İslâm
bilgini (D. 1336 [1920], Sarayönü / Konya - Ö. 25 Aralık 2004, İstanbul). Aslen Bitlis’in Adilcevaz
ilçesine bağlı Erikbağı (eski Koçeri) köyünden ve Haydaran aşiretindendir.
Dedesi Ali Ağa, Birinci Dünya Savaşı’nda Kafkas cephesinde şehit düşmüştü. Rus
ordularının Birinci Dünya Savaşı’nda Ermeni çeteleriyle birlikte Adilcevaz ve
çevresine saldırması nedeniyle, babası akrabalarıyla birlikte memleketini terk
ederek Konya’nın Sarayönü ilçesine yerleşmişti. Doğumundan sonra götürüldüğü Konya
Şeyh Sadreddin Konevî Camiînin postnişî (şeyh) tarafından kendisine Sadreddin
adı verildi. Ailesi kısa bir süre sonra tekrar Koçeri’ye döndü. Yedi yaşında
iken babası Tahir Efendi’yi yitirdi. Bir yıl sonra da, hamileri Hüseyin Paşa
öldürülünce (1928) aile himayesiz kaldı. On bir-on iki yaşlarında okumak üzere
ailesinden ayrıldı. Kur’an-ı Kerîm’i hatmedip, bir medresede çeşitli Kürtçe
kitaplar okuduktan sonra, Arapça tedrisata başladı. İlkin, Muş’un Bulanık
ilçesinin Purkaşin köyünde Molla Zübeyr’in yanında biraz sarf-nahiv okudu.
Sonra, öğrenimini Resulan ve Koğak köylerinde sürdürdü. 1934 yılında Bitlis’in
Norşin nahiyesine (şimdi Güroymak ilçesi) gitti. Burada, ünlü Nakşibendi-Halidî
şeyhlerinden Şeyh Abdurrahman Et-Tahî’nin (Ö. 1304 /1886) medresesine girdi. Bu
dönemde Medrese, adı geçen Şeyh Abdurrahman Et-Tahî’nin torunu Şeyh Ma’sum (Ö.
1971) tarafından idare ediliyordu. Bu medresede Şeyh Takiyuddin (Ö. 1968) ve
Molla Abdülbâkî’nin yanında okudu.
Daha
sonra, Norşin Medresesine bağlı, Mutki’nin Ohin (şimdiki Yukarı Koyunlu)
köyündeki medreseye devam etti. Burada, medresenin sahibi ve Şeyh Fethullah
El-Verkanisî’nin (Ö. 1317/1899) oğlu Şeyh Alauddin Efendi (Ö. 1949) ve onun
oğlu Mazhar Efendi’nin (Ö. 1988) yanında öğrenimini sürdürdü ve Şeyh Alauuddîn
Efendi’den el alarak Nakşibendi tarikatına girdi. Daha sonra Baykan ilçesinin
Havil köyüne gidip Molla Muh-yiddin Efendi’nin (Ö.1988) yanında öğrenimini
tamamladı. Bundan sonra Norşin’e dönüp burada ders vermeyi, talebe yetiştirmeyi
sürdürdü.
1947
yılında Şam’a gitmek istiyordu. Şeyh Ma’sum’un oğlu Şeyh Ma’şuk Efendi
(Vefatı:1975) ile Suriye’ye bir seyahatte bulundu. Burada, Şeyh Ma’şuk
Efendi’nin Şeyhi ve Şeyh Muhammed Ziyauddîn E-fendi’nin halifelerinden Şeyh
Ahmed El-Haznevî’yi (Ö.1950) ziyaret etti. O sırada Şam’da bulunan Şeyh
Muhammed İsa’nın isteğiyle Şam’a gidip yerleşmek istediyse de Şeyh Ma’sum
gitmesini istemediğinden vazgeçti. Bunun üzerine Norşin’de medrese hocalığı
yapmaya devam etti. Bu yıllarda, 1945 yılında Bediüzzaman Said Nursi ile tanışarak
onunla mektuplaşmaya başladı. 1952 yılında ise birkaç kez bizzat Emirdağ’da
kendisini ziyaret etti. Şeyh Ma’sum Efendi onu kendisine damat olarak seçti,
1951 yılında Şeyh Ma’sum’un kızı Sarete ile evlendi. 1955 yılında askere gitti.
Menemen’de başladığı askerliğini Ankara’da tamamladı. Askerlik dolayısıyla
Ankara’da iken, bazı subaylar kendisinden Arapça dersler alıp, yanında
okudular. Bunun yanı sıra diyalog halinde olduğu Diyanet Teşkilatı kendisinden
fetvalar soruyordu. 1958 yılında, Ankara’da Müftülük imtihanına girdi. Diyanet
İşleri Reisi olan Eyüp Sabri Hayırlıoğlu tarafından yapılan Müftülük
imtihanında birinci olarak Siirt’in Baykan ilçesi müftülüğüne tayin edildi.
Aynı yıl Bediüzzaman’ın talimatıyla, İşaratü’l-İ’caz
tefsirini yayıma hazırlayıp bir takriz ile birlikte Ankara’da yayımladı.
Bir
süre sonra ise nedense müftülük görevinden istifa ederek Norşin’e dönüp ders
vermeye devam etti. 1960 yılında, Muş’un bulanık ilçesinin Neynik köyüne
taşınıp burada fahri imamlık yaptı. 1961 yılında Adalet Partisinden Muş
milletvekili adayı olsa da, seçimdeki Millî bakiye sistemi yüzünden seçimi
kazanamadı. 1962 yılında ise yine Bulanık ilçesinin Liz nahiyesine (şimdi
Erentepe beldesi) taşınarak burada da fahri imamlığa devam etti. 1963 yılında
ise, İstanbul’a geldi. İstanbul ile memleketi arasında sık sık gidip geldiği bu
döneminde, İstanbul’da çıkan haftalık Yeni
İstiklâl gazetesinde yazılar yazmaya başladı. 1964 yılında Diyanet İşleri
Başkanlığı tarafından Kur’an-ı Kerim Meâl ve Tefsiri hazırlamakla görevlendirildiyse
de bu proje sonradan yarım kaldı. 1966 yılı sonunda ailesini alarak İstanbul’a
taşındı. Merhum Gönenli Mehmed Efendi’nin (Ö.1990) kursları ve İsmail Ağa
Kur’an Kursu’nda talebelere Arapça İslâmî ilimler okuttu. Bu tarihlerde, Sultan
Ahmed Camii eski imamlarından, Şeyh Muhammed Şefik Arvasi’den (Ö. 1970)
teberrüken ilim icâzeti aldı. 1968 yılında ise, Diyanet İşleri Başkanlığınca
İstanbul Merkez vaizliğine atandı. Bu arada, İstanbul müftülüğü ile Yüksek
İslâm Enstitüsünde Tefsir dersleri vermeye başladı, günlük Bugün gazetesinde yazı yazmayı da sürdürdü. 1972 yılında, evde Risale-i
Nur Külliyatı bulundurmaktan hakkında soruşturma açılarak mahkemeye sevk
edildi. 1975 yılında ise, o sırada İstanbul müftüsü olan Abdurrahman Şeref
Güzelyazıcı ile çatışmasından dolayı İstanbul merkez vâizliğinden istifa etmek
zorunda kalarak yeniden tedrisata döndü. Ders vermeyi, 1996 yılında gözlerinde
baş gösteren damar hastalığının artıp, tedrise engel olmasına kadar sürdürdü.
Bu dönemde, talebelerine çeşitli usûl, fıkıh, tefsir, kelam, siyer ve mantık
kitaplarıyla Sarf ve Nahiv kitapları okuttu. Bunların yanı sıra, okuttuğu
eserler arasında Mevlâna Celâleddîn-i Rumi’nin Mesnevi’si, Sa’di’nin Gülistan’ı,
Molla Cami’nin Di-vân’ı ve Baharistan’ı, İbn Farız Divânı, Hafız Divânı, Mevlâna Halid-i Bağdadî’nin Divânı,
Birgivî’nin Tarikat-ı Muhammediye’si gibi önemli eserleri de vardır.
Ayrıca, Bediüzzaman’ın İşaratu’l-İ’caz Fi
Mezani’l-İcâz adlı tefsiri, Mesnevi-i
Nuriye ve mantık üzerine yazdığı Kızıl
İcâz adlı eserlerini de okutmuştur. Sadreddin Yüksel Hocaefendi, yedi çocuk
babası olup, Türkçe ve Kürtçenin yanı sıra Arapça ve Farsça bilmektedir.
Makalelerinin
yayımlandığı gazeteler: Yeni İstiklâl
(1961-66), Bugün (1966-1971), Babıalide Sabah, Ufuk, Büyük Gazete (haftalık,
1976-1980), Yeni Asya, Millî Gazete.
Aylık Dergiler: Hilâl (Salih
Özcan’ın), İmza (1989-1994), Girişim vs.
İstanbul’un Fatih semtinde ikamet
etti. Oğullarından Metin Yüksel, Akıncı gençlerin liderlerindendi, 12 Eylül
öncesi teröristlerce öldürüldü. Öbür oğlu yazar Edip Yüksel, Amerika’ya
yerleşti. Diğer oğlu Müfid Yüksel de ilmî ve edebî çalışmalarıyla tanınmıştır.
Bacanağı Muhyettin Mutlu, 1980 öncesi MSP’den, onun oğlu Haluk Mutlu Fazilet
Partisinden milletvekili seçilmişti.
ESERLERİ:
TÜRKÇE:
Dinî Ve İlmî İncelemeler (1968), Asrî Kâmus, Arapça-Türkçe Lügat (1973), İctihad-Taklid Ve Telfik Risalesi (Muhammed
Abduh, Reşid Rıza ve Hayreddin Karaman’a Reddiye, 1975), Prof. Muhammed Hamidullah’ın İslâm Peygamberi ve Muhammed Resulullah
Adlı Eserlerine Reddiye (1975), Mevlâna
Halid-i Bağdâdî’nin Divanı ve Şerhi (1977), İslâmî Araştırmalar (1982), İslâmî
Açıdan Lâiklik (1983), Makaleler-I (1985),
Makaleler-II 1987), Günümüz Meselelerine Kur’an’dan Cevaplar,
Makaleler-III (1988), Makaleler-IV
(1990), Makaleler-V (1993).
ARAPÇA: Şerhu’l-Elğâz (Bahauddîn Amilî’nin
Keşkul adlı kitabındaki Leğazlar üzerine Şerh, 1983), Risâletun Fi Şe’ni’l-Cum’ati (Cum’a Namazı Üzerine, 1983), Haşiyetu ‘Ala Şarhi’s-Sudûr Fi Şerhi
Hâli’l-Mevta Fi’l-Kubûr (İmam Celaluddîn ‘Abdurrahman Es-Suyûtî’nin [Ö.
911/ 1505] Kabir Alemi ile alakalı kitabına Haşiye, 1985), Haşiye ‘Ala Tefsiri İşârâti’l-İ’caz Fi Mezani’l-İcâz
(Bediüzzaman’ın İşaratu’l-İ’caz adlı Tefsirine Haşiye), 1988), Şerhu İsa Ğoci (Molla Halil
El-Es’ardî’nin [Vefatı:1257/1841] İsa Goci adlı Mantık kitabına Şerh, 1988), Haşiyetu ‘Ala Divâni İbn Fârid (İbn
Farız Divanı’na Haşiye, yayımlanmadı), Ta’likât
‘Ala Haşiyeti Kızıl İcâz Fi ‘İlmi’l-Mantik (Bediüzzaman’ın Ahdarî’ye ait
Süllem adlı manzum mantık kitabı üzerine Kızıl İcâz adıyla yazıp
yayımladığı haşiyesi üzerine geniş bir Ta’likat; yayımlanmadı).
YAYIMA HAZIRLAMA: Dîvân (Mevlâna Hâlid’den, çev. ve şerh, 1977).
KAYNAKÇA:
İhsan Işık / Yazarlar Sözlüğü (1990, 1998) - Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi
(2001, 2004) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür
Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas. 2007) – Ünlü Bilim Adamları (Türkiye
Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 2, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People
(2013)., Molla Sadrettin
Öztoprak / Şark Medreselerinde Bir Ömür (2003), Ali Bulaç / Üç Güzel Adam (Zaman, 26.2.2005).