Şair (D. 1488, Bursa – Ö. 1569’dan sonra,
Bursa). Asıl adı Abdülcelîl’dir. Hâmidî-i Acem veya Hâmidî-i İsfahânî olarak da
tanındı. Eğitimini Bursa’da tamamladıktan sonra medresede okumak için
İstanbul’a gelerek Âhî ile tanıştı. Karşılıklı hezeliyat tarzında şiirler
yazdılar. Mizacen de yalnızlığa eğilimli olduğundan bir süre sonra kendisine
bir cinnet hali gelerek yollara düştü ve izini kaybettirdi. Bir süre sonra yeri
öğrenilerek akrabaları tarafından Bursa’ya getirildi. Türk edebiyatı tarihinde Ali
Şîr Nevâyî, Hamdullah Hamdî ve Behiştî’den sonra hamse (beşleme) sahibi
dördüncü şairdir.
ESERLERİ:
Divan, Hecrnâme (mesnevi), Meheknâme (mesnevi).
HAKKINDA: Sehî / Tezkire-i Sehî (1325, s.
114), Sadeddin Nüzhet Ergun / Türk Şairleri (1936-45, s. 955-960), Agâh Sırrı
Levend / Türk Edebiyatı Tarihi (1973, s. 79, 111, 130, 142), Hasan Aksoy / TDV
İslâm Ansiklopedisi (c. 7, 1993, s. 269-270), Ahmet Atillâ Şentürk / Osmanlı
Şiiri Antolojisi (1999).