
Cem (Cemil)
Karikatürcü (D. 1882, İstanbul – Ö. 9 Nisan 1950, İstanbul). Dr. Cemal Paşa’nın oğludur. Tam Adı Cemil Cem’dir. Mekteb-i Sultani (Galatasaray Lisesi)’de okudu. Ardından hukuk fakültesinden öğrenim görmeye başladı. Bu sırada memur olarak Hariciye Nezareti(Dışişleri Bakanlığı)’ne girdi. 1903'te yükseköğrenimini tamamlayınca kendisine yurtdışında görev verilerek Fransa'ya gönderildi. Görevini Fransa'nın çeşitli kentlerinde sürdürdü. Bu arada Paris'te siyasal bilimler öğrenimi gördü. Küçük yaşlarından itibaren resim ve karikatürle ilgilenen Cem, karikatürün bir sanat olduğunu Paris'te anladı. Fransız karikatürcülerinin etkisiyle başladığı karikatürleri ilgi gördü ve mizah dergilerinde yayımlandı. Ama bu dönemde, dostları ve kendisi için çizen bir karikatür sanatçısı olarak kaldı.
Cemil Cem, II. Meşrutiyet’in ilanıyla II. Abdülhamid’in koyduğu resim yasağının kalkmasından sonra 1908'de yayımlanmaya başlayan ve Türkiye'nin ilk önemli mizah dergilerinden biri olan Kalem'e Avrupa'dan karikatürler göndermeye başladı. Karikatürleri yalnızca çizgiye dayanmıyor altyazıya da önem veriyordu. Bu yönüyle Cem’in çizdikleri o zamana kadar çizilenlerden farklıydı. Cem ülkesindeki güncel siyasal gelişmeleri Avrupa'dan izleyemediğini düşünerek 1910'da görevini bırakıp İstanbul'a döndü. Aynı yıl ünlü mizah dergisi Cem'i çıkarmaya başladı.
Artık tek uğraşı karikatür olmuştu. Derginin ilk sayısında "Bir İki Söz" başlığı altında yazdığı önsözde, karikatürün hem söz sanatı olarak edebiyata, hem de çizgiye dayandığını; ince bir alay taşımadan ve becerili bir çizgi sergilemeden karikatür olamayacağını vurguladı. Devlet adamlarının portre karikatürlerinde kişiliklerinin ve dış görünüşlerinin en belirgin yanlarını ustaca yansıtıyordu. Cem, dergide karikatürlerden başka, takma adlarla yazılar da yazdı. Refik Halit’in de bu dergide “Kirpi-i Natüvan” (Halsiz Kirpi) takma adıyla yazıları yayımlandı. II. Balkan Savaşı sırasında cepheden yenilgi haberi gelmeye başlayınca Cem 1912'de dergiyi kapattı ve Avrupa'ya gitti. Kurtuluş Savaşı'nın başladığı yıllarda Avrupa'daydı.
Savaş sürerken yurda döndü ve İstanbul Sanayi-i Nefise Mektebi (şimdiki Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi)'nde müdürlük yaptı. 1927'de dergisi Cem'i yeniden yayımlamaya başladı. Vergilerin ağır olmasını eleştiren bir karikatürü nedeniyle yargılanıp bir yıllık hapis cezasına çarptırıldıysa da beraat etti. O dönemin bakanlarından Recep Peker'i konu alan bir karikatürü nedeniyle dergisi 1928'de kapatıldı ve karikatür yayımlaması yasaklandı. Bir süre İstanbul Belediye Şehir Meclisi üyeliği yaptıktan sonra evine çekilen Cem, zamanını resim yapmaya ayırdı.
Cemil Cem, karikatürlerinde genellikle II. Abdülhamid yönetimi, İttihat ve Terakki ve İtilaf Fırkası'nın tutumu gibi dönemin siyasal yaşamını konu aldı. Çizgilerindeki gerçekçilik ve ince mizah anlayışı daha sonra birçok karikatür sanatçısını etkiledi. Portre karikatürcülüğü ve çizgiden çok, alt yazılarda gösterdiği gülmece ustalığıyla adını duyurdu ve "Üstat Cem" diye anıldı. Gerçekçi yaklaşımı, siyasal yapılarca her dönemde tepkiyle karşılandı. Kalem dergisinde çıkmış Abdülhamit II' nin yirmi karikatüründen oluşan Cem (1909) adlı bir albümü vardır. Ayrıca Cem'le ilgili, karikatürlerini de içeren bazı inceleme ve araştırma kitapları yayımlanmıştır.
KAYNAK: Semih Balcıoğlu / Cumhuriyet Dönemi Türk Karikatürü (1983), Turgut Çeviker / Gelişim Sürecinde Türk Karikatürü I / Tanzimat ve İstibdat Dönemi: 1867-1908 (1986), Büyük Larousse (c.4, s. 2253, 1986), Ana Britannica (c. 5, s. 448, 1987), İhsan Işık / Ünlü Sanatçılar (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 5, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Fomous People (2013).