Hattat (D. 1770, İstanbul – Ö. 23 Haziran 1849, İstanbul). Tam adı Yesarizâde Mustafa İzzet Efendi’dir. Babası Türk nestalikinin kurulmasına öncülük eden Yesari Mehmed Esad, çocukluğunda sağ eli sakatlandığından sol eliyle yazmak zorunda kalmasına rağmen gayet güzel yazdığından “Yesari” adını aldı. Sonrasında bu lakabı ailesi muhafaza etti. İzzet Efendi babasının yanında yetişip ondan ve hattat Osman el-Üveysi Efendi’den (1789) icazetname aldı. Bundan başka beş hattatın onayladığı ve üçüncü bir diploma sayılan bin sayfalık bir yazısı daha vardır.
1839'da Anadolu kazaskeri olan Mustafa İzzet
1842'de Takvimhane-i Âmire nazırlığına
getirildi. Burada kendi nestalik yazısıyla harfler döktürdü ve bu yazıyla ilk
kitabı bastırdı. 1846'da Rumeli kazaskerliğine atandı. Vefatının ardından Fatih’te
babasının mezarının yanına defnedildi.
Genç yaşta ün kazanan Mustafa İzzet önceleri
babasının üslubunda yazıyordu. Babasının ölümünden sonra 1800'lerde nestalike
kendi anlayışını yerleştirerek yeni kurallar ortaya koydu. En güzel yapıtlarını
1844'ten sonraki yıllarda verdi. II. Mahmud döneminde yapılan yapıların
yazıtlarının çoğu ona aittir. Nusteriye Camisi ve Sebili'nin, II. Mahmud
Türbesi' nin, Bâbıâli'nin kapılarının, Alay Köşkü'nün, Hidayet Camisi'nin
yazıtları bunlar arasındadır. En tanınmış öğrencileri Kıbrısîzade İsmail Hakkı
Efendi (1785-1862), Ali Haydar Bey (1802-70), Kazasker Mustafa İzzet ve
Abdülfettah Efendi'dir (1815-96).
HAKKINDA: İbrahim Alaeddin Gövsa / Türk Meşhurları
(1946), M. Uğur Derman / Türk Hat Sanatının Şaheserleri (1982) - İslâm Kültür
Mirasında Hat Sanatı (s. 199-201, 1992),
Şevket Rado / Türk Hattatları (1984), Büyük Larousse (c. 14, s. 8405,
1986), AnaBritannica (c. 16, s. 323-324, 1987), Ali Alparslan / Ünlü Türk
Hattatları (1992).