Onuncu Cumhurbaşkanı, hukukçu. 13 Eylül 1941 tarihinde Afyonkarahisar’da doğdu. Afyon Lisesi (1958), Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi (1962) mezunu. Aynı yıl Ankara’da yargıç adayı olarak göreve başladı. Askerliğini Kara Harp Okulu’nda yedek subay olarak yaptı. Dicle ile Yerköy yargıçlıklarında ve Yargıtay Tetkik Hakimliği görevlerinde bulundu. 1977-78 yıllarında, Medeni Hukuk alanında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde yüksek lisans öğrenimi gördü. Sezer, 7 Mart 1983 tarihinde Yargıtay üyeliğine seçildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi üyesiyken Yargıtay Genel Kurulu’nca belirlenen üç aday arasından dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından 27 Eylül 1988’de Anayasa Mahkemesi asil üyeliğine atandı. 6 Ocak 1998’de Anayasa Mahkemesi Başkanlığına seçildi.
Sezer, Cumhurbaşkanı seçilmeden önce Anayasa Mahkemesi Başkanlığı görevini sürdüren ve kamuoyu tarafından tanınan bir kişiydi. 28 Şubat dönemi koalisyon hükümeti ortaklarının (Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz) birbirleri ile anlaşamamaları ve partilerinden birinin adaylığında ortak karara varamamaları sonucunda, hepsinin dışında bir aday olan, dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Sezer’i Bülent Ecevit’in önerisiyle Cumhurbaşkanı adayı olarak belirlediler. Sezer, 5 Mayıs 2000 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından Türkiye’nin onuncu cumhurbaşkanı olarak seçildi ve cumhurbaşkanlığı görevini 16 Mayıs 2000 tarihinde Süleyman Demirel’den devraldı.21 Şubat 2001 tarihinde yapılan Milli Güvenlik Konseyi (MGK) toplantısında dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e Anayasa kitapçığını fırlatmasıyla başlayan 2001 Türkiye ekonomik krizi, kamuoyunda “Kara Çarşamba” olarak adlandırıldı. 2003 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Hükümeti seçilene kadar milletvekillerinin başörtülü eşlerini resepsiyonlara davet etmesine karşın, 2003 yılından itibaren Çankaya Köşkü’nün bir kamusal alan olduğunu belirterek, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın eşi de dahil olmak üzere hiçbir başörtülü kadını Çankaya Köşkü’ne davet etmemesi tartışmalara yolaçmıştı.Ayrıca, veto hakkını en çok kullanan Cumhurbaşkanı olan Ahmet Necdet Sezer, görev süresi boyunca toplam 67 yasa, 22 Bakanlar Kurulu Kararı ve 729 müşterek kararnameyi iade etmişti. Sezer, ayrıca toplam 190 mahkûmu affederek en çok mahkûm affeden cumhurbaşkanı oldu.
Necmettin Erbakan’ın Başbakanlığı döneminde oluşturulan D-8 projesine Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de sahip çıktı. Erbakan’ın Türkiye başta olmak üzere 8 İslam ülkesini bir araya getirerek oluşturduğu D-8 ülkeleri tarımdan ekonomiye, çevreden enerjiye kadar pek çok alanda işbirliği projelerine imza attı.
Ahmet Necdet Sezer, 16 Mayıs 2007’de görev süresi dolmasına karşın, gereksiz hukuk tartışmaları sonucu parlamento yeni bir cumhurbaşkanı seçememiş ve erken genel seçime gidilmişti. Seçimlerden sonra Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçildiği 27 Ağustos 2007 tarihine kadar Türkiye’nin 10. Cumhurbaşkanı olarak görev yaptı.
1964 yılında ressam Semra Kürümoğlu ile evlenen Ahmet Necdet Sezer; Zeynep, Ebru ve Levent adlarında üç çocuk babasıdır.
“Hakkında yapılan değerlendirmelerin bir kısmına elbette katılırım. Evet, alçakgönüllü ve dürüsttü. Devletin parasını israf etmiyordu. Verilen hediyeleri beraberinde götürmedi. Bunlar tabiî takdir edilecek vasıflar ve davranışlar. Fakat aynı hasletlere sahip ilk cumhurbaşkanı herhalde Sezer sayılamaz…
“ Kritik zamanlarda partiler arasında ve hükümet ile kurumlar arasında uzlaşma sağlamaya çalışmadı. Bürokratik atamaları bazen haklı, bazen de haksız bir şekilde engelledi. Kendi münhasır yetkisi içindeki atamalarda her zaman objektif davranmadı” (İlter Türkmen)
HAKKINDA: Metin Toker / “Cumhurbaşkanının Cesur Kararı” (Milliyet, 10 Ağustos 2000), Abdullah Muradoğlu / Köşkteki Hakim (2001), “D-8’e Sezer Desteği” (Yeni Şafak, 12 Şubat 2001), “Çankaya’da Sezer Dönemi” (Sabah, 14 Nisan 2007), “Sezer’li 7 Yıl” (Radikal, 24 Nisan 2007), “Cumhurbaşkanı Sezer’in Affettiği Terörist Çatışmada Yakalandı” (Zaman, 28 Nisan 2007), İlter Türkmen / Cumhurbaşkanlığında Devir Teslim” (Hürriyet, 1 Eylül 2007).