Didem Madak

Şair

Doğum
08 Mayıs, 1970
Ölüm
24 Temmuz, 2011
-
Eğitim
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Burç

 Şair (D. 8 Nisan 1970, İzmir – Ö. 24 Temmuz 2011). İlkokulu çeşitli şehirlerde okudu. Ortaöğrenimini İzmir’de tamamladı. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümünde ve Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinde okudu. Tezgâhtarlık, sekreterlik ve anketörlük gibi çeşitli işlerde çalıştı. Şiirlerini 1995 yılından itibaren Sombahar ve Ludingirra gibi dergilerde yayımladı. Grapon Kağıtları adlı şiir dosyasıyla 2000 Yılı İnkılap Kitabevi Şiir Ödülünü aldı.

“Ah’lar Ağacı’nda kullanılan dil, mistik kavramlara göndermeler içerse de bu kavramları insana özgü dünyada somutlaştırıyor. Yaşamında yer ettiğini sezinlediğimiz kimi olay ya da olgular bugün onun şiirinde kara mizah unsuru olarak öne çıkıyor. Onunkisi yaşamakta olduğumuz ve henüz tüm zamanımızı yalnızca ne olup bittiğini anlamaya ayırdığımız bir dönemin şiiri. Nesneler ve kavramlarla kurduğu ilişki ve bunlara şiirde bulduğu karşılıklar bakımından Madak, ayrıksılaşan bir şair. Şiire girmekte direnen sözcüklerin onun şiirinde kendilerine yer bulduğunu görüyoruz çoğu zaman. Gündelik yaşamda sıklıkla kullanılan sözdizimleri, mutfak gereçlerinin adları, çocuklukta kalmış ayrıntılar... Bu şiirlere bireyin toplumsal, tarihsel trajediyi deneyimlemesi yansımıştır.” (Sinan Oruçoğlu)

ESERLERİ (Şiir):

Grapon Kağıtları (2000), Ah’lar Ağacı (2002).

KAYNAK: Mehmet Çetin / Tanzimattan Günümüze Türk Şiiri Antolojisi (c. 4, 2002), Müjde Bilir / Didem Madak ile Söyleşi (Varlık dergisi, Ekim 2002), Veysel Gültaş / Kadı Burhaneddin’den Günümüze Hukukçu Şairler Antolojisi (2003), Sinan Oruçoğlu / Yerine Getirilemeyecek Bir Vasiyet (Virgül, Mayıs 2003), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2. bas., 2009), Türkiye Yazarlar Birliği / Türkiye Kültür Sanat Yıllığı (2012

 

 

 

Şimdiden Bir Hatırasın

Şimdiden bir hatırasın
Bulutsa, tozsa, uçarsa
Bütün (aşklar) paranteze alınsın
Rüzgar çanısın, rüzgarın diline dolanırsın
Ne bir şarkısın,
ne de dillerde nağme adın
Artık bazı şarkılar kadar yaralısın

Günler izmarit diplerinde biriksin
O zaman mutlaka bir trenle gelirsin
Köpüklerdensin, mavisin, sakinsin
istesen suyun tenine bitişirsin
ellerimi bıraktım, artık bunu sana yazsın
İçimde iki yaşlı balık varsa,
İçimde biri pulsuz, iki balık varsa
Biri sensen, gelirsen ve yok edersen
Bunu yazmak istiyorum sana
Sonra postalamak istiyorum
Pulsuz bir zarfla
Hiçbir mektup artık ikna etmiyor beni hayata

Bu kırmızı oyalarla saçlarımda
Beyaz bir tülbent gibi kalırsam
tenimde, süzemediğim tortularla
Gün olur sararırsa sayfalarda
Bıraktım ellerimi, sana bunu yazsın
Şimdiden bir hatırasın

Kırık kalplerle süslü bir sayfaysan
Camsan, saydamsam, beni kırarsan
Simlerimle sevişirim seninle
O süslü sayfaların üzerinde
İçimde iki mutlu yıl varsa,
İçimde biri simli iki kadın varsa
Sen, gelirsen ve yok edersen
Bunu yazmak istiyorum sana
sonra postalamak istiyorum
Simli bir yılbaşı kartıyla
Hiçbir mektup artık beni, ikna etmiyor hayata

Şimdiden bir hatırasın
Açmışsa bir sardunya saksıda
Bütün (aşklar) paranteze alınsın
Bıraktım ellerimi, artık sana bunu yazsın
mektuplar postaya takılırsa...
Ey aşk sen
Artık bazı şarkılar kadar yaralısın.

 

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör