Dekoratör, tasarımcı. Kuzguncuk’taki Pembe Yalı ya da Mocan Yalısı olarak bilinen Fethi Paşa Yalısında doğdu ve ilk gençliği burada geçti. Osmanlı’da müzeciliğin kurucusu ve diplomat Fethi Ahmet Paşa’nın torunu, milletvekili Şevket Mocan’ın ilk eşi Şemsinur Hanım’dan kızı, Nazım Hikmet'in küçük teyzesi Sare Hanım'ın üvey kızıdır. DP milletvekillerinden yazar ve fikir adamı Samet Ağaoğlu’nun oğlu ilk eşi, ünlü yayıncı Osman Nebioğlu’nun oğlu İlhan Nebioğlu ise ikinci eşidir. Haydarabat Nizamı Mükerrem Şah'ın ilk eşi olan Prenses Esra Birgen Prenses Esra Birgen ile kuzendirler.
Kalabalık bir yalıdaki tek çocuktu. Doğduğu evde hala eski Çerkez halayıklar vardı. Arkadaki koru da onlarındı, orada babasıyla ata biner, Cemil Molla Köşkü’nden geçer, sarayın tüneline kadar giderdi. Bir kere tünelde babacığının atının ayağı kaymış, düştüğünde çok alay etmişti onunla. Babası da ona çok kızmıştı. Çiftlikleri vardı, hep hayvanlarla büyüdü, perende atan güvercinleri bile vardı.
Babasıyla
annesi ayrıldıkları için yalıda yalnız kalmasın diye babası onu Anadolu
Kulübü’ne yanında götürürdü. 7 yaşında yatılı okumaya başladı. Çarşambaları babası
onu alır, Abdullah Efendi’de yemek yerlerdi. Babasının lokantada bir köşesi
vardı, yiyecekeri yemek de bilinirdi; onlar söylemeden gelirdi.
17
yaşında iken lise öğrenimi için İngiltere’ye gönderildi. Ancak bu öğrenimini
sürdürmeyip İstanbul’a döndü. Aileye ait ve kendi adını taşıyan Rüya Han’ın
yanında bir yere sekreterlik için başvurdu, “Aman Rüya Hanım siz çalışmazsınız”
dediler. “Emin olun çalışırım” dedi, 6 aylık imza attı.
İş
adamı Mehmet Emin Karamehmet arkadaşıydı, 2 sene de Çukurova’da sekreterlik
yaptı. Öğleleri taksiyle Topağacı’ndaki evine gider, büyük danua cinsi köpeğini
gezdirir, taksiyle işe dönerdi. Aldığı bütün para taksiye giderdi.
Evlilikleri:
Bu
döneminde; Mustafa Kemal Ağaoğlu (Samet Ağaoğlu’nun oğlu) ile evlenerek işten
ayrıldı. 7 sene sonra eşinden boşanıp yeniden İngiltere’ye gitti. Orada, ikinci
kocası olacak İlhan Nebioğlu’nu tanıdı. Bir davette İngiliz bir arkadaşı
tanıştırmıştı onları. Bir yıl sonra, 1978’de evlendiler. Kocası İlhan
Nebioğlu’nun babası tanınmış yayıncı Osman Nebioğlu idi. Bu nedenle Nebioğlu
Yayınevi’nden çıkan yayınlarla büyüdüler.
Zaman
zaman da Londra’daki evlerindeydiler. Orada Tenis turnuvalarını izler, turnuvalar
bitince İstanbul’a geliyordu.
İstanbul’daki
yalıyı “Ben burada oturmam” deyip sattıktan sonra Sedef Adası’nda bir yer aldı.
Sedef Adası da ailesinindi eskiden. Dedesi Fethi Ahmet Paşa, Sultan
Abdülmecit’in rızasıyla Sedef Adası’nın sahibi olmuştu. Rey’an (Şehsuvaroğlu)
Halasının bu ada üzerinde çok emeği var; 40 bin ağaç fidanı dikmiş, adayı adeta
ihya etmiş. Ailenin bütün fertlerinin evi varmış orada. Sedef Adası’nı, özellikle
kışını daha çok sevmiş. Kimse yokken daha güzel geliyor; dalgalarla boğuşarak
adaya gidiyor, bir kaç gün kalıyor, müziğini bağıra bağıra dinliyormuş.
Dekorasyon çalışmaları
Tavanları
Venedik ustaları tarafından boyalı 29 odası, 4 tane büyük salonu Fethi Ahmet
Paşa Yalısının tamir edilmesi gerektiğinde iş başa düşmüştü. Aile gayrımenkul
zengini ama nakit para sıkıntısı içinde olduğundan bu işin eğitimini alıp, bu
işi kendi öğrendi. İngiltere’de bu konuda birçok kurslara katıldı. Boya
kurslarında boyayı da öğrendi. 18. Yüzyıl sanatını çok sevdiğinde; Victoria
Albert Müzesi’nde bütün dünyadaki 18. asrı kapsayan bir senelik sanat
kurslarına katıldı. Bu işi öğrenip yalının restorasyonunu yönetti.
Renk
ve restorasyon işini o kadar çok seviyordu ki, Londra’da School of Arts’taki
kurs hocası “Brunei Sarayı’nı restore etmeye gider misin?” diye sormuştu. Büyük
bir para teklif edilmişti. Ama bu teklifi etmedi, babadan kalma birkaç ustayı
da yanına alarak yalıyı tamir etti. İşte bu çalışma sonrası İngilizler yalının
fotoğraflarını çekti, onun röportaj yaptılar. Vehbi Koç’un ortanca kızı Sevgi
Gönül arkadaşıydı, ona güvendi evini yaptırdı. Başka evler, ofisler yaptı.
Yaptıklarını görenler müşterisi oldu.
Hindistan’daki
Taj Falaknuma Palace Hotel dekorasyonu
Kuzeni
Esra Birgen, bir vakitler Haydarabad Nizamı ile evliydi. Telefon etti, “Taj Falaknuma’da
8.5 senedir dekoratör değişiyor, gel nasıl yapılacağını göster” dedi. Örnek oda
yaptırdılar, beğenip işi ona verdiler. Falaknuma Sarayı 1894’te inşa edilmiş.
Taj Grup otelleri de ziyaretçilerini geçmişin şaşaalı günleriyle tanıştırıyor.
Rüya
hanım ve ekibi sadece o mekanın ruhunu yakalamaya değil aynı zamanda şimdinin
konfor ve zarafetini de katmaya çalıştı. 12 kişilik ekibiyle büyük bir şevkle
yaptılar dekorasyonu. Ünlü İngiliz dergisi Conde Nast Traveller, Uzak Doğu’nun
1 numaralı tatil oteli seçti.
Mocan Han’daki
Atölye çalışmaları
Karaköy’deki
Mocan Han’da çok yönlü ve çok amaçlı bir atölye açtı. Burada hem bir showroom,
hem atölye, hem mağaza hem de sergi merkezi yer aldı. Değişik tasarımları bir
şemsiye altında toplamaktı amacı. Osmanlı, İngiliz ve İtalyan unsurları içeren
eklektik bir tarzı yansıtan bu mekan. Yurt dışındaki açık artırmalardan ve
vintage mağazalarından bir ‘hazine avı’ gibi seçilen antika ve eşyaların yanı
sıra günümüzün trendlerine de sahip çıkan bir tarzı yansıtan. Bir loft,
residence ya da otel odası gibi dekore edilen showroom’da müşteriler isterlerse
tek bir yastığa ya da tüm dekorasyona sahip olabilecekleri, açık atölyede nasıl
üretildiğini görebilecekleri bir mekân.
Dedesinin adıyla
anılan tarihi mekânlar
Kuzguncuk'taki
Fethi Ahmet Paşa Yalısı, Üsküdar'daki Fethi Paşa Korusu, Karacaahmet'teki
Rodoslu Ahmet Fethi Paşa Camisi İstanbul'da dedesi Fethi Ahmet Paşa’nın adıyla
anılan tarihî mekânlardır.
KAYNAKÇA:
Rüya Mocan Tata'nın Sarayı'nı dekore etti (emlakkulisi.com, 1 Mart 2009), Gila
Benmayor / Dolmabahçe’yi döşeyen Paşa’nın torunu (hürriyet.com.tr, 3 Temmuz
2011), Boğaz'daki yalıdan Hint sarayına...
(Röportaj: Seral Cumalı, Pazar Postası, 30.10.2011), Paşanın torunları
Çatalca'yı istiyor (emlak.haber7.com, 20.11.2014), Prenses'e 'Borcunu öde'
davası (9.5.2015).
DOLMABAHÇE’Yİ
DÖŞEYEN PAŞA’NIN TORUNU
Gila BENMAYOR
Üniversitenin
ilk yıllarında part-time çalıştığım Hovagimyan Han’ın olduğu Rıhtım Caddesi’nde
eskiden sadece Liman Lokantası vardı.
Şimdi
Karaköy Lokantası, hafta sonları asla yer bulamayacağınız şef Didem Şenol’un
Maya Lokantası derken mahalle şenlendi.
Rıhtım
Caddesi’nin biraz gerisine giderseniz Perşembe Pazarı’nda Griffin Han’daki
Tarihi Karaköy Balıkçısı değişime damgasını vuranlardan.
Perşembe
Pazarı’nda dükkânların kepenkleri indikten sonra ortaya çıkan şık giyimli
insanların, yabancı elçi mensuplarının adresi Griffin Han.
Tekrar
Rıhtım Caddesi’ne doğru dönersek Tophane istikametinde 19. yüzyıldan kalma eski
bir un değirmeninden dönüştürülmüş Galeri Manâ var.
Mehveş
Arıburnu ile Suzanne Egeran’ın ortak kurdukları Galeri Manâ Türk
sanatseverlerle dünyanın ünlü çağdaş sanatçılarını ilk kez buluşturmuş durumda.
Şimdi aynı hat üzerinde, Rıhtım Caddesi’ndeki yolcu salonunun tam karşısına
Rüya Han’da önümüzdeki eylül ayından itibaren Mocan Tasarım’ı göreceğiz.
Yukarıdaki
han ve tasarım sözcüklerinin özel isimlerin yan yana gelmesiyle ortaya çıkan
Rüya Mocan ismini bir yere not edin.
Zira
yakında ‘Rüya Mocan’ imzalı tasarımlarla sık karşılaşacaksınız.
FETHİ
AHMET PAŞA YALISI
Rüya
Mocan’ın çocukluğu Kuzguncuk’ta ‘Pembe Yalı’ olarak bilinen Fethi Ahmet Paşa
Yalısı’nda geçmiş.
Dede
Fethi Ahmet Paşa, Kuzguncuk’taki yalıyı öylesine ince bir zevkle döşemiş ki
Sultan Abdülmecid Dolmabahçe Sarayı’nın dekorasyonunu ona teslim etmiş.
Fethi
Ahmet Paşa belki Osmanlı döneminin ilk resmi dekoratörü.
Rüya
Mocan Nebioğlu’nun ilk işi de Boğaz kıyısında ailesine ait bu yalının
dekorasyonu olmuş.
İstanbul’dan
sonra Londra ve Paris’te ünlü ailelerin evlerini dekore eden Rüya Mocan
Nebioğlu’nun bu günlerde Hindistan’da iç tasarımını yaptığı Falaknuma Sarayı
yabancı basının ilgi odağı.
Otel
olarak hizmete girmeye hazırlanan Falaknuma Sarayı geçtiğimiz ay İngiltere’de
yayınlanan Conde Nast-House and Garden Dergisi tarafından ‘Dünyanın en güzel
dekore edilmiş oteli’ seçildi.
Daha
önce Harper’s Bazaar da Falaknuma Sarayı’nı ‘dünyanın en güzel tarihi otel’
seçmişti.
Hindistan’ın
en prestijli saraylarından birine imzasını atan Rüya Mocan, dekorasyonda
Yeşilköy Serbest Bölgesi’nde imal ettiği kumaş ve aksesuarları kullanmış.
İSTANBUL
TARZI
Şimdi
tüm birikimini İstanbul’un yükselen değerleri arasına katılan Karaköy’de
ailesine ait Rüya Han’da 200 metrekarelik ‘show room’a taşımaya hazırlanıyor.
Burada
kendi imzasını taşıyan ürünlerin perakende satışlarını yapacak.
Tasarımlarında
Osmanlı, İtalyan, İngiliz tarzından ve hatta Hint-Moğol İmparatorluğu’nun
kültürel mirasından esinlenen, modern unsurlardansa asla vazgeçmeyen Rüya Mocan
yaptığı işi daha çok ‘eklektik’ olarak tanımlıyor.
Osmanlı
tarzıyla ilgili bir çift sözü var.
“Türkiye’de
bir Osmanlı tarzı diye tutturulmuş gidiyor. Bilen, bilmeyen kullanıyor. Oysa
Osmanlı tarzının ince bir çizgisi vardır. Detaya dikkat etmezseniz Kapalıçarşı
dekoruna dönüşüverir” diyor.
Karaköy,
Rüya Han’daki show-room yeni bir ‘İstanbul Tarzı’ yaratmaya namzet.
Gerçek
salyangozdan şaşmayın
Geçenlerde
gazeteden sahile yoluna doğru yol aldığımda Yeşilköy kavşağında dev pembe
plastik salyangozlar gözüme çarptı.
Bir
inşaat şirketinin tanıtım salyangozlarıydı onlar.
İnşaat
şirketi İstanbul’daki yeni projesini ‘cittaslow-yavaş şehir’ diye lanse etmek
için salyangozları kullanmıştı.
1999
yılında İtalya’da başlayan cittaslow’un esin kaynağı slow food hareketi.
Salyangoz,
esas slow food hareketinin sembolü.
Çünkü
salyangoz sürekli karnını doyurarak yavaş, temkinli ilerler ve geçtiği yerde iz
bırakır.
İtalya’da
1986 yılında, endüstriyel gıdalara ve beslenme biçimine karşı başlatılan slow
food hareketi günümüzde unutulmaya yüz tutan yeme-içme geleneklerini, tarım
yöntemlerini korumaya çalışır.
Biyoçeşitliliği
de kanatları altına alır.
Lüfer
balığının avlanma boyu için amansız bir mücadele veren Defne Koryürek
geçenlerde müjdeyi verdi.
Hareketin
yaratıcısı Carlo Petnini tarafından kaleme alınmış olan ‘Slow Food Devrimi’
kitabı Türkçe’ye çevrildi.
‘Sürdürülebilir
Yaşam Kitapları’ çeviren gencecik insanlara ait Sinek Sekiz Yayınevi’nden
çıkmış.
KAYNAK:
Gila Benmayor / Dolmabahçe’yi döşeyen Paşa’nın torunu (hürriyet.com.tr, 3
Temmuz 2011).