Şair ve yazar. Soyadı Yeşilyurt. 18 Mart 1968, Feriköy / İstanbul (nüfusta 29 Aralık 1969, Ordu [Merkez]) doğumlu. Dergilerde çıkan bazı ürünlerinde Suna Yurt, Orhan Gökçe imzalarını da kullandı. Akyazı İlköğretim Okulu orta birinci sınıfından ayrılarak (1980) öğrenimini yarım bıraktı.
Gazeteci-yazar olarak Cumhuriyet (1990), Özgür Gündem (1991),
editör olarak E Yayınlarında (1991-97) çalıştı. Doku Filmde yapım müdürlüğü
yaptı. Bir süre sinema-tv sektöründe çalıştıktan sonra İstanbul – Çengelköy’de
ikici el kitap alım satımıyla uğraşıp yazı çalışmalarını sürdürdü.
“Açım” adlı
ilk şiirini Trübün gazetesinde (Ordu, 1987), sonraki ürünlerini İnsancıl
yanı sıra Damar, Varlık, Gösteri, Milliyet Sanat, Adam Sanat, Hürriyet
Gösteri, İnzivo, Yazıt, Dergi, Hişt, Yaba, Dem, Berfin Bahar vd. dergilerde
yayımladı. İnsancıl dergisinin kurucuları arasında yer aldı.
Merkezi Duisburg da bulunan Kiebitz kültür merkezinin çıkarmış
olduğu Dergi adlı derginin Türkiye bölümünü yönetti. Zampara Seyfi
adlı senaryosu 1997’de Ünal Küpeli tarafından filme çekilerek Star TV’de
gösterildi. Bir dönem özel bir radyoda sanat ve edebiyat programı yaptı. İlk
şiir kitabı, yayımlandığı yıl Ordu’da toplatıldı, sonra serbest bırakıldı.
Ütopya adlı kültür sanat dergisinin yayın danışmanlığını ve Esmer Popüler Kültür
adlı kültür sanat dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini sürdürdü.
Şimdilerde New York’ta yasıyor ve
bir gazetede Amerikan Edebiyatıyla ilgili akademik yazılar yazıyor, ayrıca
roman ve şiir çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye Yazarlar Sendikası, Bilim
ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (BESAM) üyesidir.
ESERLERİ
Şiir:
Mavi Kalsın Gökyüzü / Günışığı
Yayıncılık (1990), Dudağımda Tekrarlanıp Durduğun / Çağıltı Yayıncılık (1991),
Yalnız ve Sonsuz / Bumerang Yayınları (1997), Sevda Gömütleri / Şiirden
Yayınevi (2009), Hepsi Bu (Toplu Siirler) / Lakin Yayinlari (2014).
Roman:
Bir Yaşamın Güncesi / e Yayınları
(1992), Sonbahar Düşü / Özgür Yayınları (1994).
MUSTAFA SUPHİ İÇİN NE DEDİLER?
“Mustafa Suphi’nin şiiri son derece yalın bir şiir, kapalı
simgelerin ardına gizlenmiş değil, ağır örtülerin altında kendini saklıyor değil.
“Mustafa Suphi, sözü dosdoğru söyleyerek şiiri bulma yolunda
kararlı. Bir bakıma en zor şiir yolunu seçmiş görünüyor. Onun şiirinde kent
yaşamı, direnişler, aşklar, kırgınlıklar birbirini öncelemeksizin yer alıyor.
Gizlisi saklısı olmayan estetiğiyle pek sevdim. Şiir yazıyorum diye bilgiçce
hokus pokus yapanların şiirine ders olsun.” (Afşar Timuçin)
***
“Mustafa Suphi iyi şiir yazabilen başarılı ozanlarımızdandır.
Kendisini kutluyorum.”
(Faik Baysal)
***
“Mustafa Suphi de toplum sorunlarını, haksızlıkları, çekilen
acıları, bunlara karşı direnmeyi konu edinmiştir.” (Konur Ertop)
KAYNAK: Vitrindekiler (Cumhuriyet Kitap,
26.11.1998), TBE Ansiklopedisi (2001), : İhsan Işık / Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) –
Encyclopedia of Turkish Authors (2005) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye
Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas. 2007).
Aydın Yeşilyurt için
kiralık bir hayatın kıyısında
kiralık bir katil gibi durdum hep
gözlerim cezalı bir çocuğun isyanı
firardayım yılkı aşkların koynundan
bundandır telefon no'larımın
sık değişmesi
telefon fihristlerinden
boşuna aramayın
aramayın beni
fırtınalı bir denizde
çaresiz bir filikayım şimdi
kim satın alır ki ikinci el hüzünlerimi
ben şimdi ne yapayım kendimi
kim çizdi altını şaşkınlığımın
bu yeryüzü denen cehennemde ama kim
hangi yaşam taşır sarhoş kederlerimi
sabaha varmaz öksüzlüğümü
hangi merhem iyi gelir yitik aşklarıma
denize bıraktım ellerimle yaktığım aşkın küllerini
ve yok saydım ne varsa
bu çağlayan beni de boğar nasılsa
fahişeleri ve minareleri bol olan bu şehirde
çengeliyle, çengisiyle, çingenesiyle