Şair (D. H. 1297 /
M. 1879/1880, Antakya – Ö. 1971, Antakya). Yahya Efendi’nin oğlu olup, Yahyazâde
Âsaf Efendi adıyla da bilinmektedir. İlk tahsilini Antakya Rüşdiyesinde
tamamladıktan sonra medreseye devam ederek Arapça ve Farsça öğrendi. Babasından
sarf ve nahiv, Antakya’nın seçkin hocalarından mantık, maâni, bedî, beyân ve
tefsir okudu. Kendi kendini yetiştirmeye çalıştı, bu arada piyano, ney, keman,
ud çalmayı öğrendi. Çiftçilikle uğraştı, kendi arazisini işletti, bir ara
değirmen işletmeciliği de yaptı.
Âsaf Yahya, bu
meşguliyetlerinin yanı sıra ilim ve edebiyatla ilgilendi. Yeni Mecmua’da şiirleri yayımlandı. Âsaf Yahya olarak anılırken,
1939’dan sonra “Adalı” soyadını aldı. Âsaf Efendi’nin şiire karşı sevgisinde ve
şiir yeteneğinde babasının büyük etkisi olmuştur. Seviyeli ve usta, edebi
kültürü güçlü bir şairdir. Şiirlerinde hemen hemen her tür ve vezni denemiştir.
Tarih düşürmede ve ebced hesabı ile esami düzenlemede özel bir yeteneğe
sahiptir. Şiirlerinde yaşadığı şehrin günlük hayatı, aşk, tabiat, halkın
sıkıntıları, millî konular, çeşitli konularda eleştiriler mısralara
dökülmüştür. Âsaf Yahya Adalı 1971 yılında vefat etmiştir. Hayatı, sanatı
ve şiirleri Dr. Hüseyin Güfta tarafından hazırlanarak 1999’da yayımlanan “Antakyalı Şair Yahyazâde Âsaf- Hayatı, Edebi
kişiliği ve Şiirleri” adlı kitapta incelenmiştir.
KAYNAK: Hüseyin Güfta / Antakyalı Şair Yahyazâde Âsaf:
Hayatı, Edebi Kişiliği ve Şiirleri (1999), Asaf Yahya Adalı (hatay.gov.tr,
15.4.2014).