Antika uzmanı, iş adamı. 1946 doğumlu. Medyada adı Rafi Portakal olarak da geçer. Dedesi Yervant Portakal, 1883 senesinde İstanbul’da doğmuş, 1914 yılında sanat eserlerin toplamaya başlamış ve müzayedeler düzenlemiş Ermeni asıllı iş adamıdır. O dönemde Osmanlı asilzadelerinin saraylarında ve evlerinde otuzdan fazla müzayede düzenlemiştir.
Babası
Aret Bey, ise dedesinden bu mesleği almış ve devam ettirmiştir. 1914 yılında
kurulmuş olan Portakal Sanat ve Kültür Evi günümüzde Raffi Portakal tarafından
yönetilmektedir. Kökenleri Osmanlı Devletinin son dönem bürokratlarından olan
Mikail Paşa’ya uzanmaktadır.
Annesi
Mannik Hanım ise Karadeniz’in Ordu ilindendir. Ermeniler Ordu’dan tehcir
edildiğinde, Raffi’nin anne tarafından olan dedesi Evrensel Boghos ağanın iki
çocuğu varmış. Bu dönemde Ermenilerin katledildiği haberlerini alınca çocuklarından
birisini Türk, birisini ise Yunan bir aileye bırakarak kaçmıştır.
1974
senesinde Zuhal hanım ile evlenen Raffi Portakal’ın bu evliliğinden Maya
isminde bir kızı vardır. Yaşantısını New York’ta sürdüren resim sanatı uzmanı
Arden Portakal ise Raffi Portakal’ın kardeşidir.
7
Eylül 1955 tarihinde gece saat 10 sularında Yeşilköy’te sesler duyulduğunu,
babasının onları alarak bir Türk arkadaşının evine sığındığını aktaran Raffi
Portakal, babasının Beyoğlu’ndaki dükkanında tahrip edildiğini ve büyük göçler
olduğunu aktarmıştır. Daha sonra babasının Brezilya’da akrabaları olduğunu
oraya gittiklerini ancak 7 ay sonra tekrar Türkiye’ye döndüklerini aktaran
Raffi Portakal döndükten sonra neredeyse her şeye sıfırdan başlamak zorunda
kaldıklarını belirtmiştir.
KAYNAK:
Hüdavendigar Onur / Ermeni Portreleri (2000), Kariyer Rehberi - Raffi Portakal
(İndeks Iletisim YouTube - 27 Kasım 2015), A. Esra Yalazan / Portakal Müzeyede
Evi'nin yüz yılına armağanı (Zaman, 10 Şubat 2016), Raffi Portakal: Servetin el
değiştirmesine çok tanıklık ettik (agos.com.tr, 26 Şubat 2016), 'Hayatımın
merkezi kızım' - HTKulüp - İş ve Cemiyet (htkulup.haberturk.com, 29 Aralık
2017), Murat Tufan / Her Şeyin Ekonomisi / Konuk: Raffi Portakal (EKOTÜRK TV
YouTube - 13 Aralık 2018), Raffi Portakal - Ermeni haber ajansı (ermenihaber.am,
28.02.2018), Koleksiyonerlik - Raffi Portakal (Geleneksel Sanatlar Derneği
YouTube - 22 Nisan 2019), Raffi Portakal ile Hayat Sanat (TRT 2 YouTube - 7 Ağustos
2019), Raffi Portakal Kimdir ? (canim.net, 24.04.2020), Raffi Portakal (eksisozluk.com,
24.04.2020), Portakal Sanat ve Kültür Evi (rportakal.com, 24.04.2020).
Raffi
Portakal, Portakal Müzayede Evi'nin Yayımladığı Kitapları Tanıttı. Kitaplar
Sanat, Sanatçı Ve Sanat Ortamını Tüm Yönleriyle Gün Yüzüne Çıkarıyor.
Kurulduğu
1914 yılından bu yana düzenlediği sergi ve müzayedelerle Türkiye'de sanat
piyasasının gelişmesinde önemli yeri olan Portakal Sanat ve Kültür Evi, sanat
tarihinin dört önemli ismini dört yeni kitapla okurun ilgisine sundu. Sanat
dünyasına yön vermiş üç ünlü sanat taciri Duveen, Vollard ve Portakal ailesinin
yaşam öyküleri ile ressam Osman Hamdi Bey'in sanatçı defterleri kitap olarak
yayımlandı.
Raffi
Portakal, sanat severlerin hatta sevmeden ilgilenenlerin bile tanıdığı bir
isim. Belki onu ve ailesinin hikâyesini çok bilmezler ama muhtemelen vaktiyle
yönettiği müzayedelere katılmış, hiç değilse adını duymuşlardır. Raffi
Portakal'ı jestleri ve bir orkestra şefi gibi kullandığı elleriyle izlemeyi,
mizahıyla renklendirdiği konuşmalarını dinlemeyi severim ben. Sanatı
içselleştirmeden ‘kutsallaştıranların' ona kızdığını, sanatın ticaretini de
yaptığı için ‘ötekileştirdiklerini' biliyorum. Bu yüzden daha fazla ilgimi
çekiyor doğrusu.
SANAT
PİYASASINDA BİR ASIR
Dün,
1914'ten bu yana düzenlediği sergi ve müzayedelerle, Türkiye'de özel koleksiyon
ve müzelerin gelişmesinde katkısı olan Portakal Sanat ve Kültür Evi'nin
hikâyesini ve yeni yayımladıkları dört sanat kitabının sunumunu dinlemeye
gittim. Raffi Portakal'ın konuşmasını kaçırdım ama daha sonra onunla sohbet
etme imkanı buldum. Portakal ailesinin ötesine geçen “Raffi
Portakal/Portakal'ın Yüzyılı” kitabının motivasyonunu merak ettim. Raffi Bey,
sakin ses tonuyla anlatıyordu: “Bu kitap çalışmalarını yapabilmek için o sırada
hayatta olan aile efradımla, meslektaşlarımla, ağabeylerimle, uzmanlarla
röportajlar yaptırdım. Zeynep Avcı ve kitaplarda andığım isimler çok emek
verdi. Bilgileri toparlayıp Enis'e (Batur) teslim ettik. Onun süzgecinden
geçti. Ben aslında Portakal'ı bir kurum olarak merkeze koymak, ama aslen onun
çevresinde gelişen aile hayatını, kenti, kültür ve beğeni dünyasını aktarmak
istedim.”
Bu
çaba Türkiye'nin yüz yıllık sanat ortamının ve piyasanın süreçlerini aktarması
bakımından fevkalade önemli. Raffi Portakal'ın da hatırlattığı gibi, asırlık
bir zaman koridorunda kendi olarak ve kalarak ciddi bir psikanaliz zorluğu ve
her şeyden önemlisi olup bitenle her anlamda yüzleşme cesareti gerektiren ciddi
bir teşebbüs. Mesela, 7. Bölüm'ün başlığı, bu uzun soluklu çalışmanın bugünkü
kültürel yozlaşmayla sanatın ihtiyaç duyduğu ortamı da iyi ifade ediyor bence:
“Kültürün devamlılığına özen göstermeyince köksüz, savruk ve sahte yaşamlar
sürmek durumunda kalıyoruz”.
‘KÜLTÜREL
SÜREKLİLİK ÖNEMLİ'
Doğrusu,
sadece bu başlık ve içeriği üzerinden Raffi Portakal'la daha uzun sohbet
edebilmek ve o söyleşiyi paylaşabilmek isterdim. Buna imkan olmadı. Biraz,
günümüzün umutsuzluğundan bahsettik. Tahmin ettiğim gibi o güncele çok
takılmıyor, “Bugün Fransa'da, Suriye'de, Sur'da yaşanan felaketlerden
etkileniyoruz, mutsuz oluyoruz. Tam da bu nedenle kültürel süreklilik önemli,
korumak zorundayız. Bizde merak yok, kitapta da bunları anlattım.” diyor.
SANAT
PİYASASININ PERDE ARKASI
Ailenin
ve kurumun yüzyıllık hikâyesini anlatan “Raffi Portakal/Portakal'ın Yüzyılı”na
eşlik eden “Duveen/Antikacıların Pîri” ve “Vollard/Bir Tablo Satıcısının
Anıları” Portakal'ın sözünü ettiği kültürel süreklilik kavramı açısından son
derece önemli iki eser. Kitaplar, Amerika ve Avrupa'dan sanata, sanatçıya ve
sanat piyasasına yön veren iki büyük sanat tacirinin, Duveen ve Vollard'ın
hikâyesini konu alıyor. Bu isimlerin sanat piyasasını okuma becerilerinin
ötesinde yeni sanatçıları desteklemekteki ilham verici cesaretlerini ve
sanatçıların, koleksiyonerlerin kültürün dönüşümü üzerindeki etkilerini
görüyoruz kişisel hikâyelerin içinde.
Özellikle
benim gibi sanat piyasasının mutfağını, perde arkasını merak edenler, sanat
bilgisi ve kıvrak zekasıyla Avrupa sanatını Amerikan sermayesiyle buluşturan
Duvenn'in hikâyesini, S.N. Behraman'ın anlatısıyla okumaktan keyif alacaktır.
Resim sanatının çehresini değiştirdiği söylenen Vollard; Paul Cezanne, Edgar
Degas, Edouart Manet, Auguste Renoir, Claude Monet, Van Gogh gibi ressamların
yanı sıra koleksiyonerler, sanat eleştirmenleri ve galericilerden oluşan sanat
çevresini de anlatıyor. Arayıp da bulunamayan içeriğe sahip bu tür yayınların,
bu anlamda da Türkçe kaynaklarda önemli bir ihtiyacı karşılayacaklarından
eminim.
Osman
Hamdi Bey'in dünyası
Raffi
Portakal, aile hikâyesini anlatırken, bir ara beni yanına çağırıp Osman Hamdi
kitabına yazdığı sunuşu, küçük bir çocuğa anlatır gibi parmaklarıyla satırlara
dokunarak yüksek sesle okudu. Hikâye, 1970'lerde, Arnavutköy'de antikacıyla
eskici dükkanı arası bir dükkan olan Mimi'de geçiyor: “Defteri aldım, açtım,
şöyle bir karıştırdım. İnanılmaz bir servet vardı karşımda: Osman Hamdi Bey'in
el yazısıyla güncesi, günceye eşlik eden desenleri ve hatta gündelik hesapları
ve notları. Her zaman bir piyesin kulisini, restoranın mutfağını, yaşamların
arka planını merak ettim. Şimdi elimde Osman Hamdi Bey gibi maruf bir
sanatçının özel yaşamına bakabileceğim pencere açılmıştı. Mimi pazarlık kabul
etmiyordu. Defteri satın aldım.”
Raffi
Portakal'ın merak dürtüsü, çabası ve sanata saygısıyla ortaya çıkan “Osman
Hamdi Bey/İzlenimler, 1869-1885” adlı kitabı, Edhem Eldem yayına hazırlamış.
Osman Hamdi Bey'in hayatının en az bilinen dönemine ışık tutuyor kitap. İki
özel koleksiyonda yer alan ve şimdiye kadar yayınlanmamış iki özgün defter,
bazı belgelerin tıpkıbasımı, metnin aktarımı ve ortaya çıkan malzemenin
ayrıntılı yorumundan oluşan kitapta, Osman Hamdi Bey'in el yazısıyla güncesi,
günceye eşlik eden desenleri ve notları da yer alıyor. Çok konuşulan ama
neredeyse hakkında doğru, tatmin edici bilgilere ulaşılamayan özel bir ressam
hakkında yayınlanmış özenli bir baskı ve çok kıymetli bir araştırma...
KAYNAK:
A. Esra Yalazan (Portakal Müzeyede Evi'nin yüz yılına armağan (Zaman, 10 Şubat
2016).