19. Yüzyıl Osmanlı dönemi Diyarbekir valilerinden (D. ? - Ö. 31
Ağustos 1811). Kamil Ahmet Paşa’nın
oğlu, İzzet Ahmet Paşa’nın babası, Hakkı Paşa’nın dedesidir. Babıâli’den yetişti ve kendisine hacelik
(hocalık, öğretmenlik) verildi 1782’de Haremeyn muhasebecisi, 1784’te Yeniçeri
kâtibi, Mart 1786’da Saray matbah (mutfak) emini, Temmuz 1788’de Rikb-ı Humaâyân
((Sadaret Kaymakamlığı) defterdarı oldu; Şubat 1789’da
görevden alındı. Aynı yıl Temmuz ayında nişancı, sonra orduda reisülküttap (kâtiplerin
şefi) vekili,
Aralık 1790’da kethüda-yi sadr-i ali (Yeniçeri Ocağı’nda, yeniçeri ağasından
sonra gelen kişi) olup Nisan 1791’de görevden alınarak “İbrate” memur edidi.
1791/92’de defter emini ve 5 Nisan 1793’te ikinci kez kethüda-yi sadr-i âli olup
14 Ekim 1793’de görevden alındı. Sonra Rumeli tımar ve zeamet nazırı (bakanı)
oldu. 31 Aralık 1795’te vezirlik rütbesiyle Rumeli Beylerbeyliğine atandı. Bu
görevdeyken asileri çok sert bir biçimde cezalandırmaya başladı.
Hakkı Mehmet Paşa, 1797 yılı
başlarında Halep Valisi oldu. Oraya giderken Bolu Söğütlü kasabasına uğrayarak halkın
kabul etmemesine bakmayıp kasabaya girerek ateş salması haberi üzerine vezirliği
kaldırılarak İstanköy’e sürüldü. 1793/99’da vezirliği iade edilerek Hanya,
sonra Ağrıboz ve Mart-Nisan 1801’de Bosna Valisi, sonra Rumeli Beylerbeyi oldu.
Bundan 5-6 ay sonra 1801/ 02’de rütbesi kaldırılarak Sakız’a sürüldü. 1807’de
vezirliği yeniden iade edilerek Erzurum ve ardından Akdeniz Boğazı muhafızı ve
seraskeri oldu. 1808’de Konya, ardından Diyarbekir valiliğine getirildi.
1809’da görevden alınarak vezirliği kaldırıldı, yeniden İstanköy’e sürüldü.
Hakkı Mehmet Paşa, 31 Ağustos 1811
tarihinde öldü. Arif, kâtip, yönetimde sert ve tedbirliydi. Hatta valide sultan
kethüdası Yusuf Ağa, bir gün “Ölümümü bilsem ne iyi olurdu” dediğinde Seyyida
Efendi, “Hakki Paşa’yı Sadarete sevk buyurunuz” demişti.
KAYNAK: Mehmed Süreyya / Sicill-i Osmanî (C. II, s.236,
1996).