Yaşar Gökçek

Tarihçi

Doğum
30 Ağustos, 1921
Ölüm
12 Temmuz, 2008
Eğitim
Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü
Burç

Tarihçi, yazar (D. 30 Ağustos 1921, Diyarbakır'ın Ergani ilçesine bağlı Aşağı Balahur köyü [yeni adı Ortayazı] - Ö. 12 Temmuz 2008, İstanbul). Babası Erganili Ziya Bey, annesi Artvinli Atiye Hanım'dır. Said Nursî'nin ilk talebelerinden ve kardeşi Abdülmecid Nursî'nin (Ünlükul) yakın dostlarından; ayrıca Cizreli Seyda Hazretlerinin bir talebesidir. İlkokuldan sonra, ortaokul ve lise öğrenimi için Konya’ya; Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğrenimi  için İstanbul’a gitti. Bu dönemde annesi ve dayısını ard arda kaybetti. Üniversitenin son sınıfında yanında çalıştığı avukat Reşat Köksal’ın yeğeni, avukat Şehbal Ökte Hanımla evlendi. Askerliğini bitirdiği zaman, dört çocuk babası olduğu için, öğretmen olarak tayin edildiği yere gidemedi. Bu onun içinde hep bir ukde olarak kaldı.  

Nestle’yle başlayan ürün tanıtım işinden kendi işini kurmaya geçti. Sirkeci’deki istimlâkler ve bonkörlüğü yüzünden iflas etti. Eczacıbaşı ile ilaç sektörüne geçti. İlsan-İltaş ve Hüsnü Arsan’da çalıştı. Manevi arayışı Anadolu’da yaşayan pek çok değerli zatı ziyaret etmesine, hayır dualarını almasına vesile oldu. Konya’ya yerleşmeye karar verdi. Konya’da kaldıkları yıllarda Yüksek İslam Enstitüsünde Yurt Müdürlüğü yaparak öğretmenlik hasretini gidermeye çalıştı.

1958'de Konya'da tanıştığı Dr. Sadullah Nutku Bey'in vasıtasıyla Said Nursî'nin Risale-i Nur Külliyatını okudu. Isparta'ya giderek üstadını ziyaret etti. Emekli olunca eşi Şehbal Hanımla birlikte Çengelköy Kerime Hatun Kur’an Kursu’nda öğrenci yetiştirmeye başladılar. Konya ve İstanbul’da yaşamını sürdüren Yaşar Gökçek, 12 Temmuz 2008’de İstanbul’da vefat etti.

Yüksek ahlak sahibi bir insan olarak tanındı. Yeri geldiğinde güzel espriler yapardı, neşeliydi, hiçbir şeyi dert etmezdi. Şehbal Hanım gibi “Allah var, gam yok” derdi. “Allah bir kapıyı kaparsa bin kapıyı açar” düsturuyla hareket ederdi. Çocuksu yanını hiç kaybetmedi ve hayata hep iyimser gözle baktı. Olağanüstü seviyede olan Allah ve Peygamber sevgisi onu defalarca Mekke ve Medine yollarına çekti. Gerçek bir Peygamber (sav) aşığıydı. Lisan-ı hali ve kâliyle “Acz, fakr, zaaf ve tembellikten ibaret garip bir ümmetinim. Tek ve yegâne sermayem, muhakkak bir Bahşîş-i Sübhânî olan Zât-ı Muhammediyemizi hiçbir şeye benzemeyecek derecede çok seviyorum. ” derdi. “Sen Rahmet Nebîsisin, bizlerse muhtâc-ı rahmet; Mültecînim Yâ Muhammed, Yâ Rasûlallah meded!” sık kullandığı sözlerinden biriydi.

ESERLERI:

Resulullah (S.A.V.) Üzerine Salavat-ı Şerife Getirmek (1998), Ümit Kapısı: Resulullah (S.A.S.)’ın Sünneti, Türk İmparatorluk Tarihinde Akıncılık Teşkilatı ve Gazi Mihaloğulları, Tarih Sohbetleri - Geçmiş Zaman Olur ki (1998).

KAYNAKÇA: Sedat Eroğlu / Gülbaran'ın Erganili Gülleri (2014), Yaşar Gökçek (risale-inur.org, erişim 11.5.2014), İhsan Işık / Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2017).

 

 

 

 

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör