İbrahim Yavuz Bildik

Milletvekili, Ressam, Siyasetçi, Şair

Doğum
Eğitim
Vatan Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu Makine Mühendisliği Bölümü

Şair, siyaset adamı, milletvekili, ressam. 1952, Sarıkamış / Kars doğumlu. Tam adı İbrahim Yavuz Bildik. İlkokulu Karaurgan nahiyesinde, ortaokulu Sarıkamış’ta o-kudu. Konya Ereğli Sanat Enstitüsü Torna Tesviye Bölümünü bitirdi. Seydişehir Alüminyum Tesislerinde kaynakçı ustası olarak çalıştı. Vatan Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu Makine Mühendisliği Bölümünü 1977 yılında tamamladı. 1983 yılına kadar kendi firmasında çalıştı. Daha sonra özel sektörde Ham Petrol Boru Hattı, Otoyol İnşaatı gibi projelerde iş makinaları konusunda yöneticilik yaptı. 1992 yılında kendi isteği ile işten ayrılarak yeniden serbest çalışmaya başladı. 1994- 95 yıllarında Demokratik Sol Parti (DSP) Adana İl Yönetiminde görev aldı. XX. ve XXI. dönemlerde Adana’dan milletvekili seçilerek TBMM’de görev yaptı. Daha sonra kendi işlerinin başına döndü.

Yavuz Bildik, lise öğrenciliği yıllarında saz çalmaya başlamıştı. Yörede yaygın olan âşıklık geleneği ustalarının etkisiyle şiirle müziği harmanladı. Dönemin birçok ünlü ozanıyla doğaçlama olarak atışmalar yaptı. Birçok gazete, dergi ve antolojilerde şiirleri yayımlandı, çeşitli televizyonlarda programlara katıldı. TBMM Kültür-Sanat ve Yayın Kurulunun yayınladığı Parlamenter Bestekârlar kitabında, TRT repertuvarına da giren Vazgeçemem adlı türkü formundaki bestesi yer aldı. Özgür koşuk şiirlerinin yanı sıra, âşıklık geleneğinde ürünler verdi. Son dönem şiirlerinde, bulunduğu ortamdan kaynaklanarak daha çok taşlamaları ağırlık kazandı. 2002’den itibaren yağlıboya resim çalışmalarına başladı, resimleri birçok karma sergide yer aldı.

ESERLERİ (Şiir):

Rüzgârda Söyleşi, Dalyaların Gece Vardiyası, Gizemli Heceler.

KAYNAKÇA: Feyzi Halıcı - Hüseyin Yurdabak - Abdullah Satoğlu  / Gönül Sohbetleri IV (2000), Mehmet Atilla Maraş / Şair Milletvekilleri 1 - 22. Dönem 1920-2005 (2005), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas. 2007).

 

 

AN

Gecenin tarifi gerekiyorsa,

Yıldızın, ufuktan aktığı andır.

Bir kor, bir alevi söndürüyorsa...

Güneşin, kendini yaktığı andır.

 

Onulmaz bir aşka düşünce insan,

Vuslat gecikiyor, geçmiyor zaman.

Kıyametin bana geleceği an...

Sevdiğim kaşını yıktığı andır.

 

Kınaman, gönlümü uçurdu isem,

Ömrüm, bekleyişle geçirdi isem.

Eğer; bir güzel söz kaçırdı isem...

Merminin hedeften sektiği andır.

 

Çare tektir, herkes yüreklenirse,

Elbette üretir, ne beklenirse.

Sözüm içinize çöreklenirse...

Yavuz’un içini döktüğü andır.

GİZEMLİ HECELER

Alıp götürecekse bilinmeyen günlere;

Oyalım gözlerini simsiyah gecelerin!

Şems’ine kavuşunca; gül açar gönüllere...

Bir harfine doyulmaz, gizemli hecelerin.

 

İsterse gök yarılsın, dağılsın dört bir yana,

Yeniden kubbe kurar, yüreğin sanatları...

Herhangi bir zamanda, varsın çalsın kampana,

Yeter ki; kırılmasın, umudun kanatları...

 

Yaşamakla ölümün arasındaki duygu;

Yönünü bulana dek, bırak gönlünce aksın!

Oniki misli büyük, yelkovan’daki kaygu;

Akrepler, zehirini, zamanlara bıraksın...

 

Zırhlara bürünmezsek, lekesiz îman ile;

Payandasız kubbeye elbette yılan gelir...

Keşke güvenebilsek, bakmasak gûman ile,

Sevdâlara bürünsek; gerisi yalan gelir...

 

Kara gözlü bulutlar; aklanır gönüllerde,

Gizemli dizelerde; kimi duygu sır kalır...

Sonsuz sayıda güneş, saklanır gönüllerde;

Üstelik bu yürekte; kaç evren’e yer kalır?...

 

Alıp götürecekse bilinmeyen günlere,

Oyalım gözlerini simsiyah gecelerin...

Şemsine kavuşunca gül açar gönüllere...

Bir harfine doyulmaz gizemli hecelerin.

 

SEVGİ ÇAĞI

bulut bulut

ap-ak

yüreğimin yamacında ufuklar

 

suçsuzdur

Handere’de siter yapan çocuklar

onlar tanıyor çünkü

Soğanlı’nın karını,

kürtük

        kürtük,

bilirler de üstelik

bir fidanın

         kozalağın kârını

 

tandırında tezek yanar, Sarıkamış’ın

kıyılmaz bir çam fidanına

donsa da fidan bedenleri

 

gözü yok gönül selinin

Uludere

       Şenkaya

               Bardız’ın köylüsünde,

 

öyle bir sevgi çığı

oluştu ki gönlümde

çam boyu,

yeter külufak etmeye

              nefret tohumlarını

hoşgörüyle çökertir

gönül gecelerinin

              kin damlarını

 

 

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör