17. Yüzyıl şairlerinden. Devrinin şöhreti yaygın şairlerindendir. Tahsilini memleketi Diyarbekir'de tamamladıktan sonra görgü ve bilgisini arttırmak için birçok yer gezmiş, 1659 yılında vefat etmiştir. Yesrî'nin, İstanbul Millet Kütüphanesindeki bir mecmuada (bkz: Manzum eserler, Mc. 619) iki gazeli kayıtlıdır, bunlardan birincisi Safaî Tezkiresinde de vardır. Bu gazellerden birini örnek veriyoruz.
KAYNAK: Eşa, Şevket Beysanoğlu /
Diyarbakırlı Fikir ve Sanat Adamları (2. bas. 1996, c. 1, s. 137), İhsan Işık /
Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) - Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları
Yazarlar ve Sanatçılar (2014).
Nigâh-i gamzedârsun zâğ-i dilde tîşe-zerilikde
Akıtdı cûy-i hunum menzil aldı
kûh-kenlikde
Dehânun
seyrine kıldum müjünden çeşmimi tathîr
Yazıkdur
kalmasun ol gonce-i zîbâ dikenlikde
Ko
dursun sinede elmas kabze hançerin ey meh
Bılinsün
taşdiken menziJgeh-i hâtır-şikerilikde
Gam-i
ışkunla dil Mansûr veş berdâr-i zülfündür
Ne
hikmetdür dahi bîçarenün da'vâsi benlikde
Yere
geçti şirişküm Yesrî ahum çıkdı eflâke
Cihân-i
fânide nem kaldı sağlıkda esenlikde.
KAYNAK: Şevket Beysanoğlu / DFSA (2.
bas. 1996, c. 1, s. 137).