Fizik bilgini,
profesör, akademisyen. 1977 yılında Çorlu / Tekirdağ’da doğdu. Babası emekli
subay, annesi ev hanımıdır. İstanbul’da Çapa İlkokulu’nu bitirdikten sonra
ortaokulu Antalya Anadolu Lisesi’nde okudu ve Ankara Samanyolu Fen Lisesi’ni
bitirdi. Liseyi bitirdikten sonra Amerika Birleşik Devletleri’nin saygın
üniversitelerinden Massachusetts Institute of Technology (MIT) üniversitesinde
burslu okuma hakkı kazandı. Fizik ve elektronik bölümlerini çift ana dal,
ekonomi bölümünü ise yan dal programıyla okudu. Aynı eğitim kurumunda yüksek
lisans yaptı ve en iyi yüksek lisans tez ödülünü aldı. Doktorasını ise
Standford Üniversitesi’nde yaptı. Massachusettes Teknoloji Enstitüsü (MIT)’nde
Bilgisayar Bilimi ve Elektrik Mühendisliği bölümlerinde profesör öğretim üyesi
olarak görev yaptı. “Bilim ve Teknik” dergisinin okuru olarak başlayan
teknoloji merakı, onu bugün dünya bilim literatürüne geçen birçok buluşun
sahibi durumuna getirdi.
Yanık, lisede
okurken Türkiye’de her yıl seçilen beş kişilik fizik olimpiyatları takımına ilk
olarak 1994 yılında girdi. Çin’de onur belgesi ve teoride bronz madalya aldı.
1995 yılında kardeşi Ahmet Ali Yanık ile
birlikte gittiği Avustralya fizik olimpiyatından bronz madalya alarak dönü.
“Technology Review” dergisi tarafından geleneksel olarak verilen 35 yaş altı en
iyi 35 mucitten biri seçildi; bu ödülü aldığında 27 yaşındaydı.
Işığı bilgisayar
çipinde durdurmanın yolunu buldu. O nedenle “Işığı oda sıcaklığında durduran
kişi” olarak bilinmektedir. Ona kadar, ışığı durdurmak için atomlar
kullanılıyordu. Bunun için de çok büyük sistemler gerekiyordu. O ise farklı bir
sistem geliştirerek ışığı atomlardaki enerjiye dönüştürmeden bir mikroçipin
üzerinde durdurmanın mümkün olduğunu gösterdi. Ona gelinceye kadar bilimcilerin
ancak -270 derecede durdurabildiği ışığı, Yanık oda sıcaklığında ve bilgisayar
çipinde hapsetmeyi başardı. Bu buluşun ardından, buluşun sağlık alanında
kullanılabilmesi için, bir saç telinin binde biri kadar küçük boyutlarda çok
hassas cerrahi müdahale yapılmasını sağlayan “nano cerrahi” tekniğiyle sinir
hücresi yenilenmesi üzerinde çalışmaya başladı. Bu çalışmaların sinir
sistemiyle ilgili hastalıkların sağaltımında önemli rol oynayacağı
bilinmektedir.
Dünya ölçeğinde
tanınmış olan çok sayıda yüksek teknoloji şirketlerinden öneriler alan Yanık’ın
buluşu birçok uluslararası dergi ve gazetede haber oldu. Işığı durdurma
yöntemiyle bilginin işlemlenebileceğini vurgulayan Yanık, yaptığı bir
açıklamada şunları söylemişti: “Bu sayede şu an hayal edemeyeceğiniz bilgisayar
sistemleri yapmanız mümkün. Bu olayı gerçekleştirmek istiyorum. Pratik hale
gelirse bilgi-işlem teknolojisinde devrim yapabilir. Çok sayıda bilgisayar
firması bugünkü teknolojiye her yıl milyarlarca dolar yatırım yapıyor.
Bizimkisi çok farklı, alternatif bir teknoloji olacak.”
Yanık, önceleri
fizikle ilgili konularda çalışırken sonradan biyolojiye de ilgi duymaya başladı
ve bu konularda da çığır açan çalışmalar yaptı. Son zamanlarda özellikle sinir
uçlarının yeniden oluşturulması konusunda çalışmalar yapıyor.
Yanık, kendisi
gibi bir bilim insanı olan Hatice Altuğ ile evlidir. Dünya ölçeğinde yapılan
mucitler proje yarışmasında eşi ile
birlikte optik transistor üzerine hazırladıkları çalışma ile birinci oldular.
Yanık’ların buluşu çok hızlı işlem yapabilen geleceğin sistemi kuantum
bilgisayarları ile sinir hücrelerinin yenilenmesinde kullanılacak ileri “nano
cerrahi”nin ilk adımı kabul edildi.
Yanık, bilime
olan merakının “Bilim ve Teknik” dergileriyle başladığını belirterek; “Ortaokul
öğrenciliği yıllarımda dayım bilim teknik dergileri getiriyordu. Kuantum
fiziğinin ne olduğunu öğrencilik yıllarında öğrendi. Ailesinde diğer bir
fizikçi olan kardeşi Ahmet Yanık da nano teknoloji üzerine çalışmaktadır.
“Standford Üniversitesi'nde doktora yapan 27
yaşındaki Türk bilim adamı Mehmet Fatih Yanık, aralarında eşi Hatice Altuğ’un
da bulunduğu araştırma ekibiyle evrenin hız rekortmeni ışığı bilgisayar çipi
içinde durdurmayı başardı
Yanık’ın devrim
yaratan buluşu, geleceğin optik kuantum bilgisayarlarının geliştirilebilmesi
yolunda çok önemli bir adım olarak gösteriliyor. Yanık, ışığın bilgisayar çipi
içinde durdurulabileceğini ve depolanıp geri çağrılabileceğini gösteren
buluşuyla San Fransisko’da yapılan mucitler yarışmasında birincilik ödülü de
kazandı. Stanford Üniversitesi’nde doktora yapmakta olan Yanık’ın devrim
yaratan buluşu, geleceğin optik kuantum bilgisayarlarının geliştirilebilmesi
yolunda çok önemli bir adım teşkil ediyor.
Dünyanın bilişim başkenti olarak kabul edilen San Fransisko yakınlarındaki
Silikon Vadisi’nin dünyaca ünlü bilgisayar şirketlerini peşinde koşturmaya
başlayan Fatih Yanık, buluşuyla ilgili altı patent başvurusunda bulundu. Yanık,
geleceğin kuantum bilgisayarlarının temelini oluşturacak bu altı patentine
yatırımcıların da çok büyük ilgi gösterdiğini söylüyor. Fatih Yanık bir yandan
bu teklifleri değerlendirirken, diğer yandan eşiyle birlikte deneylerine devam
ediyor.”
KAYNAKÇA: İnci
Döndaş / “Işıkların Efendisi” (Sabah, 26 Kasım 2004), İhsan Işık / Ünlü Bilim
Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 2, 2013) - Encyclopedia of
Turkey’s Famous People (2013).