Gazeteci yazar, araştırmacı, çevirmen, siyasetçi, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve MKYK üyesi. Tam adı Hacer Şule Perinçek.
Şule
Perinçek, İstanbul'da Çapa İlkokulu ve Avusturya Lisesini bitirdikten sonra Maliye
ve İktisat bölümü eğitimi gördü, ABD Colo'da Boulder High School'dan mezun
oldu. 68 gençlik hareketlerinde yer aldı. 1970'den bu yana örgütlü siyasi
mücadelenin içindedir. 12 Mart darbesinde üniversitede öğrenciyken tutuklandı.
İki buçuk yıl Yıldırım Bölge Cezaevinde Behice Boran, Sevim Belli, Sevgi
Soysal'larla birlikte kaldı. 74 affıyla salıverildi. Düne kadar da bir ayağı
cezaevlerinden eksik olmadı.
1974'ten
bu yana gazetecilik yapıyor. Muhabirlikten genel yayın yönetmenliğine her
aşamada, toplum kültür sanattan ekonomiye her alanda çalıştı.
26
yıldır köşe yazarlığı yapıyor. 17 yıldır Atatürk'ün Bütün Eserleri'nin Genel
Yayın Yönetmenidir.
Partili
yaşamında da Cezaevi koğuş temsilciliğinden ve Çankaya İlçe yöneticiliğinden
başlayarak il yöneticiliği, merkez büro başkanlığı, Merkez Karar Kurulu üyeliği
yaptı.
Halen
Vatan Partisi'nin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi ve Siyasal Yayınlar Büro
Başkanı, Genel Başkan Yardımcısı.
Aydınlık
gazetesinde köşe yazarlığı devam eden Şule Perinçek'in çeviri, derleme ve telif
kitapları, yurtiçi ve yurtdışı sempozyum ve panellerde tebliğleri
bulunmaktadır.
Yazar
ve şimdi Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'le 1974'te evlendi. Bu
evlilikten Kiraz adında kızı, Mehmet ve Can adlarında iki oğlu ile Mercan
adında bir torunu var. Damadının adı Caner Karavit. Üç kız kardeşi var. Biri
öğretmen, biri eczacı, biri mimar.
Şule
Perinçek'in Büyükbabası Çanakkale Savaşı'nda elinde kılıçla 19 Mayıs 1915'te
şehit düşen Kıdemli Yüzbaşı Vasfi Efendi (Zaloğlu). Kafkasya'dan gelip
Karadeniz'e yerleşen altı yiğit erkek kardeşten biri. 17 yaşında iki küçük
oğulla dul kalan ve onları halı dokuyarak büyüten babaannesi Isparta, Gönen
doğumlu. Babası Dr. Ali Nihat Zaloğlu Verem Savaş Derneği'nin başhekimi,
Fukaraperver Derneği'nin başkanı, Çapa Eğitim Enstitüsü'nün hekimi, amcası Dr.
Reşat Zaloğlu Trabzon Numune Hastanesi'nin başhekimi, Beşikdüzü Köy Enstitüsü'nün
hekimi... Dedesi Dinar Afyon'da Cumhuriyet'in ilk sanayicilerinden. 1924'te un
fabrikasını kuran, kızını okumaya İzmir Kız Lisesi'ne, oğlunu Galatasaray
Lisesi'ne gönderen “Zaman sana uymaz, sen zamana uymalısın” diye öğütleyen,
Demiralay'ın dünürü Çini Molla Mustafa Dedeoğlu. Anneannesi Pilevne'den Gazi
Osman Paşa'nın sayesinde Tekirdağ'a göç edip gelebilen bir Rumeli ailesinden.
Büyük teyze Cumhuriyet'in ilk Maarif Müdirelerinden Zehra Gürcan.
Kitapları:
Telif: Turan Dursun
Hayatını Anlatıyor (1997)
Derleme- Yayıma
Hazırlama:
İlk 16 Cilt Set halinde.. Atatürk'ün Bütün Eserleri (2005)
Çeviri: Milli
Demokratik Devrim (Josef V. Stalin'den), Proletarya Devrimi Çağında Milli
Mesele (Josef V. Stalin'den), Komintern Belgelerinde Türkiye-3 Kürt Sorunu (Fatma
Artunkal ile)
HAKKINDA:
Hacer Şule Perinçek kimdir? (turkiyegazetesi.com.tr, 23 Haziran 2018), Hacer
Şule Perinçek kimdir? - Vatan Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyesi Şule Perinçek
kimdir? (ulusal.com.tr, 14 Ocak 2020), Eşim
Şule Perinçek ve Çocuklarım Kimdir (youtube.com, 16 Ağustos 2022), KAYNAK: Şule
Perinçek / Kim bizden, kim değil (aydinlik.com.tr, 28 Ağustos 2022), Hacer Şule
Perinçek kimdir? (tgrthaber.com.tr, 12.09.2022), H. Şule Perinçek (vatanpartisi.org.tr,
12.09.2022), Şule Perinçek (eksisozluk.com, 12.09.2022), Şule Perinçek Kimdir (haberler.com,
12.09.2022), Şule Perinçek - Aydınlık (aydinlik.com.tr, 12.09.2022), Şule
Perinçek kimdir? - Kitapları (kitapyurdu.com, kidega.com, kaynakyayinlari.com,
nadirkitap.com, bkmkitap.com, 12.09.2022).
KİM BİZDEN, KİM
DEĞİL
ŞULE PERİNÇEK
Türk
devleti büyük bir gelenekten geliyor. Müthiş bir devlet yapısı ve gelenekleri var.
Bu toprakların kültür sanat mirasına hiç girmiyorum.
Öyle
yüklü bir kültürel gen taşıyoruz ki…
Hele
de kadınları.
Öyle
bazı küçük hanımların “sahne performanslarına” alkış oyuncak malzemesi olacak
türden değil.
Bu
tarzı çok rahatlıkla sundukları onların bedenlerine de yakıştırmayız.
Birileri
zaten tetikte.
Ellerini
ovuşturup duruyor. İttiriyor arkadan, sahneye atıyor.
Malzeme
olmak kimseye yakışmaz.
YÜZYILLARIN
GELENEKLERİ
Bu
devletin temelinde din adamlarının yetiştirilmesinde de yüzyılların gelenekleri
vardır.
Halkın
içinde yaşayanları çok değişik kişilerin deneyimlerinden de bizzat dinledim.
1908
Devrimi’nden sonra 1913’te imam ve hatiplerin yetiştirilmesi için açılan, en
son Medresetü-l Eimmeti vel Hutaba ve Medresetü-l Vaazin birleştirilerek Medresetü-l
İrşad adını alan okullar var.
Cumhuriyet
Devrimi’yle yeni yapısına kavuşmuş. 3 Mart 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat
Kanunu’nun din görevlilerinin eğitimini düzenleyen dördüncü maddesine göre İmam
Hatip Mektepleri adıyla 29 ayrı yerde okullar açıldı. Öğretmenler din adamı
değil, Cumhuriyet’in öğretmenleri. Amaç Cumhuriyet kültürü ışığında her alanda
bilgi sahibi olan din adamları yetiştirmek. Bilim dersleri var, yabancı dil
öğreniyorlar.
1930’da
öğrenci azlığı nedeniyle kapatıldı.
Onun
yerine bir süre ortaokul mezunu askerliğini yapmış kişilerin alındığı 10 ay
süreli İmam Hatip Kursları açıldı.
İMAM
HATİPLER VE SİYASİ SÜREÇ
1950’de
Demokrat Parti’nin seçim vaadi.
7
yıl süreli İmam Hatip Okulları 1951-1952 döneminde 7 ilde açıldı.
Amerikancı
askeri darbe yıllarında 1970-1971 döneminde 72'ye çıktı.
Türkiye’nin
siyasi tarihini izleyen ilginç bir gelişme süreci.
Artık
din görevlisi yetiştirme çizgisinden çıktı. Esas işlevi bir yana itildi.
Türkiye’nin
emperyalizmle mücadelesinde hedef şaşırtmaya döndü.
22
Mayıs 1972'de yayımlanan bir yönetmelikle, İmam Hatip Okulları ortaokuldan
sonra 4 yıl eğitim veren bir meslek okulu oldu. 1973’te adı değişti, İmam Hatip
Liseleri (İHL) adı verildi. Mezunlarına fark dersleri vermeden üniversitelerin
edebiyat bölümlerine gidebilme hakkı tanındı.1974'te kurulan CHP-Millî Selâmet
Partisi hükümeti döneminde İmam Hatip Liseleri'nin ortaokul bölümü yeniden
açıldı. 29 yeni İHL açıldı ve böylece okul sayısı 101'e çıktı.1976'da kız
çocukları da alınmaya başladı. 1975-1978 arasında 230 yeni İHL açıldı.
12
Eylül yönetimi tarafından Temel Eğitim Kanunu'nun 32. maddesinde yapılan bir
değişiklikle İHL mezunlarının üniversitelerin her bölümüne gidebilmesine olanak
tanıdı.
En
son da 16 Ağustos 1997’de 4306 sayılı sekiz yıllık kesintisiz öğretim yasasıyla
imam-hatip liseleri bir yılı hazırlık, üç yılı normal eğitim olmak üzere dört
yıllık liseler haline gelmiş oldu.
ONLAR
BİZİM ÇOCUKLARIMIZ
Onlar
da artık eğitim sisteminin genel sorunlarıyla boğuşan sıradan öğrenciler.
Üstelik öyle kurslara burslara ulaşma koşulları olmayan, “gözde” liselere gitme
“şansını” yakalayamayan çocuklarımız.
Mezun
olduklarında iş olanakları herkesten daha az çocuklarımız.
Öyle
ki bizlere hani bazen diyorum ya “iktidar olasım dedirten” cinsten… işte onu çok
şiddetli dedirten cinsten çocuklarımız.
Evet,
eğitim sistemimiz…
Ama
eliniz en çok ihtiyacı olana gider ya, işte en çok onlara gidesi var… en çok
onları bağrınıza basacağınız geliyor.
Tepkimiz
onlara tepeden bakanlaradır.
Onlar
milletimize yabancı.
Emperyalizmin
kara gözlüklerini takmışlar gerçek hastalığı görmüyorlar.
Bir
imam çıkmış şöyle demiş.
Cımbızlamaymış.
Gülşen
hanımın ta 30 Nisan’da söylediği sözleri için söylediği gibi belki…
Olmasa
ne olacak.
Yok
mu öyle imamlar, vardır.
Bedenini
sergileyen, LGBT bayrağı açan bizden o değil öyle mi…
İkisinin
arkasındaki güce bakacağız.
Kim
bizden, kim değil.
Kim
Türkiye toprağına ayağını basıyor, kim verelim gitsin diyor…
PKK’sı,
HDP’si, FETÖ’sü, ekonomide, siyasette, dış politikada kim Biden tasarımında kim
değil esas yakıcı sorun burada… Çizgiyi bugün buradan çizme günü.
Başarı
zamanı.
Göreceksiniz
çizgi doğru yerden ayıracak.
BATI'DA
PATLAMALAR BAŞLADI
IngrId
de Sain, Kuzey Hollanda kasabası Schellinkhout'ta yaşayan ve ailesiyle birlikte
yaklaşık 100 süt ineğinin bulunduğu 62 dönümlük bir çiftliği yöneten Hollandalı
bir çiftçi.
De
Sain, “Tarım sizin yüreğinizdedir” diyor, "Ve başka bir şey yapmak
istemezsin” diye ekliyor. Ailesinin gelecek nesillerinin refahını sigorta eden
bu çiftlikten vazgeçmesini gerektiren her türlü çabaya karşı çıkacağını
söylüyor. De Sain “Yeşil milyarder seçkinlere” karşı.
Hollanda
Başbakanı Mark Rutte'nin AB yanlısı koalisyon hükümeti, Haziran 2022'de
kısıtlamaları uygulamak için adımlar attığında, yerel çiftçiler, yolları ,
havaalanlarını ve market dağıtım merkezlerini kapatan şiddetli kitlesel
protestolarla hemen karşılık verdi. Gösterilerin başlamasından bu yana,
çiftçilerin “Çiftlik yok, yiyecek yok” çığlıkları ülke çapında yankılanırken
süpermarket rafları boşaldı.
İtfaiyeciler
ve balıkçılar şimdi çiftçilerin protestolarına katılarak feribot seferlerini
kapatmaya zorluyor. Çiftçiler traktörleriyle caddeleri ve otoyolları ablukaya
alırken, çekici sürücüleri de kaldırma emrini reddederek dayanışma gösterdi.
Çiftçiler, hükümet binalarına gübre döktüler.
Protestolara
yönelik devlet baskısı da yoğunlaştı. Hollanda polisi bir gösteri sırasında 16
yaşındaki bir çiftçiyi vurdu ve diğerinde bir traktöre ateş açtı. Hollanda
güvenlik güçleri, gerçek ateş açmadığı zamanlarda göstericilere göz yaşartıcı
gaz sıktı, köpekleri kalabalığın üzerine saldı ve göstericileri coplarla dövdü.
KAYNAK:
Şule Perinçek / Kim bizden, kim değil (aydinlik.com.tr, 28 AĞUSTOS 2022).