Saz şairi. Sultan IV. Murad döneminin ünlü âşıklarından
olup Kayıkçı Kul Mustafa ve Kâtibi ile çağdaştır. Halk edebiyatı
araştırmacıları Fuat Köprülü ve Saadettin Nüzhet Ergun’un araştırmalarına göre,
Safranbolulu’dur ve adı Süleyman’dır. Kendi şiirlerinde ise adı Mustafa diye
geçer. Şiirlerinden çıkarılan bilgilere göre; asker-ozanlardan olduğu, hem kara
askerliği, hem deniz askerliği yaptığı anlaşılıyor. Yeniçeri Ocağındon olduğunu
söyleyen araştırmacılar da vardır. Cezayir’deki savaşlara katıldığı gibi, IV.
Murat’ın ünlü Bağdat Seferi’ne katıldığı da şiirlerinden anlaşılıyor. Saraya
çok yakın bir çevreden olduğu ve Kuloğlu’nun, IV. Murad’ın ölümü (1640) üzerine
bir ağıt söylediği de bilinıyor. Sultan Murat’ın öldürülüp tahta Sultan İbrahim’in
çıkmasından sonra Cezayir’e sürüldüğü, bir deniz savaşı sırasında esir düştüğü
ve zindana atıldığı yazılmıştır. Sultan İbrahim’in yerine tahta IV. Mehmet’in
geçmesi üzerine İstanbul’a döndü. Kırk yaşlarında öldüğü ileri sürülür.
Evliya Çelebi tarafından adından ünlü şairler arasında
sözedilen Kuloğlu, kendisinden sonra gelen Karacaoğlan ve Gevheri gibi şairleri
de etkiledi. Kuloğlu, daha çok söylediği yiğitlik şiirleri ile bilinse de,
şiirlerinin çoğunluğunda aşk konusunu işledi. Halk şiiri tekniğini çok iyi
bilen, gerçekten güzel eserler vermiş olan usta bir âşıktır. Onda tasavvuf
bahsine hemen hiç rastlanmaz. Hece ölçüsünün yanında aruz ölçüsüyle yazılmış
şiirleri de vardır. Şiirlerinin büyük bölümü Cahit Öztelli’nin Köroğlu - Dadaloğlu
- Kuloğlu adlı araştırmasında toplandı. Ayrıca şiirleri S. Nüzhet Ergun
tarafından XVII. Asır Saz Şairlerinden Kuloğlu (1933) adlı kitapta
derlendi.
HAKKINDA: Cahit Öztelli / Üç Kahraman Şair Köroğlu
Dadaloğlu Kuloğlu (1974), Behçet Necatigil / Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü
(18. bas. 1999), Nursen Özdoğan Kurban – İsmail Arslan / Karabük Şairleri
Antolojisi (2004).