Sâib-i Tebrizi

Mutasavvıf, Şair

Doğum
-
Ölüm
-
Diğer İsimler
Ali Bey (lakabı), Melikü’ş-Şuarâ

Mutasavvıf, şair (D. 1601 - Ö. 1676). Lâkabı Ali Bey‘dir. Klasik edebiyat içindeki önemli ekollerden biri olan Sebk-i Hindî tarzının en önemli temsilcisidir. Tebriz mirzalarındandır. Şah I. Abbas, Isfahan’ı başkent yapınca tanınmış aileleri, âlim ve sanatçıları aileleriyle Tebriz’den göç ettirerek buraya yerleştirmişti. Sâib de genç bir şair olarak tanındığı sıralarda ailesiyle birlikte Isfahan’a göç etmek zorunda kaldı. Burada öğrenimini tamamladıktan sonra hac amacıyla ülkesinden ayrıldı. Şah Abbas’a kötülüklerinden, dönüşte kırgın olarak Herat’a ve Kabil’e gitti (1625).

Kabil’de vali nâibi olan ve Ahsen mahlasıyla şiirler yazan Mirza Ahsenullah Zafer Han’ın misafiri oldu. Sonraları onunla birlikte Hindistan Arga’daki Şah Cihan’ın yanına gittiler. Şah Cihan Sâib’e “Müstaid Han” unvanını ve “Hezârî” mansıbını verdi. Isfahan’a döndü (1632), Şah II. Abbas zamanında itibar gördü. Kendisine “Melikü’ş-Şuarâ” unvanı verildi. Ancak, Şah Süleyman döneminde yazdığı bir kaside dolayısıyla gözden düştü. Ömrünün sonlarında Osmanlı ülkesine geldi, bazı şehirlerde bulundu. Konya’da Bostan-ı Evvel’den el alarak Mevlevî oldu. Daha sonra halife olarak memleketi Tebriz’e döndü, bir tekke açarak ölümüne kadar sakin bir hayat yaşadı. Farsça ve Türkçe şiirler yazmıştır.

ESERLERİ:

DİVAN: Divan.

MESNEVİ: Kandeharnâme, Mahmud u Ayaz.

ANTOLOJİ (Müntehabât Mecmua): Beyaz.

KAYNAK: İdris Karakuş / Sadık Tural Armağanı (2002), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2015).

 

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör