam Damat Mehmet
Ali Paşa ile birlikte görevlerinden alındılar. Arkasından da Kırım Savaşı
başladı.
Koca
Mustafa Reşit Paşa’nın Hariciye Nazırı olması üzerine Sadık Rıfat Paşa da
dördüncü kez Meclis-i Vala-yi Ahkam-ı Adliye başkanlığına atandı. Savaş
kararını ve savaş sırasındaki Batılı devletlerin tekliflerini görüşmek üzere
yapılan pek çok toplantıya katıldı. Bu arada getirildiği ve üst danışma meclisi
olan Meclis-i Ali-yi Tanzimat üyeliğinde iki yıl kaldı. Bu görevi sırasında
ayağından ameliyat oldu, ancak ameliyattan sonra durumu daha da kötüleştirerek
yaşamını yitirdi. Tanıklıkları, mektupları, hükümete yazdığı mektuplar ve ahlâk
üzerine yazdığı yazılar on beş adet küçük kitapçık biçiminde basıldı. Bunların
dışındaki diğer eserleri oğlu Rauf Bey tarafından
derlenerek Müntahabat-ı
Asar-ı Rıfat Paşa adıyla yayımlandı.
Rusya Muharebesi Tarihi, Gülbüni İnşa,
Avrupa Ahvaline Dair (Viyana’da büyükelçi iken), İtalya Seyahatnamesi
(Viyana’da büyükelçi iken), Amedçi İken Yazdığı Maruzat, Mustafa Reşit Paşa’ya
Yazdığı Mektuplar (Viyana’da büyükelçi iken), Babıali’ye Yazdığı Mektuplar
(Viyana’da büyükelçi iken), Babıali’ye Yazdığı Mektuplar (İskenderiye’de Mehmet
Ali Paşa ile görüştüğü dönemde), Tanzimat Fermanı ile ilgili Valilere
Gönderdiği Siyasi Yazılar, Resmi ve Şahsi Mektupları, Meclis-i Vala-yi Ahkam-ı
Adliye Başkanı ve Meclis-i Ali-yi Tanzimat Üyesi İken Yazdığı Mazbatalar, Devlet
İşlerinin Düzeltilmesi ve Bazı Islahat Hakkında Muhtelif Zamanlarda Yazdığı
Lahiyalar ve Mazbatalar, Bazı Islahata Dair Ara Sıra Kaleme Aldığı Layihalar,
Risale-i Ahlak, Zeyil Risale-i Ahlak.
KAYNAK: Türkiye Ansiklopedisi 3 (1974).