Halk ozanı ve yazar,
eğitimci. 1946, Kars / Dikme köyü doğumlu. Asıl adı Selahettin Dündar olup, şiirlerinde
Aşık Dündar müstearını kullanmaktadır Ozan Dündar olarak da bilinir. . Eğitimci
ve yazar Songül Dündar’ın eşidir. İlkokulu köyünde, ortaokul
ile liseyi Erzurum’da okudu. Erzurum Kâzım Karabekir
Eğitim Enstitüsü’nün Fen Bilimleri Bölümü’nü
bitirdikten sonra öğretmen olarak çalışmaya başladı (1968), Daha sonra Ankara Üniversitesi Fizik
Mühendisliği Bölümü’nü (1989) bitirdiyse de meslek yaşamını öğretmen olarak
sürdürdü. Antalya Akseki
Ortaokulu (1968), Ankara Beşevler İmam Hatip Lisesi, Eviya Çelebi Ortaokulu ve
Ankara Ayrancı Lisesi’nde çalışarak 1994 yılında emekli olduktan sonra bir süre
dershane öğretmenliği yaptı. Ankara’da ikamet
eden Aşık Dündar, Songül Dündar hanımla evli olup; Ezgi ve Ozan adlarında iki
çocuk babasıdır.
Âşık Dündar’ın çok sayıda şiiri
deyiş türündedir ve halk müziğinin çeşitli makamlarında besteleri vardır. Tele dokunmaya
mandolinle başlamış, tar ve bağlamayı da ustalıkla çalmaktadır. Bu enstrümanın
sentezi olan ve kendi tasarımı olarak yaptırdığı ve ‘Koşasaz’ adını verdiği
ikili sazı kendine özgü bir ustalıkla çalar.
Terekeme / Karapapak soyundan
gelmesi ve dedelerinin Kafkasya kökenli olması nedeniyle; müzikte hem Terekeme
hem de Azeri makamlarını ustalıkla kullanır. Ama Anadolu kültürüyle büyüdüğü ve
Anadolu’nun çeşitli yerlerinde çalıştığı için, Anadolu havalarını da ustalıkla
kullanır. Tüm şiirlerinde ve bestelerinde; Azeri ve Terekeme ile Anadolu
sentezi bariz olarak seçilmektedir.
Üç şiir kitabından başka,
mesleği ile ilgili de yayımlanmış bir kitabı vardır. Kültür Bakanlığı
arşivlerinde şiirleri ve TRT arşivlerinde ses bantları bulunmaktadır. Ayrıca kendi
bestelerinin yer aldığı dört adet kaset çıkarmıştır.
Yurtiçinde ve yurtdışında
çeşitli konser, festival ve değişik programlarda yer almış; hem yurtiçinde hem
yurtdışında radyo ve televizyonlarda çok sayıda programa konuk olmuş, kendi deyişlerini
çalıp söylemiştir. “Terekemeler /
Karapapaklar” adlı kitabı ile araştırmacı yazarlık yanını da ortaya koymuş,
“Türküler ve Toplum” adlı eseri ile
de bir boşluğu dpldurmuştur. “Halay”
ve “Menekşe” dergilerinin kuruculuğu
ile yayın yönetmenliğini yaptı, gazetelerde köşe yazıları yazdı.
Ozan Dündar; TC Kültür Bakanlığı’nın,1990
yılında açmış olduğu “İsrafı Önleme ve Tasarruf” konulu şiir yarışmasında
Türkiye birincisi oldu. Çok sayıda ödülü, takdir belgesi ve plaketleri vardır.
Halk Ozanlığı dalında, Türk Folklor Araştırma Kurumu’nun onur ödülüne değer
görüldü. Kişiliği ve eserleri üzerine üniversitelerde bitirme tezleri
hazırlanmıştır.
Türkiye Sanatçılar Birliği Genel
Sekreterliği, Halk Ozanları Vakfı, Halk Ozanları Derneği, Türk Folklor
Araştırmaları Kurumu Yönetim Kurulu üyelikleri görevlerinde bulundu. Başka birçok
yardımlaşma ve kültür derneğinin de kurucusu olmuş ve yönetim kurulu
başkanlıklarını yaptı.
ESERLERİ:
ŞİİR: Başak (1977), Bağdaş (1991),
Çuval (1999).
BARIŞ NE GÜZEL
Oturmuşlar sevgililer diz dize
Dostun
sofrasında barış ne güzel
Kuşlar
avcı yoksa yayılır düze
Çiftçi
tarlasında barış ne güzel
Gün ışığı
dört bir yanı bürüyor
Kasırga
yok katarını sürüyor
Su yok
ama umudu var yürüyor
Kervan
sahrasında barış ne güzel
Rüzgar
savaşmazsa ıssız her yerler
Deniz
sakin gemiler hoş yüzerler
Tayfalar
ıslıkla türkü söylerler
Şahın
deryasında barış ne güzel
Ne dolu
var ne çekirge ne kurak
Analar
bacılar biçerler orak
Atlar
kişner kötülükler pek ırak
Köyün
yaylasında barış ne güzel
Dündar suç işlemez suç olmayınca
Fırınlar
yıkılmaz aç olmayınca
Köyüm
şehir olur göç olmayınca
Yiğit
sılasında barış ne güzel
Ben insanım her özellik bende
var
Ben hak parçasıyım nişan
bendedir
Ben mükemmel varlık zerreme
kadar
Ben hikmet deryası umman
bendedir
Ben insanım yaratanın kuluyum
Ben sevdayım muhabbetin
yoluyum
Ben aşk ile ağzına dek doluyum
Ben Leylâ olmuşum cânan bendedir
Ben insanım canlılara oldum
taç
Ben bazı tok gezdim kimi
zaman aç
Ben dertlere derman naçara ilaç
Ben Lokman hekimim derman bendedir
Ben insanım hem doğruldum hem
saptım
Ben inandım mutlak hâkime
taptım
Ben zekâlı varlık icatlar
yaptım
Ben akıl doluyum izân
bendedir
Ben insanım DÜNDAR izini
sürdüm
Ben dost ipliğiyle gönlümü
ördüm
Ben acılar çektim zulümler
gördüm
Ben can Hüseyin’im Hasan bendedir.
Şu kalbimin yarasına
Sevgi en iyi ilaçtır
Kaderimin karasına
Sevgi en iyi ilaçtır
Dost dostu bulduğu zaman
Gönüller dinlemez ferman
Çaresiz dertlere derman
Sevgi en iyi ilaçtır
İster
aslının Kerem’i
İster
sevdanın veremi
Ararsan keskin merhemi
Sevgi en iyi ilaçtır
Eyüp onulmaz dert buldu
Vücuduna kurtlar doldu
İlahi
aşk çare oldu
Sevgi en iyi ilaçtır
Terse döner ise çarkın
Umudunu kesme sakın
Hayatı sev arkın arkın
Sevgi en iyi ilaçtır
DÜNDAR’ım gözyaşını sil
Sevgi mucizesini bil
Hemi sev hemi de sevil
Sevgi en iyi ilaçtır
Tasarruftan yana bir çift sözüm var
Bir tek dene
eksen gül olur gider
Arı
çiçekleri tek tek dolaşır
Yığar
zerreleri bal olur gider
Gösterişten uzak sade olursan
İhtiyacın neyse o’nu alırsan
Dayanıklı sağlamını bulursan
Babadan oğula çul olur gider
Ufak onarımda
kendine bakın
Pense
kerpetene olasın yakın
Her şeye
ustayı çağırma sakın
Çivini
kendin çak hal olur gider
Küçücük kıvılcım yakar çırayı
Üç beş damla iyi eder yarayı
Ufak ufak koy biriktir parayı
Damlaya damlaya göl olur gider
Görüp uçan
kuşu hisse kapasın
Yerden çör
çöp alıp yuva yapasın
İsraf haram diye hakka
tapasın
Müsrife
ormanlar çöl olur gider
Kararlı ol gözün lükse bakmasın
Musluğundan sular boşa akmasın
Dikkat et bütçende açık çıkmasın
Sıkıntıdan canın kül olur gider
Sabahki
yemeğin yenir akşama
Ayıp
değil bir yırtığa bir yama
Kazancını
savurganca harcama
Set yıkılmış
gibi sel olur gider
Giderin gelirle olmasın tezat
Yorganına göre ayağın uzat
Her olur olmaza eyleme mezat
Elindeki altın pul olur gider
Tutumlular
günü güne aktarır
Kırıntı
parçalar yeküne varır
Bir mıh
bir nal bir nal bir at kurtarır
Azı biriktirsen bol olur gider
DÜNDAR alın teri malın özüdür
Mal canın yongası atasözüdür
Bizden öğüt birkaç satır yazıdır
Tomurcuk gelişir dal olur gider
Not: *Bu şiir 1990 yılında Kültür
Bakanlığının açtığı
‘Tasarruf’Konulu Şiir yarışmasında
birincilik almıştır.
Ağla gönül halin hale benzemez
Halin için gözyaşı dök yeridir
Dostlar senden muhabbeti esirger
Halin için gözyaşı dök yeridir
Sinem dağlı gözüm yaşlı naçarım
Dert küpüyüm etrafa gam saçarım
Bilmem bu derdimi kime açarım
Halin için gözyaşı dök yeridir
Şu hayatın bir tadını almadım
Neşe deryâsına bir dem dalmadım
Çok uğraştım hiçbir çâre bulmadım
Halin için gözyaşı dök yeridir
DÜNDAR şu dünyada bir gün görmedi
Bin murattan birisine ermedi
Çok dilek diledim felek vermedi
Halin için gözyaşı dök yeridir
(1975)
Alın beni o yerlere götürün
Benim o yerlerde anılarım var
Zaman tünelini geri getirin
Benim o yerlerde anılarım var
Oralarda doğdum orda büyüdüm
Aylar yıllar geçti ağladım güldüm
Âşık oldum Leylâ Mecnun'a döndüm
Benim o yerlerde anılarım var
Yoksulluğu ilmik ilmik dokudum
Yarı aç dolandım yarı tokudum
Yaya gittim geldim okul okudum
Benim o yerlerde anılarım var
Büyüdüm serpildim ekmeğe yettim
Sofralar donattım ikramlar ettim
Hayrında şerrinde çok geldim gittim
Benim o yerlerde anılarım var
Ağlayı ağlayı gurbete düştüm
Dumanlı dumanlı çok dağlar aştım
Ekmeğini yedim suyunu içtim
Benim o yerlerde anılarım var
Hani doğduğum ev nerde fidanlık
O güzelim çayır çimen harmanlık
Oralarda kaldı asıl insanlık
Benim o yerlerde anılarım var
Çok devranlar kurdum tutmadı maya
Onca emeklerim hep gitti zaya
Sevgim kalsın gönüllerde sermaya
Benim o yerlerde anılarım var
DÜNDAR gelir isem ölüm yaşıma
Memleketten bir taş dikin başıma
Özgürlüğü çizin mezar taşıma
Benim o yerlerde anılarım var
(13/02/2014)
Eğer beni dinler isen ay canım
Emeğe saygı duy emek kutsaldır
İster erkek olsun isterse hanım
Emeğe saygı duy emek kutsaldır
Dünyamız ayrılıp bir yana gitmiş
İnsan yaratılmış bitkiler bitmiş
Tanrı evren için emek sarf etmiş
Emeğe saygı duy emek kutsaldır
Emek berekettir emek çok demek
Emek berraklıktır emek ak demek
Emek sevgi saygı emek hak demek
Emeğe saygı duy emek kutsaldır
DÜNDAR her bir canlı kendi geninden
Ananın babanın emeklerinden
Emek göz nurundan alın terinden
Emeğe saygı duy emek kutsaldır
(1977)
Hakka ibadetim gizli âşikar
Kutsal kitap yüce Kur'an zikrimdir
Can içinde can ararım ah-u zar
Her nefeste canı canan zikrimdir
Evreni yaratan Hazreti Allah
Kalbim sadakatli elhamdülillah
Şefaat umudum ya Resulullah
Gönül sevgilisi sultan zikrimdir
Her şey gerçek herşey sahi hakikat
On sekiz bin âlem candaki hayat
Üç yüz altmış beş gün yirmi dört saat
Her an her saniye zaman zikrimdir
DÜNDAR daldı yine derin deryaya
Hayran kaldı kâinata doğaya
Bütün canlar hak nurundan bir maya
Tanrı silueti insan zikrimdir
Başım dara düştü yetiş sevdiğim
Dost ile düşmanı tanıdım bugün
Can feda diyenler kaçtı sevdiğim
Gerçek kahramanı tanıdım bugün
Baş kaldırdı bana boyun eğenler
Boyun eğip başı yere değenler
Emmi dayı bacı kardeş yeğenler
Darda yad olanı tanıdım bugün
ÂŞIK DÜNDAR bu mu dünya düzeni
Dost belledim dört yanımda gezeni
Eyliğimi bir kalemde çizeni
Muhannet insanı tanıdım bugün
13-02-2014