Angela Merkel

Siyaset ve devlet adamı, Başbakan

Doğum
17 Temmuz, 1954
Eğitim
Berlin-Adlershof Bilimler Akademisi Fizik Kimya Merkez Enstitüsü
Burç
Diğer İsimler
Angela Dorathea Merkel

Alman siyasetçi, şimdiki Almanya Başbakanı. Tam adı Angela Dorathea (Kasner) Merkel. 17 Temmuz 1954, Hamburg / Almanay doğumlu. Lutherian bir papazın kızı olarak dünyaya geldi. Merkel'in baba tarafından dedesi Ludwig Kasner, Polonyalı kökenlidir ve Posen'de (şimdi Poznan) Polonyalı kökenli bir Alman vatandaşıydı. Ailenin orijinal soyadı olan Kazmierczak, 1930 yılında Kasner olarak Almancalaştırılmış halde değişmiştir. Okulda akıcı Rusça konuşmayı öğrendi ve matematikteki yeterliliğinde ödül aldı.

Angela Merkel, Templin'de eğitim gördü ve 1973'den 1978'e kadar Leipzig Üniversitesi'nde fizik okudu. 1978 ile 1990 yılları arasında Berlin-Adlershof Bilimler Akademisi Fizik Kimya Merkez Enstitüsü'nde okudu. Kuantum kimyası üzerine tez için bir doktora (Dr. rer. Nat.) kazandıktan sonra araştırmacı olarak çalıştı ve birçok makale yayınladı.

1989 yılında Berlin Duvarı’nın yıkılmasının ardından büyüyen demokrasi hareketiyle Demokratischer Aufbruch Partisi’ne girerek, politikaya atıldı. 1990’da, Doğu Alman Cumhuriyeti’nin son hükümeti olan Lothar De Maizier geçiş hükümetinde sözcülük yapan Angela Merkel, aynı yıl, Almanya’nın birleşmesinden iki ay önce Hristiyan Demokrat Parti’ye (CDU – Christian Democratic Union) girerek, ilk genel Almanya seçimlerinde Federal Alman Meclisi’ne CDU’dan seçildi.

Üç ay içinde, Kadın ve Gençlik Bakanı olarak zamanın başbakanı Helmut Kohl’ün kabinesine girdi. Angela Merkel çok hızlı bir politik kariyer yaparak, 1991 ve 1998 yılları arasında hem parti başkan yardımcılığını, hem de Helmut Kohl kabinelerinde iki kez bakanlık görevini üstlendi ve 1998’de partisinin genel sekreterliğine seçildi.

Bu çıkışıyla dikkat çekerek Nisan 2000’de parti lideri olan ve tamamen Amerika yanlısı bir Irak politikası güden Merkel, iki sene sonraki seçimlere yeterince popüler bir isim olarak görülmediğinden, CDU’nun başbakan adayı olarak katılamadı (Başbakan adayı CDU’nun kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birliği’nin lideri Edmund Stoiber olmuştu). Edmund Stoiber‘in 2005 yılındaki seçim kampanyası sırasında Doğu Alman seçmenleri “Aptal” diye nitelemesi Merkel’den büyük tepki aldı ve bu da ikilinin 2002 seçimlerinden bu yana aralarının bozuk olmasına sebep oldu.

Birlik Partilerinin Stoiber’in adaylığında 2002 seçimlerini kaybetmesiyle, 2005 erken seçimlerinde Merkel başbakan adayı oldu. Başbakan adaylığı ilk gündeme geldiğinde buna şüpheyle bakan geniş bir kesim vardı; çünkü Angela Merkel, Doğu Almanyalı Protestan bir kadındı ve CDU genelde Katolik Batı Alman erkekleri tarafından yönetilmiş bir partiydi. Aday olmasının ardından Merkel, büyük bir imaj değişikliği yaparak, saç modelini değiştirdi, daha renkli giyinmeye başladı ve seçim kampanyaları boyunca sık sık efsane rock grubu The Rolling Stones’un Angie adlı parçası çalındı.

18 Eylül 2005 tarihindeki Alman ulusal seçimlerinde Merkel ve Schröder baş başa yarıştılar ve Merkel oyların yüzde 35.2’sini alırken Schröder yüzde 34.2’sini topladı. Daha sonra Sosyal Demokrat Parti yetkilileri ve Hristiyan Demokrat Parti üyeleri arasında lider Angela Merkel’in başbakanlığı konusunda anlaşma sağlandı ve anlaşma uyarınca Angela Merkel’e başbakanlık koltuğunun bırakılması karşılığında Sosyal Demokratlar, yeni kabinede 8 bakanlığı aldılar. Angela Merkel, parlamentonun onayını aldıktan sonra, 22 Kasım 2005’te 51 yaşında Almanya tarihinin en genç, ilk Doğu Almanyalı ve aynı zamanda ilk kadın başbakanı oldu.

Dış basında zaman zaman İngiltere eski başbakanlarından Margaret Thatcher’la karşılaştırılan (Maggie-Angie benzetmesi yapılır) Angela Merkel, kürtaj ya da eşcinsel hakları gibi toplumsal konularda daha merkezci görüşlere sahip ve sık sık Doğu Almanya’da büyümüş bir insan olarak özgürlüklerin önemini en iyi kendisinin bildiğini söylüyor.

Alman ekonomisini iyileştirmek, büyüyen işsizlik oranını düşürmek, dış politikada ABD ile soğuyan ilişkileri düzeltmek ve bugüne dek Avrupa Birliği’nde entegrasyonun temel motoru olarak görülen Fransa-Almanya ittifakına verilen önemi azaltmak isteyen Angela Merkel, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine ise ancak özel bir statüyle gerçekleşirse sıcak bakabileceğini belirtiyor.

 

Evlilikleri:

 

Merkel 1977 yılından, boşandığı 1982 yılına kadar fizikçi Ulrich Merkel ile evliydi. 1998 yılından beri Berlin kimya profesörü Joachim Sauer'le ikinci evliliğini sürdürmektedir ve hiç çocuk sahibi olmamıştır, Sauer'in ise iki yetişkin erkek çocuğu bulunmaktadır.

 

KAYNAK: Angela Merkel Kimdir? (sabah.com.tr, 30 Nis 2013),Angela Merkel Kimdir? (internethaber.com, 1 Şubat 2019), Angela Merkel Kimdir? (haberler.com, 23.11.2020), Düşünen Dişi Aslan (Twitter: Düşünen Dişi Aslan - @aslan_dusunen paylaşımı, 21 Kasım 2020), Angela Merkel Haberleri (haberturk.com, 23.11.2020), Angela Merkel kimdir? (yeniakit.com.tr, 23.11.2020).

ANGELA MERKEL NİÇİN YILIN KADINI SEÇİLDİ?

 Alman siyasetçi, şimdiki Almanya Başbakanı. Tam adı Angela Dorathea (Kasner) Merkel. 1954, Hamburg doğumlu. Babası protestan papazı, annesi İngilizce öğretmeni… Henüz dört aylıkken, Berlin’e 50 kilometre uzaklıktaki Templin kasabasına taşınıyorlar. O tarihte duvar yok. Sene 1961. Rüzgâr dönüyor. Duvar örülüyor. Yedi yaşındaki Angela ve ailesi, Doğu’da mahsur kalıyor.

Matematik, fen ve lisan derslerindeki başarısı üzerine, Wagner’in de mezun olduğu Leipzig Üniversitesi’ne kabul ediliyor. Fizik diploması alıyor.

O zamanlar Sovyetler gümbür gümbür, herkes ruh gibi takip ediliyor, papazın kızı da modaya uyup ‘kızıl’laşıyor, komünist gençler derneğine yazılıyor. Doğu Berlin Üniversitesine geçiyor, Quantum fiziğinde doktor oluyor.

Henüz 20’sindeyken siyasete bulaşıyor, 36 yaşındayken Lothar de Maiziére hükümetinin sözcüsü oluyor.

“Berlin Duvarı yıkılmasaydı, benim hikâyem de sıradan bir Doğu Alman hikâyesi olarak kalırdı” diyor… Ama duvar yıkılıyor. Duvar yıkılır yıkılmaz tası tarağı topluyor, Berlin’in öbür yakasına atlıyor. Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’ne üye oluyor. “Kara dev” lakaplı Helmut Kohl’den ağabeylik görüyor. Sonrası malum… Erkek egemen partide, erkeklerin en üstüne çıkıyor, Almanya’nın en genç başbakanı, ilk kadın başbakanı oluyor.

Şimdi gelelim… “Kadın” Angela’ya.

23 yaşında Doğu Berlin Üniversitesi’ndeyken hoca-asistan aşkıyla, fizik profesörü Ulrich Merkel’le evleniyor. Angela Kasner, Angela Merkel oluyor. Çocukları olmuyor. Duvar yıkılmadan yuva yıkılıyor. 28 yaşındayken boşanıyor. “Doğu’da olmadı, bi de Batı’da deneyeyim” diyor, Batı’ya geçtikten sonra, 44 yaşındayken, gene profesör ama bu defa kimya profesörü Joachim Sauer’le evleniyor. Fizik profesörü kocadan kimya profesörü kocaya geçiyor, biyoloji gene denk gelmiyor, gene çocukları olmuyor.

Albert Einstein’ın da ders verdiği Humboldt Üniversitesi’nde ders veren Joachim Sauer, moleküler kimyada Almanya’nın en önemli 10 bilim adamı arasında yer alıyor. Angela gibi o da Doğu Almanya doğumlu… Angela gibi ikinci evliliğini yaptı. İlk evliliğinden iki oğlu var. Eşim başbakan oldu, malı götüreyim, oğullarıma gemicikler alayım, cızbızcı açayım demiyor.

Basından, protokolden uzak duruyor. Gayet mütevazi yaşıyor. Sadece tatilde birlikte görülüyorlar. Eşinin parlamentodaki yemin törenlerine bile katılmıyor, laboratuvarındaki televizyondan seyrediyor. Stern dergisi Joachim Sauer için “Operadaki hayalet” sıfatını kullanıyor. Angela ise, eşi için kısaca “O çok iyi bir adam” diyor. Angela 28 sene evvel boşanmasına rağmen, hâlâ ilk eşinin soy adını kullanıyor.

“Eski eşini, gençlik aşkını unutamadı” gibi dedikodular var; Günahı boynuna… “Merkel soyadıyla tanındığım için değiştirmedim” diyor o sadece... Battal giyiniyor, genellikle üniforma gibi hep aynı kıyafetleri tercih ediyor. Altında pantolon, üstünde ceketimsi bi şey, sadece renkleri değişiyor. Langur lungur yürüyor. Yüksek topuk giymiyor. Mizahçılar hep bu tarafına vuruyor, “Alman köylüsü” muamelesi görüyor.

Bi defasında Karl Lagerfeld’e sordular, nasıl buluyorsunuz diye… “Berbat” dedi. Başkasına da sormadılar.

Bazen, kaş yapayım derken göz çıkarıyor. Başbakan olduğunda baloya davet edildi, göğsü açık şifon bi gece elbisesi giydi, memeler kadraja sığmadı.. İtalya’da herkesin içinde havluya sarınarak mayosunu değiştirmeye kalktı, The Sun gazetesine yakalandı, açıkta kalan poposunun fotoğrafını yayınladılar. Ama umurunda bile değil,

Diyet yapmıyor. Spor yapmıyor. “çekici olmasaydım evde kalırdım, halbuki ben iki defa evlendim” diyor.

Magazin basını en çok saçına takıyor, kısa kahküllü oğlan çocuğu modeli yerden yere vuruluyor.

Eskiden ya kendisi kesiyor, ya da sıradan kuaförlerle idare ediyordu.

Başbakan olunca, Berlin’de başka bi kuaför var, pek meşhur, ona götürdüler, nafile kardeşim, saç hâlâ aynı saç.

İngilizce, Rusça biliyor. Makine gibi, sabah 6’dan gece 24’e kadar çalışıyor. Enine boyuna tartmadan harekete geçmeyen, serinkanlı bir bilim insanı o…

Daima sakin kalmayı başarıyor. Ama konuşmaya başladığında etrafını büyülüyor, yere bakan yürek yakan cinsinden…

Müthiş bir analitik zekâsı var, ayrıntıları asla kaçırmıyor. Destekçileri ona, isminin kısaltılmış haliyle “Angie” diye sesleniyor. Seçim kampanyalarında Rolling Stones’un Angie’si çalınıyor. Dans etmeyi sevmiyor. Klasik müzik seviyor.

Her sonbaharda Bayreuth’ta düzenlenen Wagner Festivali’ni kaçırmıyor. Lüks sevmiyor. Şehir hayatından hoşlanmıyor, çayır çimende mutlu oluyor. Başbakan seçilmeden önce, özel hayatında modası geçmiş Opel’e biniyordu, Berlin çeperinde mütevazı bir evde oturuyordu.

Şimdilerle vakit bulamıyor, ama bahçesinde çiçeklerini çapalarken dinlendiğini söylüyor. Bizimkiler gibi bahçıvan çalıştırmıyor. Hobisi, eşine yemek yapmak… Alman klasiği patates çorbasıyla parmakları yedirttiği söyleniyor. Dışarıda yemeğe çıkmak için en beğendiği adres, Berlin’deki Yunan restoranı Cassambalis… Üstelik “başbakan bizim müşterimiz” diye hesaplara geçirme yapmıyorlar, fiyatları gayet makul… Zaten, lezzetiyle değil de kazıkçılığıyla sükse yapmaya çalışan ukala dümbeleği bir yer olsa, Merkel’in oraya gitmesi mümkün değil.

Yengeç burcu… Tipik özelliklerini taşıyor. Cesaretle endişenin, çılgınlıkla huzurun, ilelebet fedakârlıkla tık diye vazgeçmenin kesiştiği nokta…

Sezgileri çok güçlü. Gerçekleştiremediği hayali var mı? Var. Trans-Sibirya demiryoluyla Moskova’dan Vladivostok’a, karlar altında tren seyahati yapmak istiyor. “Çocukluğumdan beri düşlerim, bir gün mutlaka” diyor.

Her lider gibi, Angela’ya da belden aşağı vuruldu. KGB arşivlerinde yer alan tozlu hatıralar piyasaya servis edildi. Kariyerine olumsuz etkisi sıfır oldu. Alman halkı oralı bile olmadı. Çünkü Alman halkı, kimin soyunduğuyla ilgilenmiyor, halkı soyan var mı, ona dikkat ediyor.

Hırsızlık yapmıyor. Başbakanlık maaşı dışında geliri yok.

Time dergisi tarafından “yılın kişisi” seçilen Angela, özetle bu.

Peki neden o seçildi?

Time dergisinin yayın yönetmeni Nancy Gibbs açıklıyor:

“Şahsi menfaate taviz vermediği için, zorbalığa taviz vermediği için, dünyada az bulunan ahlaki liderlik gösterdiği için” diyor.

KAYNAK: Düşünen Dişi Aslan (Twitter: Düşünen Dişi Aslan - @aslan_dusunen paylaşımı, 21 Kasım 2020).

 

 

 

Yazar: HABER

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör