Servet Kabaklı

Gazeteci-yazar, STK Yöneticisi

Doğum
13 Mart, 1956
Ölüm
28 Ağustos, 2015
Eğitim
Fırat Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Burç

Gazeteci yazar, STK yöneticisi. 13 Mart 1956, Elazığ – Ö. 28 Ağustos 2015, İstanbul). Yazar, edebiyat tarihçisi Ahmet Kabaklı amcasıdır. İlk, orta ve lise tahsilini Elazığ'da tamamladı. Üniversite öğrenimine 1975'te Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde başlayan Servet Kabaklı, daha sonra nakil yaptırdığı Fırat Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden 1981 yılında mezun oldu.

Servet Kabaklı gazetecilik mesleğine memleketi Elazığ'da mahalli Uluova gazetesinde başladı. Aynı yıldan itibaren Tercüman gazetesi Elazığ muhabirliğini de üstlendi. Bu arada mahalli Elazığ ve Yeni Harput gazetelerinde makaleler yazdı. Daha sonra Tercüman gazetesi Erzurum bürosunda muhabir olarak çalışırken Anadolu Ajansı Erzurum muhabirliği görevini de sürdürdü.

 

Türk Edebiyat Dergisi'nin yayın yönetmenliği yaptı

 

1979 yılı 29 Mayıs'ından itibaren Tercüman gazetesinin İstanbul'daki merkezinde çalıştı. 1986'dan itibaren kısa bir süre Yeni Haber gazetesinde görev aldıktan sonra Türkiye gazetesine geçti. Servet Kabaklı İstanbul'a geldiği ilk günden itibaren amcası olan edebiyat münekkidi (eleştirmeni) Ahmet Kabaklı'nın en yakınında bulundu. Rahmetli Şeyh-ül Muharririn Ahmet Kabaklı'nın kurucusu olduğu Türk Edebiyatı Vakfı'nda 1980'li yıllarda vakıf müdürlüğü ve Türk Edebiyatı dergisinin yayın yönetmenliği görevlerini de üstlendi.

 

Birçok gazetecilik ödülü aldı

 

Servet Kabaklı, Doğu Türkistan dışında bütün Türk illerini dolaştı. Yazıları ve televizyon konuşmalarıyla renkler ve ışıklar yansıttı. İlk olarak 1982 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından röportaj ve seri röportaj dalında yılın gazetecisi seçilen Servet Kabaklı, daha sonraki yıllarda Türk Basın Birliği ile birlikte birçok mesleki ve sosyal kuruluş tarafından Yılın Gazetecisi ödülüne layık görüldü.

 

2001'den bu yana Türk Edebiyat Vakfı Başkanlığı yaptı

 

Şeyh-ül Muharririn Ahmet Kabaklı'nın 8 Şubat 2001'da Hakk'a yürümesinin ardından, vasiyeti üzerine Türk Edebiyatı Vakfı başkanlığını omuzladı. Servet Kabaklı aynı zamanda Türk Edebiyatı dergisiyle "Yeni Türk Edebiyatı Araştırmaları"nın Türk Edebiyat Vakfı adına imtiyaz sahibiydi. Servet Kabaklı yeni yayın dönemine başlayan Tercüman gazetesinde başyazarlık yaptıktan sonra bir süre Yeniçağ gazetesinde yazdı.

Evli ve bir çocuk babası olan Servet Kabaklı, Türk Edebiyatı Vakfı Başkanı ve Yeniçağ gazetesi yazarı iken, 28 Ağustos 2015 günü İstanbul’da tedavi gördüğü Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde vefat etti.  Kabaklı'nın cenazesi, 30 Ağustos 2015 günü Sultanahmet Camisi'nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından Eyüp Mezarlığı'nda Ahmet Kabaklı'nın yanına defnedildi.

Servet Kabaklı yaklaşık 2 ay önce kızı ile birlikte dışarıda iken birden fenalaşmış ve nefes almakta güçlük çekmesi üzerine Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılmıştı.

“Bilenler Konuşuyor” adlı kitabın ortak yazarlarındandır

KAYNAKÇA: Servet Kabaklı vefat etti – Servet Kabaklı kimdir? (hürriyet.com.tr, 29.08.2015), Servet Kabaklı kimdir? (karar.com, 29.08.2015), Servet Kabaklı, son yolculuğuna uğurlandı (trthaber.com, 30 Ağustos 2015).

 

 

SERVET KABAKLI HAKKINDA

SERVET KABAKLI HAKKINDA

 

M. Nuri YARDIM

 

Türk Edebiyatı Vakfı Başkanı Servet Kabaklı, Cuma akşamı Hakka yürüdü. Müminler için ölüm rahmettir. Haktan aldıkları dâvete uyuyorlar ve ebedî âleme göç ediyorlar, hepimizin gideceği yere onlar önceden gidiyorlar.

Servet Kabaklı iki üç ay önce beyne giden kan pıhtısı tedavisi sebebiyle Maslak Acıbadem’de yoğun bakıma alınmıştı. Sonra düzelmiş ve evde istirahat etmeye başlamıştı. Biz de arkadaşlarla onu ziyarete gitmiş, uzun uzun sohbet etmiştik.

Tanışıklığımız 1980’li yıllara dayanır. 1981’de Cağaloğlu’nda Yeşilay İşhanı’nda Büyük İslâm Ansiklopedisi’nde çalışırken Türk Edebiyatı Vakfı da aynı binada hizmet veriyordu. Servet Beyle orada merhabamız başladı. Sonra ikinci buluşmamız Tercüman gazetesindeydi. Bir yıl kadar da gazetede mesai arkadaşlığımız oldu. Ve son olarak Türkiye gazetesinde uzun yıllar birlikte çalıştık. Servet Beyle son zamanlara kadar hep görüştük, buluştuk, sohbet ve muhabbet ettik. Ben de vakfımızın “Çarşamba Sohbetleri”nin müdavimi olduğum için burada programdan sonra odasında mutlaka yarım saat de olsa bir çay içer, ikram edilen taze simitleri yer, temel meselelerimizi ve dertlerimizi konuşurduk. Bu mecliste o günkü konuşmacı da umumiyetle hazır bulunurdu.

Servet Kabaklı Türk Dili ve Edebiyatı mezunuydu, ama daha sonra gazeteciliğe eğildi, iyi bir muhabir ve yazar oldu. 1980’li yıllarda Turgut Özal’la yaptığı röportajlar, hatta tutuştuğu güreşler o zaman dillere destan olmuştu. Bir çok önemli haberi bulup çıkardı. Hep yerli, milli ve İslâmî çizgide durdu. Vatanperverdi, milliyetçi, maneviyatçı… Onun milliyetçilik anlayışı, İslâm’ın özüne uygun, ırkçılığa kaymayan müspet bir milliyetçilikti. Anadolu milliyetçisiydi. Mehmed Âkiflerin, Yahya Kemallerin, Necip Fazılların, Nurettin Topçuların, Sâmiha Ayverdilerin, Ahmet Kabaklıların çizgisini takip etti. Türk dünyasının ve İslâm âleminin bütün meseleleri onu ilgilendiriyordu.

Bir gazeteci ve yazar olarak çok değerli hizmetlerde bulundu. Bir gönül insanı olarak da dost meclislerinin hep aranan simâlarındandı. Tane tane konuşur, ama muhatabını da dinler ve sohbetin muhabbet içre olmasını sağlardı. Şüphesiz onun kültür dünyamıza en büyük hizmeti ve katkısı, amcası Şeyhülmuharririn Ahmet Kabaklı’nın dostlarıyla birlikte, büyük zorluklarla tesis ettiği Türk Edebiyatı Vakfı’na bütün samimiyeti ve yüreğiyle sahip çıkması, bu mukaddes hâtırayı canla başla yaşatmasıydı.

Türk Edebiyatı Vakfı, Servet Kabaklı döneminde altın dönemini yaşadı. Vakıfta yaklaşık 40 yıldır devam eden Çarşamba sohbetlerine yine büyük katılımlar oldu, gençler bölük bölük gelip aydınlarımızı, sanatkârlarımızı, ediplerimizi ve akademisyenlerimizi dinlediler, onlardan istifade ettiler, yönelttikleri sorulara cevaplar aldılar. Çarşamba Sohbetleri akademik bir mekân olarak herkesin iştirak ettiği bir bitmez okul misyonunu bu dönemde de devam ettirdi. 500. Altın Yılı’nı idrak eden Türk Edebiyatı dergisi, gerek İsa Kocakaplan idaresindeyken, gerek Beşir Ayvazoğlu yönetiminde bulunuyorken, gerekse şimdi Bahtiyar Aslan’ın başında olduğu sırada hep güzel, kalıcı, değerli yazı ve şiirlere sayfalarını açtı. Muhteva olarak dolu, teknik olarak da göz alıcı oldu. Bir mektep mecmua, bir okul dergi oldu. Buradan edebiyat nesilleri yetişti.

Ve yayınlar… İlk başlarda sınırlı olan kitap sayısı bilhassa Cemal Aydın’ın İdare Müdürü olduğu dönemden itibaren atağa geçti. Pek çok kıymetli eser neşredildi. Başta Ahmet Kabaklı üstadımızın olmak üzere birçok yazarımızın külliyatı yayımlandı. Türk İslâm klâsikleri, öğrenciler için hazırlandı. Sonra hakemli dergi Türk Edebiyatı Araştırmaları dergisi…

Kısacası Türk Edebiyatı Vakfı, düşünce hayatımızın, kültür dünyamızın ve sanat âlemimizin temel mekânlarından, vazgeçilmez yerlerinden biri oldu, olmaya devam ediyor. Şüphesiz önemli olan bundan sonrasıdır. Bu sancağın asla ve kat’a yere düşmemesi gerek. Kabaklı Ailesinin ve cansiperane şekilde çalışan vakıf mensuplarının Türk Edebiyatı Vakfı’na kenetlenerek ve daha coşkulu bir şekilde sahip çıkacaklarını biliyor, buna samimi bir şekilde inanıyorum. İnşallah buna hepimiz şahit olacağız. Çünkü şahıslar fanidir ama hizmetler ve müesseseler bâkidir. Ahmet Kabaklı’nın Cağaloğlu’nda diktiği kutsal bayrağı Servet Kabaklı daha da yükseklere çıkardı. Şimdi mübarek nöbet Kabaklı Ailesinin üçüncü neslinde. Onlar da inşallah bu hizmetleri büyüterek taçlandıracaktır. Kültür sanat dünyasının, edebiyatçıların, yazarların ve sanatçıların da bu hayırlı müesseseye sahip çıkacağına candan, yürekten inanıyorum.

KAYNAK: M. Nuri Yardım / Servet Kabaklı (tyb.org.tr, 30.08.2015).

Yazar: M. Nuri YARDIM

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör