Sosyolog, öğretim üyesi (D. 1902, Taşkent - Ö. 1984, Bursa). Asıl
adı Tahir Şakirzâde olup, dilbilimci Saadet Çağatay’ın eşidir. İlköğrenimini
doğduğu yerdeki yerel okullarda gördükten sonra Münevver Karî’nin kurduğu
Usûl-ı Cedîd Mektebi ile Türkistanlılar için açılan Rus Mektebine devam etti.
İdil-Ural’ın Ufa kentindeki Aliye Medresesi’nde bir yıl kadar okuduktan sonra
öğrenimini Azerbaycan’ın başkenti Bakü’deki Muallim Mektebi’nde sürdürdü. 1921
yılına kadar kaldığı Azerbaycan’da, Azerî Millî Hareketine ve Türkistan’daki
milliyetçilerin toplandığı Türkistan Milli Birliği’nin çalışmalarına katıldı.
Tahir Şakir Bey,
1930 yılında, burslu öğrenci olarak gidip yerleştiği Almanya’nın Heidelberg
Üniversitesi’nde felsefe, sosyoloji ve ekonomi öğrenimi gördü. Karl-Rubrect
Üniversitesi’nde “Göçebe
Hayat Ekonomisi’nin Ana Hatları” başlıklı tezi ile doktorasını tamamladı. Berlinde,
Türkistan aydınlarından Muhammed Ayaz İshaki’nin kızı Saadet Hanımla evlendi.
1929-39 yılları arasında Mustafa Çokay ve Dr. Abdülvahap Oktay ile birlikte
Berlin’de, Türkistan bağımsızlık mücadelesinin yayın organı olan “Yaşa
Türkistan” dergisini kurup
yayımladılar.
İkinci Dünya
Savaşı’nın başlaması üzerine 1939’da, ailesiyle birlikte Türkiye’ye göç ederek
Ankara’ya yerleşti. Bir süre Ziraat Bakanlığı danışmanı olarak çalıştıktan
sonra, 1948’den itibaren Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi
(DTCF) Sosyoloji Kürsüsü’nde hocalığa başladı. Bu
fakültede 1954 yılında doçentliğe, 1963 yılında profesörlüğe yükseldi.
Sosyolojinin (toplumbilim) Türkiye’de bir bilim
olarak benimsenmesi de Avrupa’daki olaylar ve düşüncelerden etkilenişler
arasında yer alır ve ameli (iş, edim) yararı bakımından önem taşır. Prof. Dr.
Tahir Çağatay’a göre; “Çağdaş yaşama
düzeninin doğup geliştiği Batı ülkelerinde beliren bütün düşünce akımları ve
bilim kolları gibi sosyoloji ve onun eşitli akımları da, bir parça gecikme
suretiyle olsa bile ülkemizde zemin kazanmıştır. Batı’nın kendisine XIX.
yüzyılın yaratığı sayılan sosyolojinin kurucusu Augliste Comte’un öğretileri
izlerdi. Ahmet Rıza Bey ve Ziya Gökalp’te, Durkheim metodolojisi etkilerini en
belirgin şekliyle yine Ziya Bey’de görmek mümkün olduğu gibi, Leplay Okulu
etkisini açıkça Sabahaddin Bey
getirmektedir.”
Prof. Dr. Çağatay, 1950'li yıllarda Ankara
Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde ünlü Alman sosyologlarından
Ord. Prof. Dr. Hans Freyer’le birlikte verdikleri derslerde, Freyer’den çevirdiği
“İçtimai Nazariyler Tarihi”ne
ikinci basılışında önemli ölçüde ekler de yazmıştı. Burada iki Türk
Sosyologu da yer verilmişti: Prens Sabahaddin ve Ziya Gökalp. Leplay ve
temsilcisi bulunduğu Seience Sociale Okulu hakkındaki ek yazısından
sonra Sabahaddin Bey’in fikirleri, özellikle “Türkiye Nasıl Kurtarılabilir?” adlı kitabı incelenmektedir.
Prof. Dr. Tahir Çağatay, “İçtimai Nazariyeler
Tarihi”ne “Ziya
Gökalp” başlığı altında Türk Sosyolojisi’ne dair yazdığı ikinci ekte, yine
sosyolojinin bir gerçeklik bilimi olarak kuruluşuna değinerek diyor ki; “Bilindiği gibi, Batı aleminin iki yüzyıldan
fazla bir zaman içinde geçirdiği çeşitli istihalelerle ulaştığı toplumsal yapı
sorunlarının aydınlatılması ve çözüm yollarının aranması görevini yüklenmek
üzere doğan yeni bilim, sosyoloji adını almıştır.
Geçmişteki
oldukça istikrarlı, durgun yaşama şartları ve onun yarattığı ölçülerle
düşünüldüğünde ‘bunalım’ denilebilecek bu olayların, geleceğin gelişme, değişme
ve yenileşme alanındaki temposunu gittikçe artıracak, hayat şartları bakımından
birer tabii hayat gerektirmesi halini alacağını da kabullenmek gerekir. Bütün
bu gelişme ve olaylar Batı ülkelerinde bugün yürürlükte bulunan yeni sınai
topluluk yapısını, onun düzen ve kurallar sistemini doğurup geliştirmiştir.
Kendi çevresinde gelişip olgunlaşmasını sağlayan bu düzen, nüfuzunu, yakın çevreden
başlamak üzere, yavaş yavaş bütün dünyaya yaymıştır ki, biz de işte bu yayılım
alanları içinde bulunuyoruz... Bugün evrensel bir durum kazanmış olan sınai
düzen sürekli olarak değişip gelişen ve yenileşen yaşama tarzı yaratacak bir
dinamizm özelliği taşımaktadır.”
Prof. Tahir Şakir Çağatay, DTCF Sosyoloji
Bölümü’nün kurucusu sayılmaktadır. 1972 yılında emekli olana kadar,
bu bölümünün başkanlığını yapmıştı. Toplumbilimsel (sosyolojik) incelemeleriyle tanınan
Çağatay, makalelerini Ankara Üniversitesi DTCF’nin araştırma dergisinde
yayımladı. Türkiye’de toplumbilimin, bir bilim dalı olarak tanınmasına ve
gelişmesine yaptığı katkılar görülmeyecek, yadsınacak gibi değildir.
ESERLERİ:
Nomaden
Wirtschaft (doktora tezi, Brüksel, 1931), Türkistan Pahta Hocalığı
(Türkistan Pamuk Ekonomisi, Arap harfleriyle, Berlin, 1934), Türkistan
Millî Edebiyatı ve Edipler Faciasına Dair (Arap harfleriyle, Berlin, 1935),
Türkistan Millî Mefkuresi ve Ali Şîr Nevâî (Arap harfleriyle, Berlin
1939), Kapitalist İçtimaî Nizam ve Bugünkü Durumu (1958), İçtimaî
Nazariyeler Tarihi (Prof. Hans Freyer’den çeviriye ek makaleler ile, 1960),
Günün Sosyolojisine Giriş (1962), Sınaî İhtilal” Mefhumu Etrafında (1965), İçtimaî
Nizam-Kadın-Cemiyet (1969), Sovyet Rusya’da Milletler Meselesi Çözülmüş
müdür? (1971), Modern Aile ve Sosyal Problemleri (1972).
KAYNAKÇA:
Ertuğrul Yaman / Türkiye’deki Türk Dünyası (A. K. Bolaç – A. Esatoğlu ile,
1998), Prof. Dr.
Leyla Ertürk / Tahir Çağatay ve Aile Sosyolojisi (Ankara 1983), İshaki Saadet
Çağatay / Prof. Dr. Tahir
Şakir Çağatay (Emel,
Mart-Aralık 1984) - Prof. Dr. Tahir
Şakir Çağatay (Türk Kültürü, Ocak 1985), İhsan
Işık / Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) - Resimli ve Metin Örnekli
Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas.
2007) - Ünlü Fikir ve Kültür Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 3,
2013).
.