Osmanlı dönemi devlet adamı, diplomat, nazır, vezir, yazar (D. 1867, İstanbul – Ö. 1919, İskenderiye / Mısır). Elçilik ve Nazırlık görevlerinde bulunmuş, askerlikte değeri ile ve eserleri ile tanınmış komutanlarımızdandır. Gazi Ahmed Muhtar Paşa’nın oğlu ve Bursalı Katırcıoğlu Mehmed Paşa’nın torunudur. Galatasaray Lisesinde orta tahsilini gördükten sonra 1885’te Harbiye’ye girmiş ve orada iken Almanya’ya gönderilerek Metz Harbiyesinden 1888’de Teğmen çıkmış, Prusya Hassa Alayında çalıştıktan sonra Erkânıharbiye Okuluna kabul edilip bir müddet de Erkân-ı Harbiye hizmetinde bulunmuştur. Türkiye’ye dönüşünde Önce Erkân-ıh Harbiye Dairesinde çalışmış, Harbiye’de Erkân-ı Harbiyenin vazifeleri dersini okutmuştur. 1897 Yunan harbinde Tesalya Ordusunda Albaylıkla Velestin, Çatalca ve Dömeke muharebelerinde bulunmuştu. Orada tertip ettiği bir süvari hücumunda askerinin başında bulunmak sureti ile büyük cesaretini ispat etmiştir.
1900’deki Fransa büyük manevralarında ordumuzu temsil etmiş ve ayni yılda Piyade dairesi İkinci Reisi tayin olunmuştu. 1908 İnkılâbından sonra Birinci Ferik olarak Hassa Ordusu Birinci Fırka Komutanlığına geçirilmişti. 31 Mart İhtilâlinde asi askerlere karşı Bayezid Meydanında büyük bir cesaret gösterdi. Fakat Vükelâ Heyeti şehirde muharebeye müsaade etmediğinden çekilmeye mecbur kalmıştı. O sırada çıkan askerlik rütbelerinin tasfiyesine ait kanun gereğince rütbesi Miralaylığa (Albaylığa) indirilmiş, Önce Aydın Valiliğine gönderilmiş, 1910’da Bahriye Nazırı olmuştu. Bir yıl kadar sonra Hakkı Paşa Kabinesi ile istifa etti.
1912’de babası Gazi Ahmet Muhtar Paşa Kabinesinde tekrar Bahriye Nazırı oldu. Balkan Harbi çıkınca orduda vazife aldı. Önce Trakya Şark Ordusunun Sağ Cenah Üçüncü Ordu Komutanı, sonra İkinci Şark Ordusu. Komutanı oldu. Vize ile Pınarhisar arasında Bulgar Üçüncü Ordusu ile şiddetli muharebeler yaparak düşman saldırısını durdurmuştu. Nihayet Çatalca müdafaasında Sağ Cenah Terkos Cephesi Komutanı iken 17 Kasım muharebesinde düşman hücumlarını kırdı ve karşı saldırıya geçmek üzere iken ağır yaralanarak komutanlıktan çekilmeğe mecbur kaldı. 1913’te Berlin Büyük Elçiliğine tayin edilmiş ve bir yıl sonra bu vazifeden istifa etmişti. 1919’da İstanbul hükümeti tarafından Harbiye Nazırlığına getirilmek istenmiş, fakat kabul etmemişti. İskenderiye’den Napoli’ye giderken vapurda öldü.
BAŞLICA ESERLERİ:
Ruznamei Harb, Maziye
Bir Nazar, Acı Bir Hatıra, La Turquie, l’Allemagne, Evenements d’Orient.
KAYNAK: İbrahim Alâeddin Gövsa / Türk Meşhurları (1946).