Osman Nuri Ergin

Kültür Tarihçisi

Doğum
Ölüm
-
Eğitim
İs­tanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi (İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi)

Kültür tarihçisi (D. 1883, İmrun köyü / Malatya – Ö.1961). Köyünde çiftçilik yapan babası Ali Efendi, ticaret maksadıyla birçok yeri dolaştıktan sonra İstanbul’a yerleşerek bir kahvehane açmıştı. Dokuz yaşına ka­dar köyünden dışarı çıkmayan Osman babasının isteği üzerine 1892’de İstan­bul’a gitti. Zeyrek Rüştiyesi (Ortaokulu)’nde okur­ken hocası Osman Nuri Efendi kendisine Nuri adını verdi. Numune-i Mekteb-i Osmânî ve Mahmûdiye rüştiyelerine de­vam eden Osman Nuri, Dârüşşafaka mezunlarından sos­yolog Mehmet İzzet Bey’in yardımıyla rüştiyeden ayrılarak Dârüşşafaka’ya geçti. Buradan mezun olduğu yıl (1901) İs­tanbul Şehremaneti (Belediyesi)’nde memur olarak çalışmaya baş­ladı. 1901-04 yılları arasında medrese derslerine devam etti. 1904’te girdiği İs­tanbul Dârülfünunu (Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi’ni birincilikle bitirdi (1907).  

Osman Nuri, İstanbul Şehremaneti’nin (belediye) çeşitli birimlerinde başkâtiplik, mümeyyizlik ve şu­be müdürlüklerinde bulundu. II. Meşrutiyetin ilânından (1908) sonra be­lediye memurları arasında açılan sınavı kazanarak Müessesât-ı Hayriyye-i Sıhhiyye İdaresi genel sekreterliğine atandı. Bu görevi sırasında belediye hizmet ve faaliyetlerini yakından incele­me olanağı buldu. Bu kurum kapatılınca (1912) görevi merkez emanete kaydırıldı ve burada emanet işlemlerini takibe başladı. Bu görevini sürdürürken İstanbul Belediyesi arşivinin kurulma­sını sağladı. Belediye arşivindeki çalışmaları sonucunda, o güne kadar giz­li kalmış birçok evrak ve belgeyi gün ışı­ğına çıkardı. Bu çalışmaları ona, daha sonraki yıllarda kazanacağı şehir ve be­lediye tarihçisi kimliği için sağlıklı bir ze­min hazırlamış oldu. 1927’de ilk nüfus sayımına karar verildiğinde İstanbul so­kaklarına ad vermekle görevlendirildi. Beş ay içinde 6214 sokağın birçoğuna Türk büyüklerinin adlarını vererek otuz sekiz haritadan meydana gelen bir kılavuz hazırladı. Bu eser daha sonra “İstan­bul Şehri Rehberi” adıyla bastırıldı (İs­tanbul 1934).

1928’de “İstanbul Şehre­mâneti Mecmuası”nı çıkarmaya başla­dı. Belediyeden ayrılıp vilâyete geçince­ye kadar bu derginin yöneticiliğini yap­tı. İstanbul vilâyet mek­tupçuluğu görevini sürdürürken 1946’da yaş sınırını doldurduğundan emekliye ayrıldı.

Osman Nuri Ergin, İstanbul Belediyesi’ndeki görevinin yanı sıra çeşitli okul­larda öğretmenlik yaptı. Dârüşşafaka ve Vefa Lisesi’nde tarih, Amerikan Kız Koleji’nde ticaret ve dil derslerini okuttu. Belediye Zâbıta Memurları Okulu ile Polis Meslek Okulu’nda belediyeci­lik, kanun ve yönetmelikler, halk için açılan gece okullarında da Türkçe, edebiyat, felsefe, sosyoloji, tarih ve be­lediye bilgileri dersleri verdi. Bu okul­larda alfabeyi pratik yoldan öğretmek üzere “Kolay Elifba (İstanbul 1326) adlı eserini kaleme aldı. Onun bu yöntemi çok tutuldu ve 1928 harf devrimine kadar uygulandı. İstanbul Öğretmenler Yardım­laşma Birliği hizmetlerinden dolayı ken­disini fahrî üyeliğe seçti (1947). Ergin’in öğretmenlik hayatı 1956’ya, araştırma ve yazı hayatı ise ölümüne kadar sürdü.

Kitapçı ya da kütüphaneci olmak iste­diğini söyleyen, ancak geçim derdi yü­zünden buna olanak bulamamaktan ya­kınan Ergin, kırk altı yıllık memuriyet ha­yatı boyunca öğretmenlik, yazarlık, kütüphanecilik ve matbaacılık alanların­da önemli hizmetler vermiştir. Hayatı dü­rüstlük ve tevazu içinde geçmiş, bilim sa­hibi herkese saygı göstermiş ve fikirle­rinden yararlanmayı hiçbir zaman ihmal etmemiştir. İstanbul Üniversitesi’nde ta­savvufun felsefe ile birlikte okutulması­nı savunan, felsefe ile tasavvuf arasın­da kesin fakat sağlıklı bir sınır çizen Er­gin’in, tasavvuf düşüncesinin şekillenme­sinde dönemin önemli tasavvufçularından olan Abdülaziz Mecdi Efen­di ile İsmail Fennî ve Ahmet Naim bey­lerin büyük etkisi olmuştu. Ergin’in bir başka yönü de İslâmiyet’le laiklik ara­sında yakınlık kurmaya çalışmasıdır. 1940 yıllarda laik ve demokrasiyi savu­nan Ergin’in demokrat kimliğinin altın­da belediyeciliği bulunmaktadır. Beledi­yede geçirdiği uzun yıllar ona merkezî yönetimin yanı başında sivil bir yönetimin gerekliliğini öğretmiştir.

Osman Nuri Ergin, yayımladığı eser­lerle Türk toplumunda tarihî kopuklu­ğa, kuşaklar arası yozlaşmaya ve yaban­cılaşmaya engel olmaya çalıştı. İstanbul Belediyesi Atatürk Kitaplığı’nın kurulması onun gayretiyle sağlanmış, büyük bir titizlikle topladığı ço­ğu yazma 11.000 ciltten oluşan kitapla­rını bu kütüphaneye bağışlamıştır. Ki­taplarının 4000 cildi tasavvuf konusunda olup bunların 2025’i el yazmasıdır. Osman Nuri Ergin’in Belediye Kütüphanesi’ne bağışladığı basılı kitapların katalogu Orhan Durusoy tarafından İstanbul Be­lediye Kütüphanesi Alfabetik Kataloğu Osman Ergin Kitapları” (İstanbul 1953) adıyla, I. cildi yayımlanan, üç ciltte tamamlana­n yazma eserlerin katalogu da Nail Bayraktar tarafından “Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları Alfabetik Katalo­ğu (İstanbul 1993) adıyla hazırlanmıştır.

Osman Nuri Ergin’in ayrıca kendi kur­duğu İstanbul Şehremâneti Mecmua­sı, Tarih Dünyası Dergisi, Resimli Tarih Mecmuası, Siyasî İlimler Dergi­si, Demiryolları Dergisi, Adliye Ceri­desi, İller ve Belediyeler Dergisi, Türk Tıp Tarihi Arkivi, Sebîlürreşâd, Hayat ve İslâm ansiklopedilerinde, Cum­huriyet, Tan, Hürriyet, Dünya ve Va­kit gazetelerinde birçok makalesi yayım­lanmıştır.

Osman Ergin, İstanbul sokaklarının birçoğuna millî isimler verilmesine vesile olmuş; Belediye Matbaa ve Kütüphanesi'nin kurulmasını, orada bir arşiv kurulmasını sağlamıştır. En önemli eseri 5 cilt halinde yayımladığı, çok önemli bir kaynak eser özelliği taşıyan Türkiye Maarif Tarihi’dir.

 BAŞLICA ESERLERİ:

Mecelle-i Umûr-ı Belediye (5 cilt, 1912-22), Türkiye’de İlk Halk Mektebi (1927), İstanbul Şehreminleri (1928), Cumhuriyet ve İstanbul Mahallî İdaresi (1933), İstanbul Şehir Rehberi (1934), Türkiye’de Şehirciliğin Tarihî İnkişafı (1936), İbn-i Sina Şahsiyeti ve Eserleri Hakkında Tetkikler (1936), Türk Tarihinde Evkaf - Belediye ve Patrikhaneler (1937), Bibliyografya: İlm-i Ahvâl-i Kütüp (1937), Muallim M. Cevdet’in Hayatı - Eserleri ve Kütüphanesi (1937), İstanbul’da 5 Asırlık İmar ve İskân Hareketleri (1938), İstanbul Tıp Mektepler - Enstitüleri ve Cemiyetleri (1940), Türkiye Maarif Tarihi (5 cilt, 1939-43), Dr. Süheyl Ünver Bibliyografyası (I-II, 1941-52), Balıkesirli Abdülaziz Mecdi’nin Hayatı ve Şahsiyeti (1942), Fatih İmareti Vakfiyesi (1945), İslâmda Temellük ve Tasarruf Hakkının Dokunulmazlı­ğı (1949),  Fâtih’in Hoşgörür­lüğü (1953), İbn Sina Bibli­yografyası (1956).

KAYNAKÇA (Başlıcaları): M. Orhan Durusoy / İstan­bul Belediye Kütüphanesi Alfabetik Katalogu (I, s. VI-XVI, 1953, Osman Nu­ri Erginin Eserleri (1961), Bedi N. Şehsuvaroğlu / Tıp ve İlimler Tarihimizden Portreler: Osman Nuri Ergin (1958), A. Süheyl Ünver / “Osman Ergin: Çalışma Ha­yatı ve Eserleri” (TTK Belleten, XXVI/101 (1962), İhsan Işık / Yazarlar Sözlüğü (1990, 1998), Ahmet Güner Sayar / A Süheyl Ünver (s. 166-170, 1994) - “Osman Nuri Ergin ve Çağdaş Türk Düşün­cesindeki Yeri” (İÜ SBFD, II, 1984) - “Ergin, Osman Nuri” (TDV İslâm Ansiklopedisi, c. 11, s. 297-298, 1995), İhsan Işık / Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) – Encyclopedia of Turkish Authors (2005) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas. 2007) – Ünlü Bilim Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 2, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013).

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör