Şair ve yazar. 27 Eylül 1951 tarihinde
Bulgaristan'ın Şumnu (Şumen) iline bağlı Çukurca (Yasenkovo) köyünde bir çiftçi ailesinin çocuğu olarak
doğdu. İlk ve orta öğrenimini doğduğu köyde okudu. Devamla Şumnu’daki Ziraat
Meslek lisesinin hayvancılık bölümünden mezun oldu. Askerlikten sonra,
köyündeki Emek Ziraat kooperatifinde hayvancılık sektörünün şefi oldu. Orada
uzun yıllar başarılı görev yaptıktan sonra Yasenkovo ve Bortsi Emek Ziraat kooperatiflerinin birleştirilmesiyle meydana gelen Tarım Sanayi
Kompleksinde önce ziraat teknisyen daha
sonra da başkan yardımcısı olarak görev
yaptı. Demokrasi döneminde Venets Belediyesine memur atandı. Halen bu belediyede
başkan yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
Mehmet İsmail Keçici, edebiyata
ilkokul yıllarında gönül verdi. Henüz ortaokul öğrencisi iken ilk şiirlerini
yazdı. Daha sonra da makale, öykü, deneme yazıları ve bulmacalarını okuduk. Arı
bir Türkçe kullandığı şiirlerinde kendi iç dünyasını, totaliter rejimin insan
psikolojisine vurduğu darbeleri ve göçün acılarını terennüm etti. Şiirleri günümüzde de yerel ve merkez basında sık
sık yer almaktadır. Deliorman Türk Edebiyat
Derneği üyesidir.
Bulgarca ve Rusça bilen Mehmet
İsmail Keçici, halen doğduğu köyde ikamet etmekte olup, evli ve iki çocuk
babasıdır. “Yarına İnanç” adlı ilk
şiir kitabı, 2008’de Razgrat’ta yayımlandı.
KAYNAK:
Şaban M. Kalkan Arşivi (2014), Şair Mehmet Keçici 60. doğum yıldönümünü
kutluyor (Zaman 25.9.2014), İhsan Işık / Resimli ve
Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12,
2015).
Bu gece gökyüzünde yıldızlar ışıl ışıl
Etrafım yemyeşil, yapraklar da ışıl ışıl
Sen beklide uykudasın bu an mışıl, mışıl
Ben seni düşünüyorum tek başıma kalmış.
Sen öylesine canlısın gözlerimin önünde
Sönmeyen bir sevginin ateşi var kalbimde
O ayrılık şarkısı hala dudaklarımda
Çın, çın çınlıyor hiç durmadan kulaklarımda.
Arkamızda nice yürüdüğümüz yollar var
Söylenmedik sözler de bir bilsen ne
kadar
Sen bütün ömrüm boyu ve her an kalbimdesin.
Ay ışığı altında hayaller kuruyorduk
Nice büyük ve sonsuz emeller peşindeydik
Emele dediğimiz semada uçan bir kuşmuş
Meğer bütün arzularımız hepsi hayalmiş.
Ayrılık günleri her şeyden acıymış fakat
Kırılmadık, yarasız ne kalp kaldı, nede kanat
Yıllar boyu acı ve özlemini çektiğim
Hoşça kal, benim biricik ve eşsiz sevgilim.
1981
Şumnu
Kaldır başını, bak şu Deliorman’a
Onun güzel kokulu ovalarına…
Yüksek ,ulu meşeli korularına
Tatlı şerbet fışkıran bağalarına…
Yaz gelince şenleniyor tarlaları
Yeşil örtüye bürünüyor kırları…
Emek sever insanlarının türküleri
Heyecanla coşturuyor yürekleri…
Ne zaman baksam onun enginliğine
Hiç de doymuyorum güzelliğine…
Sensin beni ana eliyle okşayan
Candan seviyorum seni Deliorman.
12 Nisan 2005
Yasenkovo