Arap edebiyatı tarihçisi ve dil bilgini (D.
1621, Bağdat – Ö. 1682). İlköğrenimini Bağdat’ta tamamladı. Bu arada Farsça ve
Türkçeyi öğrendi. On sekiz on dokuz yaşlarına geldiğinde Osmanlı -Safevî
savaşlarından dolayı iç karışıklıkların hüküm sürdüğü Bağdat’tan ayrılarak
Şam’a gitti (1639). Orada kaldığı süre içinde tanınmış âlimlerden ders aldı.
Daha sonra Kahire’ye geçerek Ezher’in önde gelen âlimlerinden İslâmî ilimler,
edebiyat, mantık ve felsefe okudu.
Anadolu’ya birkaç defa seyahatte bulundu. İlk
seyahatinde Kahire’den İstanbul’a, oradan da Edirne’ye gitti (1667). Ancak
fazla kalmadan tekrar Kahire’ye döndü. İkinci seyahatini, Kahire’de tanışarak
yakın bir dostluk kurduğu Kethüdâ İbrâhim Paşa ile birlikte Şam üzerinden
yaptı. Bazı eserlerini ihtiva eden kendi el yazması bir mecmuada belirttiği
üzere, Kahire’den ayrıldı ve İstanbul’a uğrayarak Edirne’ye geçti (1674). Orada
Sadrazam Köprülü Fâzıl Ahmed Paşa ile tanıştı ve Şerhû Şevâhidi
Şerhi’t-Tuhfeti’l-Verdiyye adlı eserini ona ithaf etti. Bir dostunun oğlu
olan ve Edirne’de kendisini ziyaret eden Muhibbî’nin belirttiğine gore, Osmanlı
devlet büyüklerinden de yakın ilgi gördü. Sultan IV. Mehmed’in takdirini
kazandı. Oğlu Ahmed ile birlikte IV. Mehmed’in Lehistan seferine de katıldı.
Ancak bu arada ağır bir hastalığa yakalandı ve İstanbul’a uğrayarak Konya
üzerinden Kahire’ye döndü (1676). Daha sonra üçüncü defa Anadolu’ya yaptığı
seyahatte gözünden rahatsızlanarak İstanbul’dan deniz yoluyla Kahire’ye döndü
(1680). Fars edebiyatı alanında da söz sahibi olmakla birlikte asıl şöhretini
Arap dili ve edebiyatı üzerinde yaptı; bu sahada otorite kabul edildi.
ESERLERİ:
Hizânetü’l-edeb (1299), Şerhu Şevâhidi şürûhi’ş-Şâfiye,
Lugat-i Şâhnâme, Şerhu ebyâti Mugni’l-lebîb, Şerhu Şevâhidi
Şerhi’t-Tuhfeti’l-Verdiyye, Risâle fi ma‘ne’t-tilmîz.
Bağdâdî’nin, basılmış bu eserlerinden başka
henüz neşredilmemiş kitapları da vardır. Yazma eserlerinden ikisi şunlardır: Şerhu
Şâhidî, Tahrîcü ahâdîsi Şerhi’r-Razıy.
HAKKINDA: Nazif Hoca / TDV İslâm Ansiklopedisi
(c. 1, 1988).