Devlet adamı (D.
? - Ö. 8 Eylül 1279, Mut / Mersin). Tam adı Mehmed Şemseddin olup, Karamanoğullarının
ikinci beyi Kerimeddin Karaman’ın oğludur. Doğum tarihi belli olmadığı gibi
ölüm tarihi de tartışmalıdır. Karamanoğulları
Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti’nin ardından kurulan, Karaman merkezli
bir beylik olup, Türkçe’yi devlet yönetiminin resmi dili olarak kullanan
Anadolu’daki ilk Türk devletidir.
Mehmed Bey, babasının
ölümü (1261) üzerine aşiretin başına geçince, Selçuklulara karşı ayaklanan
Niğde Emiri Hatiroğlu Şerafeddin Beyle işbirliği yaptı ve yardımına kardeşi Ali
Beyi gönderdi. Üzerine gönderilen Selçuklu ve Moğol kuvvetlerini Göksu
derbendinde büyük bir bozguna uğrattıktan sonra Emir-i Sevahil Hoca Yunus’u da
yendi. Ardından Konya’ya girdi ve burada yaşayan Selçuklu Türkleriyle ittifak
ederek, kısa zamanda Konya vilayeti ve kimi çevresine egemen oldu.
Daha sonra Selçuklu
Sultanı II. İzzeddin Keykavus’un oğlu Gıyaseddin Siyavuş’u başa geçiren Mehmed
Bey’in kendisi de vezir oldu. Egemenlik alanını Karaman, Mut ve Ermenek’ten Toroslarda
Gülek boğazına kadar genişletti. Selçuklu-Moğol kuvvetlerini Elbistan’da yendikten
sonra Kayseri’ye giren Memluk Sultanı Baybars’a bağlılığını bildirdi ve ondan
beylik menşuru iznini aldı.
Karamanoğlu Mehmed
Bey, milli birliği gerçekleştirmek için ilk iş olarak, Toroslar’ın üzerinde
yaşayan bütün Türkmen boylarını çevresinde toplayarak bir ordu oluşturdu. Konya
üzerine yürüyen Sahipataoğullarını Akşehir yakınında yendi. Ancak Aksaray’ı ele
geçiren Selçuklu-Moğol kuvvetlerinin baskısına önceleri başarı ile karşı koyup
birçok kez karşı tarafı yenmesine karşın, daha sonraki çarpışmaların birinde
çekildiği Ermenek-Mut yakınlarında ele geçirilerek iki kardeşi ile birlikte
öldürüldü.
Moğol istilasıyla
büyük bir kargaşanın yaşandığı Anadolu’yu, çevresine toplanan Candar, Saruhan,
Eşrefoğlu ve Hatıroğlu gibi birçok Türkmen beyiyle ayağa kaldırmayı başaran
Karamanoğlu Mehmed Bey, Türklerin anadilini korumak ve yörüngesinden kayan
Türkçeyi resmi devlet dili olarak ilân ederek medeniyet tarihimizde önemli bir
başarıya imzasını atmış oldu.
Anadolu’da XIII. yüzyıl
ortalarında Selçuklular, genellikle edebi dil olarak Farsçayı, devlet işlerinde
Arapçayı, halk ise öz dilleri olan Türkçeyi kullanıyordu. Anadolu Selçukluların
dağılmasından sonra, kurulan beyliklerden biri olan Karamanoğulları hakanı Mehmed
Bey de, millet olarak birlikte yaşamanın ilk koşulu olan dil birliğinin
sağlanmasının gerekliliğine inanıyordu. Bu nedenle yöneticiliği sırasında
Türkçeyi resmi dil olarak ilan eden fermanını vermiştir:
“Şimden gerü hiç gimesne divanda, dergâhta, bergâhta ve dahi her yerde
Türk dilinden özge söz söylemeye” (13 Mayıs 1277) bir irade yayımladı. Bu
sözlerin anlamı günümüz Türkçesi ile şöyledir. “Bugünden sonra hiç kimse
divanda, dergâhta, camide, mecliste ve meydanda Türkçeden başka dilde söz
söylenmesin.”
Askeri başarıların olmanın yanı
sıra bilgili bir devlet adamı de olan Karamanoğlu Mehmed Bey, dönemindeki bilim
ve sanat adamlarını çevresinde toplayarak onlara büyük önem verip desteklerde
bulundu. Karaman’da kurulan üniversiteye ve başka eğitim kurumlarına onun adı
verilmiştir.
KAYNAKÇA: Feyzi Halıcı / Mevlâna-Yunus
Emre - Nasrettin Hoca - Karamanoğlu Mehmet ve Türk Dili (1977), Büyük
Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi (1986, s. 7930-7931), TDV İslam Ansiklopedisi
(c.28, s. 445, 2003), İhsan Işık / Ünlü Devlet Adamları (Türkiye Ünlüleri
Ansiklopedisi, c. 1, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür
Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2017).