Hukukçu, araştırmacı yazar. 5 Temmuz 1949,
Diyarbakır doğumlu. Asıl adı Mehmet Siraç Öztoprak’tır. Güneydoğu Anadolunun
tanınmış İslam âlimlerinden Molla Sadreddin Öztoprak’ın oğludur. Beş yaşından
itibaren babasının öğrencileri arasına katıldı. Sekiz yaşına gelinceye kadar; Kur’an-ı
Kerim’i, akaid ilmine özlü bir eser olan Ni’metü’l-İslam ve şafii
fıkhına dair özlü eserlerden Gayetü’l İhtisar’ı okudu. Ardından Kürtçe
manzum eserlerden Şeyh Ahmed’î Hanî’ye ait Nevbuhar’ı ezberledi. Resmi
öğrenimine başlayarak; Diyarbakır Süleyman Nazif İlkokulu, Diyarbakır İmam
Hatip Okulu (1969), İstanbul Pertevniyal Lisesi (1970), İstanbul Yüksek İslam
Enstitüsü (1973) ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini (1975) bitirdi.
Resmî eğitimi süre-since, tatil dönemlerinde babasından ders almaya devam etti.
Emel Öztoprak ile evli; Feyzullah Sacid, Sacide Yekta, Abdullah Abid adlarında
üç çocuk babasıdır.
Eğitimini tamamladıktan sonra, 1973’ten itibaren,
mezunu olduğu Diyarbakır İmam Hatip Lisesinde meslek dersleri öğretmenliğine
başladı. Hukuk Fakültesini bitirince öğretmenliği ile birlikte serbest
avukatlık mesleğini de yapmaya başladı. Çalışmalarını yine öğretmelik ve
avukatlık birlikteliğinde Bursa’da sürdürüp, 1998’de emekli oldu. Aynı yıl
memleketi Diyarbakır’a döndü ve çalışmalarını serbest avukatlık yaparak
sürdürdü. Çevresinde ilminin yanı sıra güzel ahlâkıyla da tanınan Siraceddin
Öztoprak, öğretmenlik ve avukatlık mesleğini icra ettiği süre boyunca da, ilk
ve son hocası olan babasından; Arap dili grameri, Fıkıh, Tefsir, Hadis, Kelâm
ilimlerine dair kitapları ve Şeyh Sa’dî’nin Gülistân’ını okudu. Üstad-ı
evvel’inin (babasının) Farsça, Arapça ve Türkçe şiir külliyatından yararlanmaya
devam etti.
ESERLERİ:
BİYOGRAFİ-ANI: Şark Medreselerinde Bir Ömür
(babası Sadreddin Öztoprak’ın anıları, yay. haz., 2003).
ARAŞTIRMA-İNCELEME: Kur’ân Kıraâtı – Kıraât-ı
Aşere (2005), Tefsir Sohbetlerim
(2014).
HAKKINDA: Prof. Dr. Hulusi Kılıç /
Sunuş (Şark Medreselerinde Bir Ömür, 2003), Ali Bulaç / Şark Medreselerinden
Kentli Sûfî Kadınlara (Zaman, 13.01.2004), İhsan Işık / TEKAA (2006) -
Dicle’nin sularında batan dilruba güneşleri
Andıkça yürek sızlatıyor halinin kederi
Ey Medeniyetler beşiği Yaşlı Delikanlı!
Kim olmaz ki
Güzelliğine denk ancak masallardaki peri
Ruhumun mermerine kazıdığım bu can yeri
Ashap kanlarıyla bezenmiş bir karanfil gibi
Yüreğimde saklı, sende doğduğum günden beri.
Hangi dualar okunmuş Halidî iklimine
Kimdi veren o kılıcı Süleyman'ın eline
Kimler yatıyor sende kimler, çok iyi bilirim.
İkliminde
ölmek mi ? “o gün bayramımdır” derim.
Yeniden gül koksun diye bağlarının seheri
Tereddütsüz hemen Kurban ederim ben bu seri
Diyarbekir’imin ufkunda esen deli rüzgar!
Bilmem ki, peş peşe gelen bu kaçıncı sonbahar?
(1991)