Mimar. 15. yüzyılın sonları ile 16. yüzyılın
başlarında yaşadığı bilinmektedir. Yaşamı ile ilgili kesin bilgi olamamakla
birlikte II. Bayezid döneminde mimarbaşı olduğu sanılır. II.Bayezid devri
mimarlarındandır. Kaynaklarda baba adının Mimar Murad olduğu kaydedilmektedir.
Ayvansarâyî'nin XVIII. yüzyılın sonlarına doğru yazdığı Hadîkatü'l-Cevâmi'de yer alan bilgilere ve Mimar Sinan'ın yaptığı eserlere dair
bilgi veren Tezkiretü'l-Bünyân'ın
önsözünde belirtildiğine göre Beyazıt Camii’nin mimarı
Mimar Kemaleddin’dir.
Mimar Hayreddin sütun yükseklikleri, kalınlıkları ve aralıkları
arasında bulunması gereken oranlan kurallara bağlayarak bir yapının bütünüyle
tek tek öğeleri arasında ilişki ve oranlara getirdiği uyum ve denge ile Osmanlı
mimarlığında Klasik Dönem üslubunun öncüsü oldu. Mimar Sinan'ın da ustası
olduğu bilinmektedir. Beyazıt Camii ve
Külliyesi 906-911 (1500-1505) yılları arasında inşa edilmekle beraber 1509'da
İstanbul tarihinin en şiddetli depremlerinden biri olmuş ve pek çok bina yıkılmıştır.
Bunlardan bir kısmının yeniden yapılması görevi de Mimar Hayreddin'e
verilmiştir.
Mimar hayreddin, aynı zamanda ünlü Mostar Köprüsünün de
mimarıdır. Mostar Köprüsü, (Boşnakça: Stari Most) Bosna-Hersek Cumhuriyeti'nin
Mostar şehrinden geçen, Neretva Nehri üzerinde Mimar Hayreddin tarafından 1566
yılında inşa edilmiş ve Mimar Hayreddin bu köprü için 456 kalıp taş kullanmıştır.
Ünlü Köprü, çevresindeki kente adını da vermiş ve Mostar, Hersek bölgesinin ana
kenti olmuştur.
Mimar
Hayreddin, 1508 yılında Bursada II. Bayezid tarafından yaptırılan Pirinç
Han’ının daimî meremmetçiliğine tayin edilmişti.. Dîvanyolu'unda bugün
yenilenmiş bir halde hâlâ duran mescidi için hücreler, dükkânlar, evler
vakfetmiştir. Bu mescidde vazife görecek olan imam, müezzin ve cüzhanlara
gündelikler ve Regâib ve Berat gecelerinde yemek verilmesi için tayinler
yapılmıştır. Bu vakfiyede ismi Üstad Mimar Hacı Hayreddin olarak kaydedilmiş ve
mescidinden dolayı mahalle günümüze kadar onun ismiyle anılır olmuştur.
Mimar
Hayreddin Camii, Divanyolu caddesi genişletildiğinde bir daha yıkılarak bu
şekliyle 1316'da (1898-99) II. Abdülhamid tarafından yeniden yaptırılmıştır.
Zamanla meydana gelen bu değişiklikler içinde Mimar Hayreddin'in kabri de
kaybolmuştur. Parmakkapı'da sadrâzam Sinan Paşa türbesine yakın bir mevkîde Hayreddin'in
kendi ismini taşıyan bir küçük camii daha vardır. İstanbul'da,
Divanyolu'ndaki Sinanpaşa Türbesi'nin karşısında bulunan Mimar Hayreddin
Mescidi'nin yanında gömülüdür.
KAYNAKÇA:
Ahmed Refik / Türk Mimarları, (1937, s. 4), Ahmed Süheyl [Ünver] / "Mimar Kemaleddin mi? Mimar
Hayreddin mi?" (Akşam, 8 Şubat 1938),
Rıfkı Melûl Meriç / "Beyazıd Câmii Mimarı, II. Sultan Bâyezid Devri
Mimarları ile Bazı Binaları, Beyazıd Câmii ile Alâkalı Hususlar, Sanatkârlar ve
Eserleri" (İlahiyat Fakültesi Yıllık Araştırmalar Dergisi, II, 1957, s.
27-28), Tahsin Öz / İstanbul Camileri (I, s. 105, 1962), Büyük Larousse (c. 9, s. 5136, 1986), İhsan Erzi / Camilerimiz
Ansiklopedisi (1987, s. 11, 49), Ana Britanica (c.
10, s. 503, 1987), TDV İslam Ansiklopedidi (c. 17. s. 55-56, 1998), İhsan Işık
/ Ünlü Sanatçılar (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 5, 2013) - Encyclopedia
of Turkey’s Famous People (2013).