Kılıç Ali Paşa

Kaptan-ı Derya (Donanma Komutanı), Denizci

Doğum
-
Ölüm
25 Haziran, 1587
-
Diğer İsimler
Uluç Reis

Denizci, donanma komutanı (D. 1496? – Ö. 25 Haziran 1587). Uluç Reis lakabıyla da bilinir. Doğum tarihi kesin olmamakla birlikte, doksan yaşları civarında öldüğü bilinmektedir. Aslen Kalabralı olup, gerçek adının Giovan Dionigi Galeni olduğu sanılmaktadır. Kimi Avrupa tarihçilere göre, Uchiali adlı bir İtalyan iken, papaz olarak Napoli’ye gider­ken 1520’de Cezayirli Ali Ahmet Reis tarafından tutsak alındığı rivayet edilmiş iken,  İstanbul Tophane’de adına yaptırılan camiye ait vakfiyede baba adının Abdülmennân ve Abdullah gibi iki ayrı biçimde belirtilmiş ol­ması, mühtedi (mümin) olduğunu göstermektedir.

İslâmiyet’i kabul ederek denizciler arasına katılarak 1548’ yılında Turgut Reis’in maiyetine giren Uluç Ali, Mehdiye savunmasında (1549) ve Cerbe akınlarında (1550) başarılı hiz­metler gördü. Turgut Reis’in 1551’deki Trablusgarp seferine katıldı. Bilinen ilk görevi Belediunnâp komutanlığıdır. Bu görevde iken kimi şikâyetler üzerine teftişe tabi tutuldu. Cezayir Beylerbeyi Salih Paşa’nın emriyle Cezayir’e götürül­mek üzere Memî Reis görevlendirildiyse de ondan kurtularak İstanbul’a geldi. Belgelerde Cezayir reislerinden olduğu belirtilen Uluç Ali, 14 Nisan 1556’da “hassa” başkanlığına atandı. Cezayir Beylerbeyi Sa­lih Paşa’nın ölümü üzerine, onun emrinde­ki donanmayı geri çağırmak üzere Ceza­yir’e gitti, 1557’de Piyale Bey komutasında Akdeniz’e açılan Osmanlı donanmasına katıldı.  

Piyale Paşa ile birlikte 1560’da Cerbe seferine gitti. Donanma Benefşe’ye geldiğinde, Uluç Ali keşifte bulunmak üzere Çuka adası civarına gönderildiğin­de rastladığı bir gemiyi tutsak etti ve kuşatma sırasında pek çok yararlık gös­terdi. Bu hizmetleri karşılığında Sığ­la sancak beyliğine getirildi ve bölgedeki sularda muhafaza gö­revi üstlendi. Hu­bubat kaçakçılığı takibatı sırasında (1564) Sakız beyleriyle çatıştı, kendi­siyle aynı adı taşıyan kardeşi Ali, Sakızlılar tarafından öldürüldü. Daha sonra Malta kuşatmasına İs­kenderiye Beyi olarak altı gemilik bir filo ile katıldı. Trablusgarp Beylerbeyi Turgut Paşa’nın şehit olması üzerine, Temmuz 1565’te Trablusgarp Beylerbeyi oldu. Trablusgarp Beylerbeyiliğine bir ara Mehmet Paşa getirildiyse de, Tacûrâ halkının isyanı üze­rine bu göreve tekrar Uluç Ali Paşa atandı. Bu isyanı bastırdığı için (20 Eylül 1567) padişahtan il­tifat gördü. Ayrıca İspanya do­nanmasının Akdeniz’deki bütün hareket­lerini İstanbul’a bildirerek önlem alınma­sını istedi. 27 Haziran 1568’de Cezayir-igarb Beylerbeyi oldu. Tunus halkının kendisini davet etmesi üzerine Mart 1570’de Tunus’u aldıktan sonra Cezayir’e döndü.  

İnebahtı Deniz Savaşı öncesinde hazır­lanan ve Pertev Mehmet Paşa serdarlığında Akdeniz’e açılan donanmaya katıl­ması emrini alan Uluç Ali Pa­şa, 27 Mayıs 1571’de donanmanın bulun­duğu Eğriboz’a gitti. 7 Ekim 1571’de İspanya, Papalık ve Venedik donan­malarından oluşan müttefik donanma­sıyla İnebahtı’da yapılan ve yenilgiyle so­nuçlanan savaşta sadece onun otuz ge­miden oluşan filosu kurtulabildi. Bu başarısından sonra Kaptanpaşalık göreviyle Cezayir Beylerbeyili­ğine getirildi ve Uluç lakabı Kılıç’a çevri­lerek gönderilen fermanlarda kendisine bu şekilde hitap edilmeye başlandı. Ali Paşa’nın göreve geldikten sonraki ilk işi önemli kayıplara uğrayan donanmanın yeniden hazırlan­ması oldu. Bütün bir kış boyunca tersa­nelerde yeni gemiler yaptırdı. Bu sırada Tunus eyaleti de onun sorumluluğuna verilmişti (Şubat 1572). Yeni donanma Koron yakınların­da ve Navarin Limanı’nda müttefik do­nanmasına ait gemilerle yapılan savaşlar­da başarılar kazandıktan (Eylül 1572) sonra İstanbul’a döndü.  

1573’te Haydar Paşa’nın Tunus Beylerbeyiliği sırasında İspanya donan­ması Tunus’u işgal edince, 15 Mayıs 1574’te Koca Sinan Paşa’nın serdarlığı ve Kılıç Ali Paşa’nın Kaptan-ı Deryalığı (Deniz Kuvvetleri Komutanı) altında donanma İtalya ve Sicilya kıyılarını vurarak Tunus’a geldi ve Tunus ye­niden Osmanlı yönetimi altına alındı. Bunun ardından 1579’da Kılıç Ali Paşa komutasındaki donanma Şirvan seferine çıkan Os­manlı ordusuna destek olmak üzere Ka­radeniz’e açıldı. Kılıç Ali Paşa, Gürcistan kıyılarına ulaşarak Faş Kalesi’ni yaptırdı. Bu süre içinde Akdeniz’deki ticarî gü­venliği sağlamak üzere kimi deniz beyleri­ni görevlendirdi.  

Kılıç Ali Paşa, 1583’te Mısır’da ortaya çıkan ka­rışıklığı düzeltmekle görevlendirilen Ve­zir İbrâhim Paşa’yı İskenderiye’ye ve bir yıl sonra isyan eden Kırım Hanı Mehmet Giray’ın yerine getirilen İslâm Giray’ı do­nanma ile Kefe’ye götürdü, Ayrıca yine Kırım’da baş gösteren karışık­lığı bastırmak üzere sefere çıkan Sadra­zam Osman Paşa’yı Sinop’tan Kefe’ye taşımakla da görevlendirildi. 1586’da Akdeniz’e açılan donanmaya muhtemelen yaşlılığı ve hastalığı nedeniyle komuta edemeyen Kılıç Ali Paşa, 25 Haziran 1587’de vefat etti. Şair Talibî, “Gitti bu dâr-ı fenâdan kapudan” ve şair Ulvî, “Arşa astın Alî gibi kılıcı” mısralarını ölümüne tarih düşür­müşlerdir  

“Koca kaptan” olarak da anılan Kılıç Ali Paşa, İstanbul Tersanesi’nin genişletilme­sinde, donanma gemilerinin daha büyük ve gösterişli yapılmasına çalışmış, kürek çekmeyi kolaylaştıracak ve hızlan­dıracak kimi değişiklikler yapmıştır. Sultan III. Murad adına tersanede kendi modeliyle büyük bir “baştarda”nın yapımına başlanılarak, padişahın iltifatına mazhar olmuştur. Navarin Limanı’nın girişine sağlam bir kale yaptırmış, top ve asker yerleştirerek bölgenin korunmasını sağlamıştır. 1582’de Şehzade Mehmet için düzen­lenen sünnet töreni için binlerce for­sanın yapımında çalıştığı, tahtadan yapıl­mış temsilî bir dağ getirtmiş, töreni sey­retmek maksadıyla yaptırdığı muallimhâne (okul, kurs yeri) tarzındaki evi de daha sonra çocukla­rın eğitimi için vakfetmiştir.

Kılıç Ali Paşa’nın 1580’de Top­hane’de bir cami, çeşme ve hamam, Bo­ğaziçi’nde bir cami, eşi için Fındıklı deresinde bir mescid, 1586’da Topkapı Sarayı’nda padişah için bir hamam yaptırdığı bilinmektedir.

HAKKINDA: Ali Haydar Emir / Kılıç Ali ve Lepanto (1931), Aziz Samih İlter / Şimalî Afrika’­da Türkler (1936), İbrahim Alaeddin Gövsa / Türk Meşhurları (1946), Şerafettin Tu­ran / “Rodos’un Zaptından Malta Muhasarası­na" (Kanunî Armağanı, 1970, s. 82, 86), Kâtip Çelebi / Tuhfetü’l-kibâr (Yay. Orhan Şaik Gökyay, 1973), İdris Bostan / TDV İslam Ansiklopedisi (c. 25, s. 411-412, 2002).

 

 

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör