Şair-yazar (D. 1816, İstanbul – Ö. 1857,
İstanbul). Mekteb-i İrfanı bitirdi. Divan kalemi ve mühimme odasında çalıştı.
Mirzâ Safâ’dan Farsça öğrendi. 1846’da kâtiplik göreviyle Şam’a atandı. Burada
ikamet eden Kuşadalı İbrahim Halvetî’ye intisap ederek tasavvuf yoluna koyuldu. Bu sufî hakkında bir kitap yazdı.
Daha sonra İstanbul’a döndü ve Meclis-i Muhasebe-i Maliye Kalemine girdi.
Şiirleri kitaplaşmadığı için tamamına yakını kayboldu. Edebiyat tarihçilerince
elde kalan örneklere bakarak başarılı bir şair kabul edildi; Ziya Paşa tarafından
“Şair-i yegâne” övgüsüyle anıldı. Şiirlerinde tasavvufî bir renk hakim oldu.
ESERLERİ:
Hediyyetü’l-Velî fî Vâridât-ı Kuşadalı, Hikâye-i Hançerli (Mir’ât-ı Aşk,
1852).
HAKKINDA: Bursalı Mehmed Tahir / Osmanlı
Müellifleri I (1972), İbnülemin Mahmud Kemal İnal / Son Asır Türk Şairleri (c.
I, 1999).