Mutasavvıf, bilgin (D. 1850, İstanbul – Ö. 15 Eylül 1882,
İstanbul). Halvetî, Melâmî ve Rufâî şeyhlerindendir. Bursalı Mehmed Tahir’in
üstadıdır. İlköğreniminden sonra rüştiyeye devam etti. Arapça, mantık ve
belâgat dersleri aldı. On yedi yaşında iken babası vefat edince bir süre
ticaretle uğraştı. Zahirî ilimleri İstanbul’da tahsil ettikten sonra babası
Abdurrahman el-Harîrî’den tasavvuf ilmini öğrenmeye başladı. Bu alandaki
eğitimini Muhammed Enîsü’l-Hüseynî ed-Dımeşkî’den tamamladı. Aslen Halepli bir
aileye mensup olan Harirîzâde, bir müddet Halep ve Mısır’da kaldı. Daha sonra
dönemin ünlü Melâmî şeyhi Seyyid Muhammed Nûru’l-Arabî ile tanıştı. Ondan İbn
Arabî’nin eserlerini okudu. Daha sonra İstanbul Hırkaişerif semtindeki evinde
sohbet, mütalâa ve eser yazmakla meşgul oldu. 1873’te Üsküp’e, Selanik’e,
1874’te Mısır’a gitti, daha sonra İstanbul’a döndü ve kalan ömrünü burada
geçirdi. Fatih Kütüphanesinde kısa bir dönem süren hafız-ı kütüblük görevi
dışında resmî bir görev yapmadı. Evinde eser yazmakla ve irşadla meşgul oldu.
Vefat edince Eyüp’teki Şeyh Hasib Efendi Rifâî Dergâhı
haziresine defnedildi. Kırk civarında telif eseri vardır. Tibyan adlı
eseri, tasavvufî silsileleri içeren eseri tasavvuf tarihi alanında önemli
kaynaklardandır.
BAŞLICA ESERLERİ:
TÜRKÇE: Fecrü’l-Esmâ ve sub-hü’l-müsemmâ, Rûşen-i
Dilnüvâz, Fashu Dürri’l-ağlâ şerhu devri’l-alâ, Hakikatü’t-Tarîka,
Hadîkatü’l-Hakika, İmdâd fi’l mebde ve’l-meâd, İrfânü’l-Âşıkîn alâ
Burhâni’s-sâlikîn, Kenzü’l-Feyz, Medâr-ı Vâhidiyyet ve Merkez-i Ahadiyyet,
şerhu Evrâdi’l üsbûiyye, Şerhu Virdi’s-settar (1287), Tarfetü’l
müstersile ale’t-tuhfeti’l-mürsele, Mededü’l-Bekri min seyyidi’l-Bekri.
ARAPÇA: Tibyânü vesâili’l-hakaik (3 cilt), Cevâhirü
mülûki’l-aliyye fî bevâhiri sülûki’ş-Şazeliyye, Esrârü’l main fî şerhi
esmâi’l-erbain, Feyzü’l-muğni min hadisi men talebeni, Ziyaü’l-bedr şerhu
Hizbi’l-bahr, Şalatü’l-ithâf bi-Şerhi Salâti’s-Sakkaf, Reşhâtü’l-esnâ alâ
teveccühâti’l-esmâ, el-Mevridü’l-hâs bi’l-havâs fî tefsiri sûreti’l-İhlâs (yay.
haz. Yakup Çiçek, 1996), Şerhu beyti Mevlâna Câmî, Seyrü’l-esmâ ve
sırrü’l-müsemmâ.
HAKKINDA: Abdülbaki Gölpınarlı /
Melâmilik ve Melâmiler (1931), Bursalı Mehmed Tahir / Osmanlı Müellifleri I
(1972), Yakup Çiçek / Haririzâde Mehmed Kemaleddin: Hayatı-Eserleri ve Tibyânü
Vesâili’l-Hakaik fi Beyâni Selâsili’t-Trâik Muhtevası-Kaynakları (öğretim
üyeliği tezi, 1982) – TDV İslâm Ansiklopedisi (c. 16, 1997, s. 192-193).