Ermeni din adamı, 85. İstanbul Ermeni Patriği. 1962’de İstanbul Bayrampaşa’da Şahin Maşalı olarak doğdu. Vaftiz töreninde Şahan, 1992’de ruhaniliğe adım attığında da Sahak Maşalyan adıyla kutsandı.
Sırasıyla
Tevfik Kut İlkokulu, Gedikpaşa Ortaokulu ve Bakırköy Lisesi’nde temel eğitimini
tamamladı. 1979’da İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği’ni kazandı. 1982
yılında rahip olmaya karar vererek İTÜ’den ayrıldı ve 20 yaşında Ermenice
öğrenmeye başladı.
1983-1987
yılları arasında İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde eğitim görürken,
Ermeni Patrikhanesi’ne öğrenci olarak yerleşti. Üniversite eğitimiyle eş
zamanlı olarak; Ermenice dili, Tören Bilgisi, Kilise Tarihi ve Öğretileri
konularında özel derslerle rahipliğe hazırlığını sürdürdü. Patrik Şnorhk
Kalustyan, Patrik Mesrop Mutafyan, Rahip Şnorhk Kasparyan, Peder Şnorhk
Muradyan, Digin Siranuş Feruhan, Dr. Vartan Gomikyan, Müzisyen Jirayr
Arslanyan, Father John Whooley gibi öğretmenlerden yararlandı.
1984
yılında henüz Üstrahip (Vartabed) olan Mesrob Mutafyan’ın, Bakırköy
Kilisesi’nde her Perşembe kadınlar için düzenlediği Türkçe vaazlarını
devralarak 1988’e kadar kesintisiz sürdürdü. Yine aynı dönemde Mutafyan’ın
Gedikpaşa Kilisesi’ndeki vaazlarını da dönüşümlü olarak üstlendi.
1986
yılında patrik Şnork Kalustyan tarafından diyakoz - papaz yardımcısı (sargavak)
olarak takdis edildi.
1988-1989
yılları arasında kısa dönem askerlik görevini Kağıthane ve Tatvan’da tamamladı.
1989’dan
itibaren Belçika Leuven Üniversitesi’nin programlarını izleyen Allen Hall
Koleji’nde Teoloji okudu, iftihar listesinde yer alarak “Magna Cum Laude”
derecesiyle 1994’de mezun oldu. Aynı zamanda Londra Ermeni Kilisesine diyakoz –
papaz yardımcısı (sargavak) olarak hizmet etti.
Eğitimi
sürerken 1992 yazında Patrik Karekin Kazancıyan tarafından evlenmemiş rahip
(Apeğa) olarak takdis edilip resmi olarak sivil hayattan ruhani hayata geçiş
yaptı.
1994-1997
dönemini manastır hayatını tanımak için Yeruşalim’de (Kuddüs) geçirdi. Patrik
Torkom Manugyan’ın desteğiyle 3 yıl boyunca, halk için akşamları “Kutsal Kitap
Çalışmaları” düzenledi. Tarkmançats Lisesi’nde müdürlük (desuç) ve din dersi
öğretmenliği yaptı.
1997-1999
yılları arasında Master çalışmalarını, İrlanda-Dublin’de bir Cizvit (Jesuit)
üniversitesi olan Milltown İnstitute of Philosophy and Theology’de Spirituality
dalında yürüterek, “İman ve Şifa Mucizeleri” teziyle 2000 yılında tamamladı.
1999-2005
yıllları boyunca İstanbul Kınalıada, Kumkapı Dışı Surp Harutyun, Gedikpaşa ve
Galata kiliselerinde ruhanilik ve vaizlik görevlerini yürüttü. Aynı dönemde
Ruhani Kurul’un Başkan yardımcısı oldu. Yurtiçi ve yurtdışı toplantı ve
konferanslarda Patrikliği temsil etti. Patrikhane kilise bülteni Lraper’de pek
çok yazısı yer aldı.
2005-2011
dönemi boyunca Ermenistan’da Kevorkyan Teoloji Akademisi’nde; öğretim üyeliği,
dekan yardımcılığı ile üç yıl boyunca da dekanlık görevlerini yürüttü.
Günümüzde dünya üzerinde aktif olarak görev yapan 200’den fazla din adamının
hazırlanmasında katkıda bulundu.
Eğitmenlik
ve yöneticilik görevlerinin yanında, halka yönelik vaizlik ve ruhani
danışmanlık görevini sürdürdü. 2008 – 2010 yılları arasında Şoğagat TV’de İncil
yorumlayan “Avedarani Usutsum” isminde Ermenistan ve diasporada yayınlanan 72
program yaptı. Bu başarılı programlarla sosyal medyada 1,5 milyonun üstünde
tıklanma sayısına ulaştı.
Önemli
patrikler arasında yer alan Golot ve Şığtayagir Patriklerin hayatı hakkında
kurgulanmış “Yergu Ukhtavor” (İki Adanmış Kişi) isimli dini tarihi bir roman
yazdı. Defalarca baskısı gerçekleşen bu roman, Ermeni Kilisesi merkezi olan
Surp Etchmiadzin yayınlarının en popüleri ve başarılısı olarak kabul
edilmektedir.
2006
yılında Üstrahip (Vartabet), 2008 yılında ise Episkopos rütbelerini alarak
2011’de İstanbul’a döndü.
İstanbul’a
dönüşünü takiben Ermeni Patrikhanesi Kiliserarası ve Dinlerarası İlişkiler
Sorumlusu oldu. Ekümenik ilişkiler bağlamında Türkiye Kiliseleri Ortak
Komisyonu’nda aktif rol üstlendi. Bu komisyon dünya kilise tarihinde ilk kez
Katolik, Ortodoks ve Protestan inançlarının ortak imanını bir kitap olarak
yayınladı. İngilizceye de çevrilen ‘Temel İlkeleriyle Hristiyanlık’ adlı bu
kitabı komisyonla birlikte kaleme aldı.
Episkopos
Sahak Maşalyan, 4 Temmuz 2019 tarihinde Patrik Kaymakamı seçildi.
Maşalyan,
Türkçe ve Ermenice’nin yanısıra iyi derecede İngilizce bilmektedir. Dini
eğitimin bir parçası olarak Yunanca, Latince ve İbranice çalışmıştır.
KAYNAKÇA:
Sahak Maşalyan kimdir? (hürriyet.com.tr,
11.12.2019), Türkiye Ermenileri Patriği Maşalyan'dan 'Ayasofya' önerisi!
Türkiye Ermenileri 85. Patriği Sahak Maşalyan, "Ayasofya ibadete açılsın
(sozcu.com.tr, 13 Haziran 2020), Sahak
Maşalyan (indyturk.com, 13 Haziran 2020), Cumhurbaşkanı Erdoğan, Patrik Sahak
Maşalyan ile görüştü (aa.com.tr, 22 Ekim 2020), Türkiye Ermenileri Patriği
Maşalyan'dan açıklama: Bizi üzmektedir (hurriyet.com.tr, 23.04.2021).
Türkiye
Ermenileri 85. Patriği Sahak Maşalyan, "Halkımızın acısının ve ecdadımızın
kutsal anısının bazı ülkelerce gündelik politik amaçlara alet edildiğini görmek
bizi üzmektedir. 10 yıllardır bu konunun, parlamentoların gündemine
taşınmasının yarattığı gerginlikler, iki halkın yakınlaşmasına hizmet
etmemektedir, tersine hasmane duyguları kışkırtarak barışmanın gecikmesine yol
açmaktadır. Öncelikle dostluk ve samimiyet köprüleri kurulmalıdır. Ancak böyle
bir ortamda tarihi olayların değerlendirilmesi çok daha yapıcı ve tatminkar
olacaktır. Üçüncü taraf ülkelerin işte bu yönde teşvik edici bir katkı sunması
arzulanmaktadır." dedi.
Maşalyan,
AA'ya 1915 olaylarına ilişkin yaptığı açıklamaya, "Biz de öncüllerimiz
olan rahmetli patriklerimiz gibi Türkler ve Ermeniler arasında barış, dostluk
ve esenlik dileklerimizi sunmaya devam edeceğiz. Üstünden 106 yıl geçmiş
olayları, 1000 yıllık ortak tarihin acı bir istisnası olarak görüp ilişkilerin
ortak komşuluk ve kazanç paydalarının üstünde ivedilikle yeniden inşa edilmesini
teşvik edeceğiz." diyerek başladı.
Komşu
devletler olarak Türkiye ve Ermenistan'ın, yakın coğrafi konumları ve bu
konumun getirdiği tarihi tecrübeler göz önüne alındığında, birlikte yaşamayı
kader edinmiş durumda olduğunu dile getiren Maşalyan, "İnanıyoruz ki
Tanrı'nın iradesiyle Türk ve Ermeni ilişkilerinde kardeşlik ve sevgi ortamını
daha da güçlü bir şekilde selamlayacağız. Biz, her iki halkın bu topraklara
özgü ve geleneklerinde var olan komşuluk bağlarının Türkiye ve Ermenistan resmi
makamları arasında da canlanmasını ümitle bekleyenlerden olmayı tercih
ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"6 Devletli
Bir Barış Havzası Oluşturma' Projesi, Bölgedeki Halklara 100 Yılın Barışını
Getirebilir"
"Sayın
Recep Tayyip Erdoğan, hem Başbakan hem de Cumhurbaşkanı olarak Türkiye
Cumhuriyeti tarihinde bu vesileyle mesajlar yayımlayan yegane devlet büyüğü
oldu. Bu mesajlarda acımızı paylaşan bir ruh ve sürgün döneminde hayatlarını
kaybeden halkımız evlatlarının anısına dair bir saygı göze çarpmaktadır. Bize
göre bu mesajları gelecekte bir yakınlaşmaya zemin hazırlayabilen olumlu
adımlar olarak değerlendirmek yerinde olur. Keşke kendilerinin önerdiği ortak
tarih komisyonu oluşturulabilseydi, en az 15 yıllık bir yol alınmış olurdu.
Ermenistan ve Türkiye arasında anlaşma protokolleri keşke hayata geçirilebilse,
sınırlar açılabilseydi. O zaman Karabağ çatışmasının çözümü de farklı bir
mecraya taşınabilirdi. Yine de geç kalındığını düşünmüyoruz. Sayın
Cumhurbaşkanımızın Kafkasya için önerdiği '6 devletli bir barış havzası
oluşturma' projesi, bu bölgedeki halklara 100 yılın barışını getirebilir."
Tarafların
daha titiz bir dil kullanarak, ulusal onurları kırıcı ifadelerden imtina
etmelerinin, yapıcı diyalogların kurulmasını kolaylaştıracağını vurgulayan
Maşalyan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Halkımızın
acısının ve ecdadımızın kutsal anısının bazı ülkelerce gündelik politik
amaçlara alet edildiğini görmek ise bizi üzmektedir. 10 yıllardır bu konunun,
parlamentoların gündemine taşınmasının yarattığı gerginlikler, iki halkın
yakınlaşmasına hizmet etmemektedir, tersine hasmane duyguları kışkırtarak
barışmanın gecikmesine yol açmaktadır. Öncelikle dostluk ve samimiyet köprüleri
kurulmalıdır. Ancak böyle bir ortamda tarihi olayların değerlendirilmesi çok
daha yapıcı ve tatminkar olacaktır. Üçüncü taraf ülkelerin işte bu yönde teşvik
edici bir katkı sunması arzulanmaktadır. Büyük yıkımlara yol açan savaşlar ve
insan haklarını tehdit eden kavgalar son bulsun; hiçbir ırk, millet ve din
farkı gözetmeden tüm insanlığın gelişmesi ve bereketi için Tanrı'nın sevgisi,
merhameti ve inayeti sonsuza dek hüküm sürsün."
KAYNAK:
Türkiye Ermenileri Patriği Maşalyan'dan açıklama: Bizi üzmektedir (hurriyet.com.tr,
23.04.2021).