Gazeteci-yazar
(D. Temmuz 1882, İstanbul - Ö. 12 Ocak 1945, İstanbul). Ebüzziyâ Mehmed
Tevfik'in küçük oğludur. Bakırköy'de Behram Ağa İlkokulu'nda (1891-92)
başladığı öğrenimine Mekteb-i Sultânî (Galatasaray Lisesi)’de devam etti
(1893-1894). Babasının ve aynı okulun son sınıfındaki ağabeyi Talha'nın
Konya'ya sürgün edilmeleri üzerine okuldan uzaklaştırılarak göz hapsine alındı
(Nisan 1900). Bu sırada gizlice Fransız Frerler Okuluna devam ederek
Fransızcasını ilerletti. Bir taraftan da babasının Konya'dan mektupla verdiği
edebiyat ve dil derslerini sürdürdü; kendi gayretiyle Arapça, Farsça ve
Almanca öğrendi. Göz hapsinin son bulması üzerine öğrenimini Bakırköy'deki
Fransız Saint Benoit Okulu’nda tamamladı. Daha sonra İstanbul Dârülfünunu Hukuk
Mektebi'ne girdi.
II.
Meşrutiyetin ilânı ile çıkarılan genel af üzerine babasıyla ağabeyi sürgünden
dönüp Ebüzziyâ Matbaası'nı yeniden kurma hazırlığı içinde iken Velid de mütercim
olarak Düyûn-ı Umümiyye'ye girdi. Hukuk Mektebi'ni tamamlayarak doktora
yapmak üzere Paris'e gitti (1910). Sorbonne Üniversitesi'nde hukuk doktorası
yaparken bir taraftan da Sciences Politiques'e devam etti, Le Temps ve Le Figaro gazetelerinde stajyer muhabir olarak
çalıştı. Bu arada Sciences Politigues'ten mezun oldu, ancak doktorasını
tamamlayamadan İstanbul'a döndü ve babasının gazetesinde çalışmaya başladı
(1912). Gazete, Balkan Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı yıllarında birçok kere
kapatıldığı için, Tasvir-i Efkâr, İntibah-ı Efkâr,
Tesvîr-i Efkâr, Tefsîr-i Efkâr ve
Hak gibi değişik isimlerle çıktı.
Velid Bey, Milli
Mücadele döneminde yaptıkları saldırıların fotoğraflarını yayınladığı için
İngilizler tarafından tutuklanıp Malta Adası’na sürgün edildi (1920). Bir yıl
kadar sonra diğer Malta sürgünleri ile birlikte serbest bırakılarak İstanbul’a
döndü. Tasvîr-i
Efkâr'ı çıkarmasına izin verilmeyince
Tevhîd-i Efkâr adı altında yayımlamaya başladığı gazete ile
gerek işgal kuvvetleri gerekse İstanbul'daki İngiliz taraftarları ile
mücadeleye girişti. Tevhîd-i Efkâr bir
taraftan Millî Mücadele hareketinin yayın organı halinegelirken diğer taraftan
Velid Bey'in matbaasında kurduğu "Mim Mim grubu" yer altı teşkilâtı
ile, işgal kuvvetlerinin Türk ordusundan toplayarak depolara doldurduğu silâh
ve mühimmatı alıp Anadolu'ya kaçırmaya başladı. Bu hizmetine karşılık kendisine
Erkân-ı Harbiyye Reisi Fevzi Çakmak imzasıyla İstiklâl Madalyası verildi (22
Nisan 1922). Zaferden sonra Mudanya Mütarekesi'ne katılan tek gazeteci olan
Velid Bey, Lozan barış müzakerelerinde de bulunarak gazetesine günü gününe
gönderdiği yazılarla ülkeyi bilgilendirdi.
İşgalciler kovulduktan
sonra Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü ile görüş ayrılığına düşerek
İstanbul, Diyarbakır, Ankara İstiklâl Mahkemelerinde birkaç kere yargılandı ve
tutuklu kaldı, gazetesi kapatıldı. 1934’te Zaman, 1940’da yeniden Tasvir-i
Efkâr gazetelerini çıkardıysa da gazetelerinin sık sık kapatılması ve bedensel
rahatsızlığı yüzünden son yıllarında matbaasını sadece kitap basımında kullandı.
Bakırköy aile mezarlığına gömülüdür. Hilafetin muhafazasını savunan görüşleriyle
tanınmıştır. Hüseyin Cahid ve diğer Latin harfleri yanlısı yazarlarla kalem kavgaları
olmuştu.
Türkiye'de çağdaş
gazeteciliği kurucusu sayılan Velid Bey, Paris'teki gazetecilik stajında mesleğin
bütün inceliklerini kavrayıp bunları kendi gazetesinde başarıyla uyguladı.
Türk basınında foto muhabirliğini yaygınlaştıran, olayları fotoğraflarla
görüntüleyip sunan, idarehanede karanlık oda ve klişehane kuran, olayların
temsili resim ve karikatürlerle sunulmasını başlatan da kendisidir. Yayıncılığı
döneminde Fen
ve Sanat Halk Ansiklopedisi adıyla fasikül halinde bir eserin
yayımına başladı, ancak vefatı üzerine eser ilk ciltten sonra yarım kaldı.
ESERLERİ:
İğne (Conan Doyle'den trc.,
1910), Şarlok Holmes’in Maceraları
(Conan Doyle'den trc., 1912), Kuyruklu Yıldızlar ve Halley (1912), Tayyarecilik
(1913), Türkiye Demiryolları Cep Atlası
(1931), Fen ve Sanat Ansiklopedisi (1. ciltten sonra yarımkaldı, 1944), Firit
(imzasız, tsz.).
HAKKINDA:
İbrahim Alaeddin Gövsa / Türk Meşhurları (1946), Âsim Us / Gördüklerim, Duyduklarım,
Duygularım (1964), Cemal Kutay / Bilinmeyen Tarihimiz (1974), Türkiye
Ansiklopedisi (C. 2, s. 652, 1974), Cihad Baban / Ebüzziya Velid (Meydan Dergisi, s. 553-555, Ocak 1978),
Ragıp Pıgar / Abdurrahman Velid Ebüzziya (Yeni Defne, s. 21-24, 1982), Büyük
Larousse (c. 6, s. 3505, 1986), “Ziyad Ebüzziya” / TDV İslam Ansiklopedisi (c.
10, s. 371-373, 1994).