İlk Müslüman-Türk hükümdarı (D. 895,
Kaşgar – Ö. 955, Artuş). O dönemde henüz İslamiyetle tanışmamış Karahanlı devletinin
bir şehzadesi olarak, yaklaşık 895 yılında, günümüzde Doğu Türkistan sınırları içinde
yer alan Kaşgar şehrinde veya civarında dünyaya geldi; 955 yılında Kuzey Kaşgar
bölgesindeki Artuş şehrinde vefat etti. Rivayetlere göre, ailesinin soyu
Afrasiyab bin Beşen yoluyla Nûh peygambere (s.a.v.) kadar ulaşan Buğra Han, babası
Bilge Mançur Kâdir Hân oğlu Bezir Arslan Han’ı küçük yaşta iken kaybettiğinden annesi
ve amcası tarafından büyütüldü. İslamiyeti, henüz on iki yaşında iken, Sâmânoğullarına
mensup Nâsır bin Ahmed adlı bir İslam tebliğcisinden öğrendi. O’ndan öğrendiği Hz. Muhammed’in (s.a.v.)
hayatı ve Müslümanların kıldıkları namaza duyduğu hayranlık, bu hidayette en
önemli rolü oynadı. Müslümanlığı kabul edince Abdülkerim adını alan ve
hayatının sonuna kadar İslamın Türkler arasında ve bölgede yayılması için büyük
gayretlerin sahibi olarak tanınan Buğra Han, 25 yaşına kadar Müslüman olduğunu gizlemiş, amcası
Oğulcak Kadir Han’ı tahttan indirerek 920’li yıllarda ilk Müslüman-Türk
hükümdarı olmuştur. Bu yıllar, Karahanlıların, Horasan’a ve Maveraünnehir
bölgesine egemen Sâmânoğulları devleti ile sık sık savaştığı bir döneme rastlamaktadır.
Türk ve İslam tarihçileri, Satuk Buğra
Han’ın Müslüman oluşu ve Karahanlı hükümdarlığına gelişini anlatan menkıbeler
yazıldığından söz etmektedir. Satuk Buğra Han Destanı’nda Buğra Han’ın Hızır
A.S. tavsiyesiyle Müslüman olduğu anlatılmakta; ilk Türk tezkirelerinden “Tezkire-i
Satuk Buğrâ Hân”da Satuk Buğra Han’dan keramet sahibi bir ermiş olarak söz
edilmektedir. Arap tarihçi İbnü'l-Esir’in "el-Kâmil fi't-Tarih" adlı eserinde ve ünlü Osmanlı tarihçisi Müneccimbaşı Ahmet
Dede’nin 17. Yüzyılda yazdığı ve İslam tarihini konu alan, Cami-ü’d düvel adlı
eserinde, Satuk Buğra Han’ın İslam'a giriş sebebi, gördüğü bir rüyaya bağlanmaktadır.
İlk Müslüman Türk hakanı Abdülkerim Satuk Buğra
Han döneminde İslamiyet, azatlı köleler arasında başlayarak, kısa zamanda Karahanlı
egemenliği altındaki tüm Türk toplulukları arasında hızla yayıldı. İslamiyet’i
yaymak için başlattığı savaşlarla ülkesinin sınırlarını da genişleten Buğra
Han, kısa zamanda Türk kabilelerinin yaşadığı birçok Türkistan şehrini fethetti.
Ardından, Karahanlılar devletinin doğu bölümünü yöneten gayrimüslim Karahanlı
Türklerini yenerek, egemenlikleri altındaki Balasagun bölgesi ve çevresine
hakim olmayı başardı.
Müslümanlığı seçmesinden itibaren hayatı
boyunca İslamiyet’in bu bölgede yayılması için sürekli gayret gösteren, bu
uğurda savaşlara girişen kahraman Türk hakanı Satuk Buğra Han, 70 yıl hâkanlık
yaparak, güzel yönetimiyle kavminden
binlerce kimsenin Müslüman olmasına sebep oldu. Ebü'l-Hasan Muhammed gibi İslam
bilginleri, Satuk Buğra Han’a yol gösterip O’nu teşvik ettiler.
Abdülkerim Satuk Buğra Han, büyük
hizmetler ve başarılarla dolu hayatını tamamlayarak, 955 yılında, Nasır bin
Ahmed'in gayretleri ve gelip-giden Müslüman tüccarlar sayesinde bir ticaret
merkezi olan Artuş şehrinde ahiret âlemine göç etti. Kendisinden sonra yerine
Musa Tunga adındaki oğlu geçti. Daha sonra da torunu Baytaş Süleyman Arslan
hükümdarlık yaptı.
2010 yılında Ankara’nın Eryaman semtinde
hizmete giren güzel bir camiye de “Abdülkerim Satuk Buğra Han Camii” adı verilmiştir.
Abdülkerim Satuk Buğra Hân’ın Müslümanlığı
kabulü ve ülkesinde İslâmiyeti yayması, Türk ve İslam tarihinin en önemli ve
güzel olaylarından biridir. Daha önceleri, Oğuz ve Kalaç Türkleri arasında
Müslüman olan gruplar olmuşsa da, devlet olarak İslâmiyeti kabûl eden ilk Türk
boyları Karahanlılar ve İdil Türkleri olmuştur. Türkler devlet olarak Müslüman
olduktan sonra, İslâmiyetin bayraktarlığını yapıp bu dini dünyanın dört bir
tarafına yaydılar.. İslam dinini, Karahanlı Türkleri, Türkistan’da; Gazneli
Türkleri, Hindistan’da; Oğuz, Selçuklu Türkleri, Anadolu’da ve tarih boyunca en
büyük Müslüman Türk devleti olan Osmanlılar da üç kıtaya yaydılar. Böylece Müslüman
Türkler, İslamiyete bin yıldan fazla bir süre hizmet ettiler.
KAYNAKÇA: Mustafa Güneş / Klasik Türk Edebiyatında Menakıpnameler ve
Menâkıb-ı Akşemseddin (Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Cilt: 4
Sayı: 16, Ordu, 2011, s.167), Rehber Ansiklopedisi (c. 17, s. 147; c. 9, s.
249), – Ünlü Devlet Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 1, 2013) -
Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013).