19. Yüzyıl divan şairlerinden (D. 1836, Diyarbekir - Ö. ?). Diyarbakır'ın köklü ailelerinden Mukabelecizade Hasan Efendi merhumun oğludur. Annesi ise ünlü şairlerimizden Hâmî merhumun ahfadındandır. Bu aileye daha önceleri Rûznâmecizade denmekte idi. Şaban Kâmî Efendi'cten hususî ders aldı. Tahsilini tamamladıktan sonra Halep, Şam, Bağdat taraflarını dolaştı. Bazı memuriyetlerde, bu arada Beşiri nahiye müdürlüğünde bulundu. Son zamanlarını ziraatla uğraşmakla geçirmiştir. Ölüm tarihini tesbit edilememiştir. Ali Emirî merhumun beyanına göre mürettep divanı mevcuttur. Farsça şiirleri de vardır. Bir gazeli örnek verilmektedir.
KAYNAK: Tşa (s.
336), Şevket Beysanoğlu / Diyarbakırlı Fikir ve Sanat Adamları
(c. 2, 2. bas. 1997, s. 3), İhsan Işık / Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) - Geçmişten
Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014).
Şu şeb
mecliste gördüm mest-i nâzım deste câm almış
Bu lûtf-u
tab' iie Hatem gibi âlemde nâm almış
Makam-i
mağme-i mutrib usul-i nâle-i tambur
Bu hây u
hûy-i rindâneyle meclis intizam almış
Küşad olsa
acep mi gözlerim Yakub-veş gamdan
Bihamdillâh
gönül o mah-i Ken'an'dan peyâm almış
O servin
meyve-i vasim düşürmektir bu şeb korseli
Gönül hayfa
dimağa nâbecâ bir fikr-i ham almış
Geçer
Mecnun gibi dünya ü ukbanın havasından
Nesîm-i
zülf-i Leylîden o kim ıtr-i meşâm almış
Figanı
artar eksilmez demodem andelib-âsâ
O kim bu
rûzigârın hâr u zârından makam almış
Bu dehr-i
bî-vefada bir kalender meşrebim
Raif ki
benden hırka-pûşan-i cihan feyz-i kelâm almış
KAYNAK: Şevket Beysanoğlu / DFSA (c. 2, 2. bas. 1997, s. 3).