Oruç Ejder Çetin

Koleksiyoncu, Arşiv Uzmanı, Araştırmacı

Doğum
22 Temmuz, 1981
Eğitim
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
Burç

Araştırmacı, koleksiyoner, arşivci. 22 Temmuz 1981, Diyarbakır doğumlu. Araştırmacı yazar Nezir Çetin'in oğludur. Ailesi Diyarbakır’da Kırkpanturlar olarak bilinir. 1992 yılında İlköğrenimini Diyarbakır 5 Nisan İlkokulu, 1995 yılında Diyarbakır Gazi Ortaokulu, 1998 yılında Lise öğrenimini Diyarbakır Endüstri Meslek Lisesinde, üniversite öğrenimini ise 2002 yılında Aydın Adnan Menderes Üniversitesinde tamamladı. Halen Diyarbakır'da yaşamakta, çalışmalarını bir kamu kuruluşunda görev yaparak sürdürmektedir.

Oruç Ejder Çetin, çocukluğunda dedesi Orhan Kırkpantur’un anlattığı anılarından etkilenerek ailesinin soyağacı çalışmalarını yaptı. Bu çalışma ile bugün arşivci ve koleksiyoner olmasının temelini attı. Koleksiyonunda Diyarbakır kültürüne, musikisine ve tarihine ait farklı türde arşivi bulunmaktadır. Ayrıca Diyarbakırlı bazı müzisyenlerin biyografilerini yazmış olup, bu çalışmalarını da devam etmektedir.

Oruç Ejder Çetin'in arşivinde 1000’in üzerinde Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemine ait orijinal fotoğraf, kartpostal, Diyarbakır’da çeşitli dönemlerde yayınlanmış gazete, dergi gibi süreli yayınlar, yine Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde faaliyet göstermiş Diyarbakırlı sanat ve ticaret adamlarına ait çeşitli belge ve doküman bulunmaktadır. Şehir arşivciliği dışında Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde yaşamış şair, yazar ve düşünürlere ait imzalı fotoğrafların yanı sıra geniş bir plak arşivi de mevcuttur. Arşivinde başta Diyarbakırlı sanatçılar olmak üzere çeşitli sanatçılara ait taş plak, 45’lik ve uzunçalar da bulunmaktadır.

KAYNAKÇA: Kendini Diyarbakır'a Adamış Genç Koleksiyoner (www.diyarinsesi.org, 02 Mart 2011), Hatırlamak ve Anlatmak için Şehre Bak - Oruç Ejder Çetin Koleksiyonu (www.milliyet.com.tr/fotogaleri, erişim 11.07.2016), Kendisinden alınan bilgiler (11.07.2016).

KENDİNİ DİYARBAKIR'A ADAMIŞ GENÇ KOLEKSİYONER

KENDİNİ DİYARBAKIR'A ADAMIŞ GENÇ KOLEKSİYONER

Diyarbakırlı genç koleksiyoner Oruç Ejder Çetin topladığı eserleri bizimle paylaşmak için evinin kapısını bizlere açtı.

 Diyarbakır'da gençlerin tarihine ve geçmişine ilgisiz olduğu günümüzde aldığımız haberler bizleri sevindirdi, genç yaşına rağmen Diyarbakır tarihine olan ilgisi ve koleksiyonerlik merakı sonucu topladığı eserler ile bir anda Diyarbakır'da tanınan ve bazı konularda bilgisine başvurulan Oruç Ejder ÇETİN ile konuşup röportaj yapmayı uygun gördük. Bu talebimizi geri çevirmeyen hemşerimiz evinin kapılarını bize açtı ve topladığı eserlerini bizler ve sizlerle paylaştı, röportajın en sonunda galerisinin linkinden eserlerin küçük bir kısmını görebileceksiniz, şimdi röportajı okuyalım ve sonra resimlere bakalım.

 

Oruç Ejder ÇETİN kimdir?

 

Diyarbakır İskenderpaşa Mahallesinde 1981 yılında doğan Oruç Ejder Çetin  ilk, orta ve lise öğrenimini Diyarbakır'da tamamladı . Üniversite öğrenimini Aydın Adnan Menderes Üniversitesi'nde okurken bazı nedenlerden dolayı yarım bıraktı. Halen Diyarbakır'da ikamet etmekte olan Çetin bir Diyarbakır sevdalısı olarak ölünceye kadar Diyarbakır'da yaşamak istediğini, çünkü Diyarbakır'da aldığı yaşam hazzını hiçbir yerde alamayacağını düşünüyor.

 

Oruç Ejder ÇETİN ile evinde Koleksiyonu ile ilgili yaptığımız söyleşiyi siz değerli okuyucularımıza sunuyoruz.

 

Diyarbakır'da pek görülmeyen Koleksiyoner'lik nasıl hayatınıza girdi?

