Organize suç örgütü lideri, mafya babası, iş adamı. 26 Haziran 1971, Sakarya doğumlu. Kafkas asıllı, Rizeli bir ailedendir. Baba adı Ahmet Peker, anne adı Meryem Peker. Özge Yılmaz (e. 2008) ile evli; Serdar Han Peker, Celal Han Peker, Boğaçhan Talha Peker, Filiz Lina Peker adlarında dört çocuk babasıdır. Atilla Peker, Vedat Peker adlarında iki kardeşi vardır.
Uzun
bir süre Almanya’da yaşayan Sedat Peker, 1990 yılında T. Bülent Kılıç ile
kurduğu bir oto firmasının servisinin dolandırılmasından ve ortağından
ayrıldıktan sonra yasa dışı örgüt kurarak birçok suça karıştı.
1997'de
Rize'de kaçakçı Abdullah Topçu'yu öldürmek suçundan savcı karşısına çıkan ve
serbest bırakılan Peker'in iki adamı, aynı davadan müebbet hapse mahkûm oldu.
Tehditle
tahsilat yapmak, zorla alıkoymak, adam öldürmeye azmettirmek ve benzeri
suçlardan yedi ay boyunca aranan Peker, teslim olacağını bildirerek 19 Ağustos
1998'de Romanya'dan Türkiye'ye getirildi.
Eylül
1998'de Peker ve adamları hakkında 7,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
12 sanıkla birlikte çete oluşturmak suçundan yargılandığı davada, 24 Mayıs
1999'da tahliye edildi. Sekiz ay, yirmi dokuz gün cezaevinde bulundu.
12
Mart 2005 tarihinde İstanbul Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü
tarafından yapılan Kelebek Operasyonu ile tutuklandı. İstanbul 9. Ağır Ceza
Mahkemesinde görülen dava 31 Ocak 2007 tarihinde karara bağlanarak 14 yıl, 5
ay, 10 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Peker
ayrıca örgüt kurmak, tehdit, iş yeri kurşunlama, yaralama, hürriyeti tahdit,
yağma ve sahte kimlik kullanma iddiasıyla İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinde
yargılandı.
Ergenekon
davasında "silahlı terör örgütü kurma" suçuyla yargılandı. Kelebek
Operasyonu davasının bozulan bölümü yeniden karara bağlandı. Sedat Peker'e bir
yıl, üç ay hapis cezası verildi. Böylece hükümlü olduğu süreye 1 yıl 3 ay daha
eklendi.
5
Ağustos 2013'te İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara bağlanan
Ergenekon davasında Sedat Peker'e 10 yıl hapis cezası verildi. 10 Mart 2014
tarihinde Özel yetkili mahkemelerin kararlarına ilişkin yasa değişikliği ve
tutukluluk süresi beş yılı aştığı için mevzuat gereği tahliye edildi.
Kocaeli
Spastik Engelliler Derneği ve Erken Doğan Çocukları Yaşatma Derneği gibi
kuruluşlara yaptığı yardımlarla gündeme geldi. 9 Mart 2015'te Zihinsel
Engelliler Rehabilitasyon ve Eğitim Vakfının (ZEREV) TİM Center'da organize
ettiği Yılın En İyileri Ödül Töreni'nde Sedat Peker'e yaptığı yardımlardan
dolayı En Hayırsever İş Adamı ve Yaşam Boyu Onur Ödülü verildi.
4
Nisan 2015'te Memleketçi Sanayici ve İş Adamları Derneği (MİSİAD) İzmir
şubesinin açılışına onursal başkan sıfatıyla katıldı. Sedat Peker'in yaptığı
yardımlar zaman zaman basına yansımaktadır. Bunların arasında Suriye
Türkmenlerine dört tır gıda malzemesi yardımı ve Türkmen Dağı Tugaylarına iki
tır telsiz, laptop, fotoğraf makinesi ve insansız hava aracı ve 10 adet 4x4
lüks arazi aracı yollandığı da biliniyor.
Peker,
13 Ocak 2016'da geniş katılımlı bir konuşmasında barış dilekçesini imzalayan
akademisyenlerin katledileceğini söyledi. Bu konuşması nedeniyle yargılandı
ancak Temmuz 2018'de beraat etti.
Peker,
birkaç yıldır YouTube'da çeşitli siyasi konular hakkında yorum yaptığı bir
video blog yazarıdır.
Yayımladığı videolorla
Türkiye’nin gündemini oluşturdu
Sedat
Peker, 9 Nisan 2021’de 5 ilde grubuna yönelik düzenlenen, eşi ve çocuklarının
kaldığı Beykoz'daki villasında da arama yapılan "organize suç örgütü"
operasyonu sonrası "Aklımı tatile çıkardım. Konuşacağım, anlatacağım"
diyerek YouTube hesabı üzerinden videolar yayımlamaya başladı. Peker'in AKP'li
vekillerle ve iş insanlarıyla ilişkilerinden gazetecilerle ilişkilerine,
uyuşturucu ticaretinden tecavüz ve cinayete kadar birçok önemli iddiayı dile
getirdiği videolar, medya tarafından Susurluk skandalıyla kıyaslandı.
Sedat
Peker’in yayımladığı videolarda ortaya attığı iddialar, Cumhur İttifakı partileriyle
Millet İttifakı partileri arasında şiddetli tartışmalara neden oldu.
Tartışmalar ve karşılıklı suçlamalar medyada genişçe yer almaya devam
etmektedir.
HAKKINDA-KAYNAK:
Sedat Peker kimdir? Videolarında hangi iddiaları dile getirdi (evrensel.net, 18.05.2021),
Sedat Peker Kimdir? (YouTube · Cüneyt Özdemir, 21.05.2021), Sedat Peker kimdir?
| NTV (ntv.com.tr, 23.05.2021), Süleyman Soylu, Sedat Peker'in iddiaları
hakkında ne dedi (bbc.com, 24.05.2021), Sedat Peker'in son videosundaki Reşat
Hacıfazlıoğlu kimdir? (cumhuriyet.com.tr, 25.05.2021), Sedat Peker'in babası
kim? Sedat Peker’in babası kimdir nerelidir? (yeniakit.com.tr, 25.05.2021), Sedat Peker (tr.wikipedia.org, 26.05.2021), Sedat
Peker (@sedat_peker) · Twitter (twitter.com, 26.05.2021), Sedat Peker Kimdir? (haberler.com,
26.05.2021), Sedat Peker Telefon Kayıtlarını Yayınlıyor (YouTube · Cüneyt
Özdemir, 26.05.2021), Sedat Peker kimdir ve ilişkiler ağı? (YouTube · Halktv,
26.05.2021), Sedat Pekerin Gerçek Hayatı: Hakan Türk (amazon.com.tr, 26.05.2021),
SEDAT PEKER
BEKLENEN PAYLAŞIMLARI YAPTI: SERKAN TARANOĞLU, ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU VE SARAY'A
UZANAN RÜŞVET AĞI İDDİASI
Organize
suç örgütü lideri Sedat Peker, “Deli Çavuş” adlı Twitter hesabından Saray'daki
danışmanlara uzanan rüşvet ağı iddiasına dair çarpıcı paylaşımlarda bulundu.
Organize
suç örgütü yöneticisi olduğu iddiasıyla yargılanan Sedat Peker'in kendisiyle
bağlantılı Deli Çavuş isimli Twitter hesabından kimi AKP'li isimler ve
Saray'daki bürokratlara dair rüşvet ve yolsuzluk ağıyla ilgili WhatsApp
yazışmalarını açıklayacağı belirtilmişti. Peker ilgili hesaptan beklenen
açıklamaları yaptı.
Söz
konusu rüşvet pazarlıklarının yazışmalarına dair görselleri paylaşan Peker,
Bank Asya’nın 16 yıl yöneticiliğini yapan eski SPK Başkanı Ali Fuat
Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve Türkiye Odalar
Borsalar Birliği Deniz Meclisi üyesi Salih Orakcı’nın yolsuzluk ağını anlattı.
Peker,
SPK Başkanı'nın AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun, Marka
Yatırım Holding’in sahibi Mine Tozlu Sineren’den sorunlarının çözümü için
"12 milyon TL rüşvet istediğini" iddia etti.
Paylaşımlar şu
şekilde:
"Borsada
servetini kaybedenler ya da borsada servetini kaybettiği için intihar eden
yakınları olanlar ya da yaşadığı ekonomik sıkıntılardan dolayı psikolojisi
bozulup cinnet geçirme durumunda olanlar lütfen bu tweetleri okumasınlar. Fütü
terör örgütünün bankası olarak bilinen Bank Asya’nın 16 sene yöneticiliğini
yapan, sırf bu sebeple cezaevinde olması gerekirken arkasındaki sihirli güçler
sayesinde devlete ait olan Halkbank’ın genel müdürü yapılan, oradan da daha
önemli olan SPK’nın başına getirilen Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun AK Parti
Erzurum milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun, Cumhurbaşkanlığı Danışmanı
Serkan Taranoğlu'nun, Kıyı Emniyeti Eski Genel Müdürü şu anda da Türkiye Odalar
Borsalar Birliği Deniz Meclisi'nin üyeliğini yapan Salih Orakcı’nın ve nice
haramzadenin delilli ispatlı suç örgütü ifşasına hoş geldiniz.
Size
ilk olarak bir sürü mağdurun içinden bir tanesinin hikayesini anlatarak
başlayacağım. Hepsinin kayıtları ve bilgileri bende. İlk hikayenin sahibi olan
kişi Marka Yatırım Holding'in sahibi Mine Tozlu Sineren’dir. Ali Fuat
Taşkesenlioğlu SPK’nın Başkanı olunca kendisine başvuran bütün herkesi önce
tersleyip sonrasında ise çözüm için Zehra Taşkesenlioğlu’na, çevresinde
Diyarbakırlı Nedim Özbek, ve de isimleri Ahmet ve Süleyman olan dostlarına
yönlendiriyor.
'12
MİLYONLUK RÜŞVET' İDDİASI
Mine
Tozlu Sineren Hanımı ise AK Parti Erzurum milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’na
yönlendirmişler. 2018’in seçim çalışmalarından dolayı Zehra Taşkesenlioğlu
Erzurum’un Hınıs ilçesindeyken Mine Hanım'ı yanına çağırıyor. Bir kafede
görüşüyorlar Zehra Taşkesenlioğlu bu görüşmeden sonra kendisinin durumuna
üzüldüğünü söyleyerek Mine Hanımı Ankara’daki büyük bölümü devlete ait olan
Next Level’daki bir danışmalık bürosuna yönlendiriyor (Bu merkezi süslü
sülümanın akrabası olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı buradan yönlendiren Sadık
Soylu'nun buradaki bürosundan hatırlayabilirsiniz). Next Level isimli merkez,
büyük çoğunluğu devlete ait olmasına rağmen devleti soyanların ana merkezi (Ne
kadar acı değil mi?).
Bu
danışmanlık şirketi Mine Hanım'a 'Zehra Hanım'ın hatırı için sizin bu
sorununuzu halledeceğiz' diyerek 12 milyon TL danışmalık adı altında rüşvet
vermesi gerektiğini söyleyip tweetin altındaki yazışmayı yollarlar. Mine Hanım
hakkı olan bir şey için bu kadar büyük bir parayı ödemeyeceğini söyler. Ayrıca
da avukatına incelettirdiğini, bu sözleşmede yazanlardan dolayı rüşvet
vermekten yargılanabileceğini söyler. Hikaye bundan sonra daha da farklılaşır
(Sadece Mine Hanım değil, rüşvet vermek istemeyen herkes sırayla bu silsileden
geçecektir).
'PARAYI
BANA VERİN' DİYOR
Daha
sonra Mine Hanım'ı bir bayan arkadaşı arayarak Cumhurbaşkanlığı Danışmanı
Serkan Taranoğlu'nun kendisi ile görüşmek istediğini söyler. Mine Hanım eşi
olan İbrahim Sineren’le beraber Serkan Taranoğlu ile ilk önce Ankara Sheraton
otelinde görüşürler, sonra da Next Level’daki Zehra Taşkesenlioğlu’nun
yönlendirdiği aynı danışmanlık ofisinde bir araya gelirler (yani hepsi beraber
çalışmaktalar). Ağdan kaçan bir balık olursa başka bir türlü onu mutlaka
yakalıyorlar. Serkan Taranoğlu isimli hırsız Cumhurbaşkanı Danışmanı Mine
Hanım'a 'Korkmaz Karaca isimli Cumhurbaşkanı Danışmanı da sorununuzu halletmek
için sizinle temas kurmak istiyor, sakın onunla temasa geçmeyin sizden çok para
ister' diyor.
Mine
Hanım'ı ikna etmek için de 'Martı otellerinin sahibi İnci Hanım'ın Denizbank’tan
alıp ödeyemediği krediyi biz halledeceğiz çözüm üreteceğiz deyip dünya kadar
parasını aldılar ama işini halletmediler. Bakın kadıncağızın başına neler
geldi' diyor (Yani siz doğru adrestesiniz en temiz hırsız danışmanı buldunuz,
sadece parayı bana verin diyor). Muhalif gazetecilerin içindeki bazıları, bu
Martı Otelleri konusunu araştırın. Orada da çok büyük iğrençlikler var.
"KOSKOCA
HOLDİNG SAHİBİSİNİZ NİYE YOLLAMIYORSUNUZ?"
Bu
tweetlerin altında yayınlayacağım WhatsApp görüşmeleri Mine Tozlu Sineren Hanım
ve eşi İbrahim Sineren Bey ile Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Serkan Taranoğlu
arasında geçen yazışmalar. Yazışmaları siz zaten okursunuz. Ancak en iğrenç
yanı Serkan Taranoğlu diyor ki: 'Ben İzmir’e geldim siz nasıl olsa dağıtılacak
paraları yollayacaksınız ancak ben üstüme para almadım bana 200 bin TL bile
olsa yollayın' diyor (herhalde Cumhurbaşkanlığı Danışmanımız bu parayla
alemlere akacak). Ancak biraz sonra anlatacağım üzere Mine Hanım eski kıyı
koruma genel müdürü Salih Orakcı‘ya 'sorunlarınızı çözeceğim' diye para
kaptırdığı için iş hallolmadan para yollamayacağım tarzında şeyler söylüyor.
Konuşmanın
başlarında 'SPK konusu bende rahat olun, Korkmaz Karaca ile görüşmeyin' diyen
hırsız danışmanımız 'Koskoca holding sahibisiniz niye yollamıyorsunuz?'
tarzında bir şeyler söylüyor. WhatsApp yazışmalarını okuduğunuzda mideniz
kalkacak. Ülke yönetiminin en üstündeki kişiler sadece hırsız değillermiş.
Anadolu tabiri ile at hırsızlarından bile daha iğrençmişsiniz diyeceksiniz.
Bazı namussuzlar bana diyorlar ki sen devleti zor duruma sokmak için bu
paylaşımları yapıyorsun. Eğer benim niyetim bu olmuş olsaydı şu an görevi yeni
devralan, yeni SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül Bey ve onun ekibi hakkında da
aynı şeyleri söylerdim. Yediden yetmişe bunların hepsi hırsız derdim. Ancak
öyle bir şey söylemiyorum. Yeni başkan ve ekibi kimseden rüşvet istemiyor.
Hatta savunması alınmadan sadece rüşvet vermeleri için karalanan borsada işlem
gören şirket sahiplerini çağırıp dertlerini dinleyip (ayrım yapmadan tüm
firmaları) 'Uğradığınız haksızlık giderilecek' diye çalışmalar yapıyorlar.
Benim amacım devletin kurumlarını kötülemek olsa yeni yönetim de rüşvet
çarkının içinde deyip, halkın içinde inanılırlığım bu kadar yüksekken olayı
kilitlerdim. Aksini kim iddia edebilirdi?
TURKUVUAZ
MEDYA'YA DİKKAT ÇEKTİ
Unutmadan
şunu da söyleyeyim eski SPK başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun arkasındaki
güç, kardeşi Erzurum milletvekili olan Zehra Taşkesenlioğlu değildir (zaten
onun çapı bu büyüklükteki organizasyonlara yetmez). Onun arkasındaki güç eski
Enerji Bakanımız Sn Berat Albayrak'ın abisi Turkuaz Medya'nın başındaki Serhat
Albayrak'tır (Bu ismi şu olaylardan hatırlarsınız). Benim evime operasyon
yapıldığında operasyonu yapacak olan polislerle beraber gazetecileri yollayarak
dronların çektiği görüntüleri canlı yayın olarak verdiren kişidir. Kendisine
yolladığım akrabama 'Bizim cenah Sedat Peker’i sever' deyip her kötülüğü yapan
kişidir. Ayrıca da fütücülere, pkklılara yapıldığı gibi ATV'de yayınlanan 'Eşkiya
Dünyaya Hükümdar Olmaz' dizisine bir karakter sokup 'Peker mi? Geçmişte
icraatları var eyvallah da fazla konuşur, boş konuşur' diye söylettiren
kişidir.
Neyse
biz konumuza geri dönelim. Marka Yatırım Holding'in sahibi Mine Hanım'a derler
ki: 'Salih Orakcı isminde bir bey var, eski kıyı koruma genel müdürü, eski
Başbakan Binali Yıldırım’ın başdanışmanı, senin sorununu bu halleder'. Mine
Hanım kendisi ile görüşür. Salih Orakcı der ki 'Ben bu sorunu hallederim ancak
bu şartlarda rica edersem iş takipçisi durumuna düşerim Sizin şirketlerden
birine beni ortak edin ki bu benim kendi işim diye rica edebiliyim' der. Mine
Hanım da kendisine ait olan Er garanti isimli şirketine yüzde 50 ortak eder. Bu
sorunu halletmek için Mine Hanım'dan bazı hediyeler almamız gerekir diyerek bir
sıfır Porsche parası bir de 7.40 BMW parasını öncelikli olarak ister. Araçları
kendi üzerine almaz Recep Dumangöz ismindeki ortak inşaat işi yaptığı kişinin
üstüne yapar. Ayrıca da dağıtmak için 2,5 milyon TL ister. Mine Hanım bu parayı
da yollar. Ancak tüm bu süreçlerden sonra sermaye artırımı işi olmayınca Mine
Hanım ortaklık işlerinin iptal edilmesi için talimat verir.
"HER
DÖNEMİN BORSA MANİPÜLASYONLARI KONUSUNDA BAŞROL OYUNCULARI..."
Şimdi
anlatacaklarım başka bir paylaşımın konusu ancak ileride yapılacak bu
paylaşımların da yol güzergahını şimdiden döşeyelim. Salih Orakcı Bey'in Recep
ismindeki (arabaları üstüne aldığı kişi) kişi ile beraber ortak inşaat işleri
var. Hatta Dolmabahçe Sarayı’nın tadilat işlerini de bu kişi üzerinden fahiş
fiyatlarla yaptırdıklarına dair dosya da bende. Ancak bu başka bir paylaşımın
konusu. İsminin önünde bu kadar anlı şanlı ünvanları olan Salih Orakcı sermaye
artırımı işini halledemeyince Mine Hanım hem ortaklık işlemlerini iptal eder
hem de mahkeme kanalıyla Salih Orakcı’ya haciz kararı yollar.
Tüm
borsa yatırımcılarının bildiği Borsa Gündem gazetesi vardır. Sahibi meşhur
Orhan Pala’dır. Ancak esas tehlikeli olan Orhan Pala’nın yanında uzun yıllar
çalışmış olan Hürriyet gazetesinin ekonomi yazarı Burak Taşçı vardır. Bu ikisi
her dönemin borsa manipülasyonları konusunda başrol oyuncularıdır. Ali Fuat
Taşkesenlioğlu’nun döneminde de huysuzluk yapan şirketlerle ilgili hem borsa
gündem gazetesi hem de Hürriyet gazetesinin ekonomi yazarı Burak Taşçı beraber
karalama kampanyasına girerler. Bu iki ismin en büyük özelliği küçük
yatırımcıların mağdur olduğu yani insanların intihar ettiği manipülasyonlara
katkı sağlamaktır. Patronların hisselerini tahtacılarla manipülasyon yaparak
küçük yatırımcılara bu hisselerin satılabilmesi için organizasyonlar yapmak ve
bu yönde haberler çıkarmak bu iki ismin tekelindedir.
25
MİLYON TL’LİK HACİZ ŞİKÂYETİ
Yatırdığı
paranın 2/3’sini kaybedenler ya da neredeyse yatırımının tamamını kaybeden
küçük yatırımcıların kandırılmasında bu iki ismin üstlendiği iğrenç görevi daha
da iyi anlayacağız. Marka Yatırımın sahibi Mine Hanım sermaye artırımı yaparak
Adana'da Lider Adana ve Yeni Adana isimli iki tane şirketi satın alıyorlar.
Ancak birkaç gün sonra bu iki şirkete bazı kişilerce 25 milyon TL’lik haciz
uygulandığını görünce haklı olarak şikayette bulunuyorlar. Savcılık imzalar
Mine Hanım'a ait mi diye dosyayı Ankara Jandarma kriminal daireye gönderiyor.
Buradan gelen cevap gerçekten enteresan. İmzaların Mine Tozlu Sineren
Hanımefendiye ait olduğunu söylüyor.
Tabii
Adana’daki bu grup ile dolaylı yollardan bağlantısı olan Borsa Gündem gazetesi
ve Hürriyet ekonomi yazarı Burak Taşçı tarafından 'İmzalar Mine Tozlu Hanıma
aitmiş' diye haberler giriyorlar. Marka Yatırım Holding'in patronu Mine Hanım
sadece kendisine değil bazı iş insanlarına da bunun gibi sahte hacizler
uygulandığını görünce bu kişilerle yan yana gelerek Adana Organize Şube
Müdürlüğü'ne müracaat ediyorlar. Yiğidin hakkını yiğide vermek gerekir. Adana
Organize Şube dosyayı aldıktan sonra imzaların gerçekten Mine Tozlu Sineren’e
ait olup olmadığını anlamak için dosyayı adli tıp kurumuna gönderiyor.
"SONRAKİ
PAYLAŞIMLARIMA ASLA İNANAMAYACAKSINIZ"
Gelen
sonuç gerçekten çok şaşırtıcı. 'İmzalar Mine Hanım'a ait değildir' diye rapor
geliyor. Organize şube buna çok şaşırmış olacak ki bir bahane bulup dosyayı
adli tıbba bir kez daha yolluyor. Gelen ikinci rapor da bu imzaların Mine
Hanım'a ait olmadığı yönünde. Bunun üzerine Adana Organize Şube büyük bir
operasyon düzenleyerek bu sahte senetlerle haciz düzenleyen ve de bu
gazetecilerle dolaylı olarak beraber hareket eden suç örgütüne operasyon
düzenliyor. 40 kişinin üzerinde insan tutuklanıyor. Bir insanın aklının
almayacağı iğrençlikler yaşandıktan sonra yeni gelen SPK Başkanı, Marka Yatırım
Holding'in sahibi Mine Hanımı çağırarak 'Sizin savunmanız alınmadan size ceza
verilmiş. Biz bunu düzelteceğiz' diyerek kendisine güvence veriliyor (sadece
Mine Hanım'a değil rüşvet vermediği için bu mağduriyete uğrayan herkesi
çağırarak hepsinin savunması alınıp aynı güvence bütün mağdurlara veriliyor).
Buradan
Mine Tozlu Sineren Hanımefendiye seslenmek istiyorum. Yayınladığım tüm bu
evraklara rağmen size rica ederlerse sakın beni yalanlamaya kalkmayın. En son
Sezgin Baran Korkmaz benim şirketimdeki olayları benden iyi biliyorsun
dediğinde kendisine serdengeçtiler her yerde demiştim (Bundan sonraki
tweetlerimde gördüklerinize asla inanamayacaksınız)."
KAYNAK:
Sedat Peker beklenen paylaşımları yaptı: Serkan Taranoğlu, Zehra Taşkesenlioğlu
ve Saray'a uzanan rüşvet ağı iddiası (cumhuriyet.com.tr, 27 Ağustos 2022).