Öykü, roman ve senaryo yazarı. 2 Mart 1964, Adapazarı / Sakarya doğumlu. Senaryolarının bazılarında gerçek adı Ayfer Tunç, bazılarında Yıldız Tunç imzasını kullandı. İstanbul Erenköy Kız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu. 1989 yılında gazeteciliğe başlayarak, Sokak dergisi ile Güneş ve Yeni Yüzyıl gazetelerinde çalıştı.
Çalışmalarını çeşitli yayınevlerinde editörlük yaparak
sürdürdü. 1990’lı yıllardan itibaren sinema filmi ve dizi film senaryoları da
yazdı. Edebiyat üzerine ilk yazısını Edebiyat 81 dergisinde (1983), diğer
ürünlerini de aynı yıldan itibaren kitap-lık, Hayalet Gemi, Öküz vb. dergilerde
yayımladı.
Saklı adlı öyküsüyle 1989 yılı Yunus Nadi Öykü
Armağanında Birincilik Ödülünü kazandı.
Yıldız
Tunç, 2003 yılından itibaren Havada Bulut, Sessiz Fırtına, 72. Koğuş, Ağır
Roman, Paramparça, Leke, Bir Zamanlar Çukurova gibi birçok dizinin senaryosuna
imzasını attı. Yeni projelerde yer almayı sürdürmektedir.
Ayfer Tunç İçin Ne Dediler?
“Her yazınsal dil, konuşma dilinin toprağında
çiçeklenir. Günlük dilin, konuşma dilinin sıcaklığını örgüsünde taşımayan
yazınsal bir dil, ister istemez donuklaşır, yapaylaşır. Ayfer Tunç bu gerçeğin
ayrımında. Anlatımını konuşma dilinin sunduğu olanaklarla donatıp
zenginleştiriyor. Öykülerinin okunurluk katsayısını yükselten etkenlerden biri
de onun bu yönü, Türkçeyi kullanmadaki kılı kırk yaran tutumudur. Türkçenin
derin sularında yüzen, söylemini ince eleyip sık dokuyarak oluşturan bir yazar
Ayfer Tunç.” (Emin Özdemir)
***
“Ayfer Tunç, öykü dünyasını Ahmet Hamdi Tanpınar-Oğuz
Atay öyküsünün kesiştiği yerde kurmuştur. Karakter yaratmada, anlatımda, dilde
Tanpınar önemli bir kaynağı iken, absürd/ironi/traji komik yaklaşımında Oğuz
Atay onun yol göstericisidir. Peyami Safa ise çok daha arka planda kendini
hissettirir. Bütün bu akrabalıklarla birlikte Tunç, kendi öykü evrenini
kurarak, 1990 sonrası Türk öykücülüğünün temel taşlarından biri olmayı
başarmıştır.” (Necip Tosun)
***
“Ayfer Tunç, yalnızca teknik ve dil olarak değil,
işlediği kişiler, anlattığı hayatlarla da geçmişe yaslanmış. Çağımızın çok
uzağında duran, incelikli, gündelik olanla uzlaşamayan, tutunamamış, çoğu
hayatı daha “baştan kaybetmiş” gölge insanları anlatıyor bize. Aramızda -ola
ki- yaşasalar bile göze çarpmayan, hemen fark edilmeyen, konuştukları dil,
dinledikleri müzik, kullandıkları eşyalar, yaşadıkları evler ve semtlerle,
artık var olmayan bir İstanbul’a ait gibiler. Belki de bu yüzden bu hikâyelerde
yer yer karamsarlığa kayan yoğun bir hüzün var. Karşılık bulmamış, değeri
bilinmemiş aşkların, yalnızlığın ve ölümün beslediği bu dünyaların kahramanları
ise büyük çoğunlukla yaşlılar ve erkekler…” (Handan İnci)
ESERLERİ:
Öykü: Saklı
(1989), Mağara Arkadaşları (1996), Aziz Bey Hadisesi (2000, 2014), Taş Kağıt
Makas (2003), Evvelotel (2006).
Roman: Kapak
Kızı (1992), Kapak Kızı (2005), Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa
Tarihi (2009), Yeşil Peri Gecesi (2010), Suzan Defter (2011), Dünya
Ağrısı (2014), Kırmızı Azap (2014), Aşıklar Delidir ya da Yazı Tura (2018).
Masal: Belki
Varmış Belki Yokmuş (2003).
Araştırma: İkiyüzlü Cinsellik
(Oya Ayman’la, 1995).
Yaşantı: Bir
Maniniz Yoksa Annemler Size - 70'li Yıllarda Hayatımız (2001, 2005; Arnavutça,
Fan Noli, 2011).
Senaryosunu
Yazdığı Film ve Diziler:
Bir
Zamanlar Çukurova (TV Dizisi 2018-2021)
Leke
(TV Dizisi 2019)
Paramparça
(TV Dizisi 2014-2017)
Kördüğüm
(TV Dizisi 2016)
Ağır
Roman Yeni Dünya (TV Dizisi 2012)
Aşk
ve Ceza (TV Dizisi 2010-2011)
72.
Koğuş (TV Dizisi 2011)
Binbir
Gece (TV Dizisi 2006-2009)
Usta
(TV Dizisi 2009)
Sessiz
Fırtına (TV Dizisi 2007)
Aliye
(TV Dizisi 2004-2006)
Rüya
Gibi (TV Dizisi 2006)
Havada
Bulut (TV Dizisi 2003)
KAYNAKÇA: İhsan Işık / Yazarlar Sözlüğü (1990,
1998) - Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) – Encyclopedia of Turkish
Authors (2005) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür
Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas. 2007) - Ünlü Edebiyatçılar (Türkiye
Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 4, 2013) - Ünlü Kadınlar (Türkiye Ünlüleri
Ansiklopedisi, C. 4, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013),
Metin Fındıkçı / “İki Taşın Arasında Kuruyup Kalmış Bir Tohumun Yalnızlığı” Olarak
İnsan (Virgül, Mayıs 2001), Ayfer Tunç / ‘Benim Soyadım Yok mu Sanki’ (Radikal
Kitap, 4.1.2003), Emin Özdemir / Dokusuna Acıların Sindirildiği Öyküler
(Kitap-lık, Ocak 2004), Firdevs Canbaz / Taş-Kağıt-Makas (Heceöykü, Şubat-Mart
2004), Söyleşi (Cumhuriyet Kitap, 7.4.2005), Necip Tosun / Aşk Kırgınları
Yalnızlık ve Ölüm: Ayfer Tunç Öykücülüğü (Eşik Cini, sayı: 4, 2006), Ayfer Tunç
(sinematurk.com, 14.04.2019), Ayfer Tunç (diziler.com, 14.04.2019), Ayfer Tunç
(sinemalar.com, 14.04.2019), Ayfer Tunç (beyazperde.com, 14.04.2019), Yıldız Tunç (imdb.com,
29.09.2021), Yıldız Tunç (sinematurk.com, 29.09.2021), Yıldız Tunç (diziseti.tv,
29.09.2021), Yıldız Tunç (beyazperde.com, 29.09.2021).
TEKİNSİZ BİR ZİHİN
KUŞU: LEYLA ERBİL
Ayfer TUNÇ
Karanlığa
batmış ruhumuzun tam ortasında duran, gövdesine sarılıp el yordamıyla
aradığımız doğrunun izlerini kabuğunda okuyabileceğimiz devasa bir ağaçtır.
Hallaç pamuğu gibi attığı, atarken müthiş bir sıraya koyduğu kelimelerden
yaptığı; sinsiliğe, eşitsizliğe, yıkıcılığa, insanı kirleten ve uyuşturan her
şeye başkaldıran bir öfkenin dilidir. Yüzyıllardan bize kalan hayal
kırıklığının, dinmek bilmeyen toplumsal acının, ardı arkası kesilmeyen
kıyımların günümüze gür sesli bir tercümesidir. Annelerin elini kolunu bağlayan
kutsallık halesini yerle bir eden, anneyi insan ve kadın olarak yeniden tarif
eden ve müşfik olmayan bir annedir; çünkü müşfik olmak yerine göre bir tuzak
olabilir. Söylenmesi yürek isteyeni edebiyatıyla yazmış, yazmakla kalmayıp
arkasında durmuş, sözüyle de pekiştirmiş bir cesarettir. Damladığı anda sahte
ilişkileri eriten, üstündeki süsü yok ederek kavruk ve bozuk iskeleti ortaya
çıkartan formülü eşsiz bir asittir.
Türkiye’nin
kültürel anlamda en canlı yıllarının, siyasal anlamda en kirli zamanlarının
sözünü sakınmamış tanığıdır. Zihnin içinde çırpındıkça düşünceyi havalandıran,
bir araya gelemeyen hecelerden kelimeler, kelimelerden müthiş öyküler ören
tekinsiz bir zihin kuşudur. Romanın karanlık tarafıdır.
Cücenin,
sinsinin, paşanın karısının, yalancının, ikiyüzlünün, despotun, haysiyetsizin,
aynı zamanda devrimcinin, umutlunun, direnenin bilinçdışıdır. Müthiş bir
cümledir: “Annem ellerini ne vakit reddetti hiçbirimiz anımsamıyoruz.”
KAYNAK:
Ayfer Tunç / Cumhuriyetin 91’inci yılında 91 sembol kadın (kadinlarkulubu.com, 30
Ekim 2014).