 

Aslında Koleksiyonculuk,  benim Diyarbakır'a olan sevdam ve düşkünlüğüm ile hayatıma girdi. Lise'de okurken çok sık geçtiğim Dağkapı' da bir hadise yaşadım. Dağkapı'daki surun üzerinde bulunan gama'lı haç'ı birçoğumuz görmüşüzdür, bir Alman turist gözlerini kapatıp gama'lı haç'a dokunuyor, yüzünde belirgin bir tebessüm oluşuyordu, gözünü açıp gama'lı haçı meraklı gözlerle izliyor fotoğrafını çekiyor, yine gözünü kapatıp kabartmaya tekrar dokunuyordu. Ben onu izlerken neler hissettiğini merak ettim ve halada merak ediyorum.Bundan başka yine hemen her yıl çok uzaklardan gelip Diyarbakır' ı merak ve ilgiyle gezen her tarihi köşeyi didik didik inceleyen bu insanların merakı hep ilgimi çekmiştir bu ilgi zamanla bende eskiye ve tarihe olan ilgi ve alakaya dönüştü, bu ilgi ve alakanın oluşumunda Diyarbakır'ın köklü ailelerinden dedem,  merhum Orhan KIRKPANTUR'UNDA  etkisi çok büyüktür dedem eskileri anlattıkça ben daha çok şey öğrenmek ister,  heyecanlanır, Alman turistin gözlerimi kapatıp Dağkapı'da yaptığı gibi bende gözlerimi kapatıp eskileri hayal etmeye çalışırdım, eski  Diyarbakır'ı, Diyarbakır insanını hep merak eder, Anlatılanlar'dan bir şeyler çıkarmaya çalışır, Nur içinde yatsın Dedem Orhan KIRKPANTUR' u her yalnız bulduğumda ona eski Diyarbakır ile ilgili sorular sorar merakımı gidermeye çalışırdım.

 

Koleksiyonunuzda neler mevcut?

 

Diyarbakır'da 1930/1949 / 1954 / 1976 yıllarında basılmış Gazeteler  ve Çeşitli yayınlar.

Diyarbakır'ın 1930 / 1940/ 1950/ 1960'lı yıllara ait Fotoğrafları, Kartpostalları Memleketimize çeşitli nedenler ile gelmiş Turist'lerin gezi fotoğrafları.

Diyarbakırlı sanatçılarımızdan Celal GÜZELSES, Yusuf TAPAN, Mehmet Ali ERDEM, Ayşe ŞAN gibi memleketimizin yetiştirdiği sanatçıların plakları mevcut.

 

Peki bu zengin arşivinizi hiç sergilemeyi düşündünüz mü?

 

Tabiî ki düşündüm ve bununla alakalı bir dizi görüşme yaptım  elbette'ki biz yaşlarda gençlerin eski Diyarbakır'ı tanımasını, eskilerin saflığını, temizliğini, berraklığını, kültürünü, kültürlülüğünü, yaşam tarzlarını hatta ve hatta bir futbol karşılaşmasına giderlerken en temiz giysilerini giyip cilalı ayakkabıları fötr şapkaları ile sanki devlet erkanını karşılayacakmış gibi önem verdiklerini, görmelerini isterim tabiî ki.Eskiyi düşününce, Eskiyi büyüklerimizden dinleyince, bugün bazı şeylerden ne kadar uzak olduğumuzu daha iyi anlıyoruz.

 

Bu zengin arşivi nerde görebilir Diyarbakır'lılar?

 

Arkeoloji müze Müdiresi Sayın Nevin Soyukaya ile bir görüşmemiz oldu, yakın bir tarihte kültürel bir proje kapsamında bir müddet Diyarbakırlı hemşehrilerimizin seyrine sunabiliriz.

 

 

Peki Son olarak Diyarbakır Gençliğine tavsiyeleriniz nelerdir?

 

Estağfirullah tavsiye niteliğinde değil ama benim jenerasyonumdaki genç kardeşlerim için naçizane birkaç önerim olur ancak. Ben kilometrelerce öteden gelen bir Alman turist sayesinde merakım sonucu gözümü açtığımda, Konusu Diyarbakır olan bir Koleksiyonun içinde buldum kendimi, fotoğraflar, taş plaklar, Diyarbakıra ait eski faturalar antetli kağıtlar derken. Birde baktım ki kocaman bir şehirmiş bu kent, taşı kara, bahtı gibi, başka bir yöne döndüm, derya denizmiş bu kent, onsuz kalınamayacak kadar yüceymiş. Ben herkes, Annemin tabiri ile eskicilik yapsın demiyorum ama, en azından Diyarbakır Neymişte ne olmuş, bir araştırsınlar derim. Ve son olarak Diyarinsesi.ORG gibi Diyarbakır'da kendini kanıtlamış ve tabiri yerindeyse her esnafın ve her evin mutlaka aşina olduğu bu güzide haber sitesine sahip olmak Diyarbakır için büyük bir nimettir diye düşünüyorum. Diyarbakır'a ve tarihine, ayrıca bana verdiğiniz destek'ten ötürü teşekkür ediyorum.

 

Biz Teşekkür Ediyoruz ve bundan sonra Diyarbakır ile yapacağınız her projede destekçiniz ve takipçiniz olacağımızdan şüpheniz olmasın.

 KAYNAK: Kendini Diyarbakır'a Adamış Genç Koleksiyoner (http://www.diyarinsesi.org, 02 Mart 2011).

 

Yazar: www.diyarinsesi.org

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör