Murathan Çarboğa

Şair ve Yazar

Doğum
Ölüm
10 Ocak, 2021
Eğitim
Mustafa Kemal Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü

Şair ve yazar (D. 1974, Dörtyol / Hatay – Ö. 10 Ocak 2021, Hatay), 1974'te Dörtyol'da doğdu. Aslen Adanalıdır. 1991 yılında Adana İsmet İnönü Endüstri Meslek Lisesinden, 1997 yılında Mustafa Kemal Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldu.

Çocukluğu, üniversite öğrenimi ve öğretmenlik hayatımın büyük bir bölümü Hatay’da geçti.  On yaşına kadar Dörtyol’da bahçeler içinde yaşadı. Babası Demirçelik fabrikasında çalışıyordu. 1984’te Adana’ya  (memlekete) taşındı. Sonra yeniden Hatay’a döndü.  Antakya’da öğretmen olarak görev yaptı. Çeşitli ulusal ve uluslararası etkinliklere katıldı. 10 Ocak 2021’de evinin balkonundan düşerek hayatını kaybetti.

 

 Kitapları:

 

Şiir: Dönen Rüya (2003),

 

Roman:  Kadem (2018)

 

Öykü:  İshak Kuşunun Çağırdığı Çocuk (2018).

 

 Ödülleri:

 

4. Hasan Bayrı Şiir Yarışması'nda "Miras" adlı şiiriyle birincilik (2001)

Uğur Mumcu Şiir Ödülü'nde "Susmak" adlı şiiriyle birincilik (2003)

Bursa Kültür ve Sanat Vakfı'nın düzenlediği “Öğretmen Mektupları” yarışmasında ikincilik (2003)

Deneme dalında düzenlenen Behzat Ay Yazın Ödülü'nde birincilik (2004)

“Yağmalanmış Hayal” adlı dosyasıyla Cemal Süreya Şiir Ödülü'nde birincilik (2005)

"Hayat Hiçbir Zaman Yetmeyecek Şiire" adlı dosyasıyla Ali Rıza Ertan Şiir Ödülü'nde birincilik (2007)

- Mimarlık Vakfı ve TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nin düzenlediği “Mimarlık Öyküleri” yarışmasında "Çağa Düşmüş Bir Masal" adlı öyküsüyle ikincilik (2008)

Tarık Dursun K. Hikâye Ödülü'nde "İshak Kuşunun Çağırdığı Çocuk" adlı öyküsüyle ikincilik (2012)

Mustafa Kemal Üniversitesi ve Hatay İl Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlediği Yahya Kemal Şiir Yarışması'nda "Aldanış Şarkıları" adlı şiiriyle birincilik (2014)

Mahmut Tunaboylu 7. Öykü Yarışması'nda "Mutluluk Anlık Acılar Uzun Metrajlı" adlı öyküsüyle birincilik (2014)

"Sede Kız ile Hasan Oğlan" adlı öyküsüyle Maden Mühendisleri Odasının düzenlediği 'Madenci Edebiyatı Ödülleri"nde öykü ödülü (2014)

4. Sarıyer Edebiyat Günleri Öykü Yarışması'nda "Kalbimdeki Yılkı" adlı öyküsüyle ikincilik (2015)

6. Nihat Akkaraca Öykü Ödülü'nde "Ölülerle Yaşamak" adlı öyküsüyle birincilik (2015)

Tekirdağ Belediyesi- Mübadele Öyküleri Yarışması’nda ikincilik (2017)

Bursa Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen ve beş yılda bir verilen- Ahmet Hamdi Tanpınar Şiir Ödülü’nde birincilik (2017)

TUCSA 25. Yıl Öykü Yarışması’nda birincilik-2017

Tuzla Belediyesi’nin düzenlediği 2. Tuzla Hikâye Yarışması’nda birincilik-2017

Dikili Belediyesi - Köy Enstitüleri Konulu Öykü Yarışması'nda "Haydi Yeni Baştan" adlı öyküsüyle birinci. (2016)

Ümraniye Belediyesi 14. Hikâye Yarışması’nda “İmkansıza Yolculuk” adlı öyküsüyle iki bin katılımcı arasından ikincilik-2018

Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği Mustafa Miyasoğlu Hikâye Yarışması’nda birincilik-2018

Elazığ Belediyesi’nin düzenlediği 1. Dede Korkut Hikâye Yarışması’nda birincilik-2018

 

KAYNAK: Murathan Çarboğa (siirara.com, 10.01.2021), Murathan Çarboğa (1000kitap.com, kidega.com, idefix.com, 10.01.2021), Yazar Murathan Çarboğa'nın ölüm nedeni şaşırttı... İşte son paylaşımları ve konuşmaları - Murathan Çarboğa kimdir? (gercekedebiyat.com, 10.01.2021), Şiirler Yoldaşsız; Öyküler Dengbejsiz Kaldı  (aksisanat.com, 11 Ocak 2021).

 

BİR AVUÇLUK VAROLUŞ

Ölü bir yengeç buluyor çocuk kumların arasında,

avuçlarında ufalanan hayat uğulduyor… rüzgar,

suya çekiyor tutup yakasından. adı konulamayan

sonsuzluk bu: göğün fırlatılmış yalnızlığı ve deniz…

ayaklarının altında devinen erkenci bir intihar.

 

Uçsuz bir manzaranın ortasında hayatı anlamak…

sesin iki adımlık nefesiyle anlatmak hüznü…

vaat edilmiş iklimlerden dönüyor ruhlar, okyanus

akıntılarıyla savrulan yitikler vuruyor kıyıya.

yalnızca çocuk görüyor, yalnızca onun küçük elleri…

 

Seslerin şaşkın fosilini kokluyor bir köpek,

kumsal boyunca. kumun silinip toparlanan yazgısı

adımlarından yok sayıyor hayatı. sonsuzluk,

muştusu mutsuzluğun. bunu biliyor çocuk…

çöküp katlıyor bedenini bir avuçluk varoluşa.

 

Dokunabildiğin yer kadar anlamlı imkan.

gökyüzüne uzanan eller hep ölümü bekleyecek…

deniz kabuklarında inleyen azap kavuşamayacak

suya. sayıklamalarla uçuşacak sözcükler bir tek.

alışkanlık ustası zaman, yolunu değiştirmeyecek.

Kıyıda tahta parçası toplayan bir kadın gülümsüyor:

'denizin güzel öfkesine şükürler olsun!'

 

KAYNAK: Murathan Çarboğa (siirara.com, 10.01.2021).

 

ŞİİRLER YOLDAŞSIZ; ÖYKÜLER DENGBEJSİZ KALDI

Murathan Çarboğa… Fantastik öykülerinde Anadolu’yu, çocukluğunun bahçelerinde annesini ve babasının şiir dizelerine sinmiş varlığını hissettiğimiz, dizelerinde duygu çoğaltan edebiyatçımızı kaybetmenin buruk bir şaşkınlığı var üstümde. Şiirleri yoldaşsız; öyküler dengbejsiz kaldı.

İshak Kuşu’nun Çağırdığı Çocuk adlı öykü kitabında yer alan öykülerini yarışmalara göndermeden benimle paylaşırdın. Bazen haddimi fazlasıyla aşar, fena eleştirirdim seni. Sense her defasında,”Güler beni eleştir, sen sıkı eleştiriyorsun.” derdin. Tanpınar Şiir Ödülü’nü aldığında “Güler seni iyi ki dinledim, son dizeleri değiştirdim, ödül almam da senin de emeğin var.” diye çorbada tuzu bile onore edecek alçakgönüllü bir adamdın.  Ben ki edebiyatın basamaklarına yeni adım atan, emekleyen bir çaylaktım.

 Öykü yolculuğuma adım atmamdaki en büyük yardımcım, öğretmenimdin. Sadece benim değil çevremdeki herkese yardım eder, adeta herkese yetişirdin. Bunu da hiç gocunmadan severek yapardın. Öykü ve şiir yolculuğumda deli saçması abuk subuk yazdığım onca metnin içinde gözünün nuru var. Hatay’da tanıdık tanımadık kim varsa edebiyat noktasında bir el vermişliğin vardı senin. Bunun aksini kimse inkâr edemez.

Seni kaybetmeden önce blogunu açıp “Dilemma” şiirini okumuştum birkaç gün öncesinden. Yanımdaki arkadaşa, “Ne zaman Murathan Çarboğa’nın şiirlerini okusam aynı yoğun duygular içinde oluyorum, o yoğunluk, o derinlik nasıl oluyor da her defasında aynı kalabiliyor?” demiştim. Sanırım bir daha böyle derinden sarsıcı yeni şiirlerinin olamayacağı duygusuyla baş etmem gerekecek. Benim gibi düşünen okurlarının, bu vakitsiz gidişi hazmetmesi çok zor olacak Murathan abi, çok zor olacak.

Fantastik bir roman yazacaktın, günlerdir tasarladığın. Bizi eserlerinden ve sohbetinden mahrum ettin ve daha nice projelere, imza günlerine, söyleşilere dâhil olacaktık. Edebiyat bizim tek tutanağımızdı ve biz kendimizi çoğaltarak yürek yüreğe verip kalemimiz yoruluncaya kadar pes etmeyecek, her ne olursa olsun yazmayı bırakmayacaktık. Değerimiz anlaşılsın anlaşılmasın; yazıyorduk ya, bir avuç okur da yeterdi bize. Öyle gönül koymak da neymiş, hem hangi yazar yaşarken kıymet görmüş ki?

Ve öyle içim rahat ki seni uğurlarken, ne güzel edebiyat dolu anılar biriktirmişim ki… Yokluğuna alışmak kolay olmayacak ama anılarda güzel kalmanın o kalp ağrıtan hüznüyle karışığım abim. Karmaşık ruh halim, bir yandan iyi ki tanımış seni der; bir yandan çok erkendi be abi, acelen neydi der.

Sen her ne kadar çevrene kırgın gitsen de abi, senin kıymetini bilen bir avuç insan olarak eserlerini yaşatmak boynumuzun borcu. Yok öyle ben gittim demek, eserlerinde kadim kalan o esrik duyguların başka dillerde yoldaşlık edecek. Başka yaralara merhem olacak. Şiirlerini içen şifa bulacak; öykünü okuyan yılkı atlarının üstünde içine attığı baskıladığı tüm duygulara özgürlüğün kılıcını çekecek. Yok öyle aramızdan ayrılmak, dilimizin varamadığı yok oluşu bizlere kabullendiremezsin.  Şiirinde de dediğin gibi unutuş aldanmaktır; biz seni unutursak kendimizi aldatmış oluruz.

KAYNAK: Şiirler Yoldaşsız; Öyküler Dengbejsiz Kaldı  (aksisanat.com, 11 Ocak 2021).

Yazar: Güler Kalem

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör