Süleyman Sudi Efendi

Osmanlı Bürokratı, Maliyeci, Siyasetçi

Doğum
Ölüm
Eğitim
İstanbul Dârülfünûnu
Diğer İsimler
Süleyman Sûdî Efendi

Osmanlı maliyeci, bürokrat ve siyaset adamı (D. 1835, İstanbul - Ö. 1896, İstanbul). Süleyman Sûdî Efendi, bürokratik işlerinin yanı sıra ilmî faaliyetlerle de meşgul olmuştur. İstanbul’un Galata Semti'nde doğduğu için “Galatalı Süleyman Sûdî” ismiyle de tanınan Sûdî Efendi, aslen Trabzon'un Of ilçesinden Karsîzâdeler ailesine mensuptur.

İlk tahsilini tamamladıktan sonra Dârülfünûn'da Hikmet-i tarih, Tarih-i Taberi, Hikmet-i tabi'iyye ve kimya dersleri okudu. Hesap, cebir ve hendese; Arapça, Farsça yanında Fransızca ve İngilizce öğrendi. On beş yaşında iken girdiği devlet görevine ölünceye kadar devam etti ve pek çok farklı görevlerde bulundu. Son derece ilgi çekici bir kişiliğe sahip olan Sûdî Efendi, mâlî konulara olan vukûfiyetinin yanı sıra, dil bilmesi sebebiyle bir kaç defa Avrupa ülkelerine gitti. Maliye konusunda yazdığı değerli eserleriyle tanındı. Yaşadığı yüzyıldaki mali gelişmeleri bizzat yaşayarak kaleme alması sebebiyle, eserleri birinci derecede tarihi kaynak niteliğindedir. Görüş ve düşünceleriyle Osmanlı maliye sistemine önemli hizmetlerde bulunmuştur. İktisat düşüncesi konusundaki eserleriyle bu sahadaki terminolojinin oluşmasına önemli katkılarda bulunmuş; ortaya koyduğu yeni terimlerle terminolojideki karışıklığın giderilmesinde mühim rol oynamıştır.

Ömrünün son yıllarını astronomi meseleleriyle ilgilenerek geçiren Sûdî Efendi, Avrupa'da iken satın aldığı bir dürbün ile zaman zaman astronomi gözlemleri de yaptı. Bahsedeceğimiz eseri de Osmanlılarda astronomi ve bilim tarihi konusunda yazılmış ilk eserdir. Tabakât-ı Müneccimîn isimli bu eserden ilk defa bahseden kişi meşhur Osmanlı matematikçisi ve matematik tarihçisi Salih Zeki’dir (1864-1821). Yazmış olduğu, "O Bergüzârı Hâlâ Saklarım" (Resimli Kitap, numara 7, (1 Nisan 1325), s. 652-657) isimli makalede bu eserle ilgili olarak çok kısa bilgi verir.

Salih Zeki Bey, yakın dostu ve arkadaşı Süleyman Sûdî Bey’i bir ziyaretinde bu eseri yarısı tebyiz edilmiş (temize çekilmiş) halde yarısı da müsvedde halinde gördüğünü, ancak daha sonra akıbetini bilemediğini ifade eder.

IRCICA’daki çalışmaları esnasında söz konusu makaleyi okuyan merhum Dr. Cevat İzgi (ölm. 1994), bana bu eserden ve makaleden bahsederek, eseri bulma yönündeki arzusunu paylaştı. Son derece dikkatli ve zeki bir araştırmacı olan merhum Dr. İzgi, Prof. Dr. İbrahim Artuk ve Prof. Dr. Cevriye Artuk tarafından neşredilen Süleyman Sûdî Efendi’ye ait bir eserin önsözünde yazılmış dipnotta, Sûdî Bey’in ahfâdının bilinmekte olduğunu isimleriyle birlikte tespit etmiştir.

Süleyman Sûdî’nin eserini günümüze kazandıran Doç. Dr. Salim Aydüz, müellif hakkında şu değerlendirmeyi yapmaktadır:

"Süleyman Sûdî’nin yok olan meşhur kütüphanesi yanında bu eserin bu güne kadar ulaşması doğrusu beni hem çok şaşırttı hem de çok memnun etti. Tabi bu eserin yanı sıra, Sûdî Efendi’ye ait diğer yazma eserler de bu metrûkât arasında yer almaktaydı. Bir kısmı maliye tarihi ile ilgili bu tek nüsha kıymetli eserler tam bir hazine değerindeydi. Tümünün kopyasını alarak alanım ile ilgili Tabakât-ı Müneccimîn adlı eseri dipnotlar ve gerekli açıklamalar ve izahlarla yayına hazırladım ve Fatih Üniversitesi yayınları arasında birkaç sene evvel yayınladım. Çok az bir kısmı eksik olan bu yazma eser, Osmanlı astronomi ve bilim tarihi çalışmaları açısından son derece önemlidir. Uzun ve heyecanlı ve bir o kadar da ilgi çekici bir takibin sonucunda elde ettiğimiz eseri yayınlamak gerçekten medeniyetimiz adına bir büyük kazanç oldu. Ancak bu muhteşem eserin ortaya çıkmasında en büyük pay sahibi olan merhum Cevat İzgi hocamızın elîm bir trafik kazasında genç yaşta aramızdan ayrılması en büyük üzüntümüz oldu. Bu vesile ile kendisini rahmet ile yâd ediyorum.

Ne yazık ki ne Salih Zeki Bey’in çalışmaları ne de Süleyman Sûdî Bey’in bilim ve maliye tarihi adına yaptığı çalışmalar bugün yeteri kadar bilim tarihi çalışmalarına kazandırılamamıştır. Pek çoğu yazma eser veyahut mevcudu bulunmayan matbu eser halindeki bu çalışmaların bilim âlemine kazandırılması çok büyük bir önem arz etmektedir."

KAYNAK: Salim Aydüz / Bir Kitabın Hikâyesi: Tabakât-ı Müneccimin (timeturk.com, 24.07.2012).

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör