Kemal Batanay

Tanburî, Türk Sanat Müziği Bestecisi, Müzisyen, Hattat

Doğum
07 Şubat, 1893
Ölüm
Eğitim
Vefâ İdâdîsi
Burç

Hattât, mûsikişinas, tanbûrî, bestekâr (D. 7 Şubat 1893, Kasımpaşa / İstanbul - Ö. 1981, İstanbul) İmâmlardan Hâfız Mehmed Ziyâ Efendi’nin oğlu olarak İstanbul Kasımpaşa’da doğdu. Zeyrek’teki Sâlihâ Sultan Sıbyân Mektebi’nde ve Fâtih Rüşdî Mektebi’nde okuduktan sonra Vefâ İdâdîsi’ne girdi. Bu esnâda, ondört yaşında iken babasından hıfz-ı Kur’an-ı Kerim’i tamamlayarak hâfız oldu. Ayrıca Tevfîk Efendi’den Arapça ve Farsça, Manisalı Mustafa Efendi’den de dinî ilimleri tahsîl etti.

Mezun olduktan sonra Dârü'l-hilâfeti’l-aliyye Medresesi’nin sahn kısmına girdi. 5. sınıfta iken bâ-imtihân Dârü’l-fünûn İlâhiyât Şu’besi’ne geçti. Ancak Cihan Harbi’nin patlak vermesi ile askere alındığı ve dönüşünde de şube lağvedildiği için tahsîlini tamamlayamadı. Bunun üzerine 1920 yılında Şirket-i Hayriye Ta’dâd Kalemi’nde memuriyete başladı.

1926 senesinde, daha sonra ismi İstanbul Ticaret Odası’na çevrilecek olan Ticâret İdâresi’ne geçti. 2. Dünya Savaşı yıllarındaki iki yıllık seferberlik görevi dışında, aralıksız 30 sene hizmette bulunduktan sonra 1956 senesinde emekliye ayrılarak, asıl şöhretini kazanacağı hüsn-i hat ve musıkî çalışmalarına ağırlık verdi. Hüsn-i hat dersleri yanında, Kubbealtı Musıkî Enstitüsü’nde Münîr Nureddîn Selçuk ile birlikte musıkî dersleri verdi. 22 Haziran 1981 tarihindeki vefâtını müteakib Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.   

Hüsnî Efendi’den, onun vefâtından sonra da Hulûsî Yazgan’dan meşkederek, H. 1337/M. 1918 senesinde askerlikten terhis olduktan icâzet almış olan Kemâl Batanay’ın, ayrıca Erkân-ı Harbiye Matba’ası hattatı Sofu Mehmed Efendi’den sülüs ve nesih, Hacı Ömer ve Hacı Kemâl efendilerden de celî sülüsten icâzet almış olduğu bilinmekteyse de, bu aklamda vermiş olduğu asara tesadüf edilmemiştir.

Türk tarzı ta’lik hattının geçtiğimiz yüzyıldaki en önemli temsilcilerinden biri olan Kemâl Batanay’ın bugün çeşitli müzelerde ve özel koleksiyonlarda bulunan ta’lik kıt‘aları, celî ta’lik beyit, âyet ve hadis levhâları, hüsn-i hattaki kudretinin delilleridirler. Ayrıca Yahya Kemal Beyatlı’nın 1963’te İstanbul’da basılan Hayyam Rubâîlerini Türkçe Söyleyiş ve Hammâmîzâde İhsân Bey’in 1966’da yine aynı yerde basılan Ömer Hayyâm Rubâileri adlı eserlerinde tercüme edilen kıt‘aların Farsça metinlerini de ta‘lik hattı ile yazmıştır.

  

“54 eser bestelemiş, 11'i dînî eser. Evinde hat ve mûsiki dersleri verirmiş. "Ben bu eve 9 tamburla gelin geldim" dermiş. " Hocam aynı zamanda kuvvetli bir hâfız idi. Hıfzını sürekli tekrar ederdi. Teravih namazını evinde tek başına "hatimle" kıldığını söylerdi. Kadıköy'den vapurla İstanbul'a geçerken, tenha olacağından vapurun alt kısmına iner, iskeleye varıncaya kadar bir "cüz" okurmuş. Fakat hızlı ezberlemiş olmalı ki "Ağır okuyamıyorum" derdi.” (Mehmet Ali Sarı)

KAYNAKÇA: Mehmet Ali Sarı / Beyoğlu'nda Bir Hâfız /Kur’anla Geçen Bir Ömür (s. 157, 2012), Kemal Batanay (ketebe.org, 02.12.2018).

Hat Örneği 1

Hat Örneği 2

Hat Örneği 3

Hat Örneği 4

Hat Örneği 5

Hat Örneği 6

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör