Son dönem İslâm âlimlerinden (D. H. 1276/M. 1859, Kayadere (Ferhand) köyü / Silvan / Diyarbakır - Ö. 20 ekim 1951). Aslen Kulp ile Muş arasındaki bölgede yer alan Xiyan aşiretine mensup Malamelikî köyündendir. Adı geçen aşiretin, soy itibariyle Hz. Muhammed’în (s.a.v.) amcası Hz Abbas’ın oğlu Hz Fadl'a dayandığı söylenmektedir. Seyda Molla Yahya, Molla Şemdin’in oğlu olan Molla Haci’nin oğludur. İki evlilik yapmıştır. İkinci evliliğinden üçü erkek, üçü kız olmak üzere altı çocuğu dünyaya gelmiştir.
Seyda daha çocuk yaşlarında babasının yanında okumaya başlar. Bir müddet babasının yanında okumaya devam ettikten sonra yöredeki diğer talebeler (fakiler) gibi, kimi zaman aç kimi zaman tok bir şekilde yörenin farklı yerlerinde bulunan medreselerde sıra kitapları eğitimini alır.
Molla Yahya, Silvan Müftüsü Seyda Molla Ahmet’in yanında bir müddet ders aldıktan sonra Muş’ a gider. Muş merkezinde meşhur olan Seyda-i Hacı Tayyib’in medresesinde bizzat Seyda Hacı Tayyip'ten bir müddet ders alır. Bilahare Bismil ilçesinin Tilşahmi köyünde Seyda-i Şeyh Ömer Tılşahmi Efendinin yanında uzun bir müddet tahsilini sürdürür ve ondan icazet alır.
O dönemde her talebe, okumaya başladığı andan itibaren tahsilini tamamlayıp icazet alma ve herhangi bir köyde İmam-Müderris olma hayali ile yaşardı. Ancak Seyda Molla Yahya, ilme olan iştiyakı ve arzusu sebebiyle eline geçen bu fırsatı bırakır ve hocasından müsaade alarak, Bismil’in Belli köyünde müderrislik yapan Seyda Molla Said Belli'nin medresesine gider ve bir müddet daha ders alır. Kendisi de Molla Yahya gibi Şeyh Ömer Efendinin talebesi ve mucazı olan Molla Saidé Bellî, aynı zamanda Nakşibendi Tarikatına müntesip bir şeyhti. Bu hocasından Tasavvufi dersler de alan Molla Yahya, sonunda hocasından biri ilmi diğeri tasavvufi olmak üzere iki icazet alır.
Müderrisliği
Seyda Molla Yahya, belli bir müddet sonra Belli köyünden ayrılır ve kendi ailesinin ikamet ettiği Ferhand köyüne yerleşir. Ferhand köyü medresesinde babası Seyda Molla Haci’yle birlikte talebelere ders vermeye başlar. Babasının vefatından sonra da Ferhand'da Müderris olarak hizmetine devam eder. Kendisi bütün hayatını ders vermeye vakfetmiş ve ömrünün sonuna kadar ders vermeye devam etmiştir.
O dönemlerde Doğu ve Güneydoğu köylerinin ekseriyetinde ve hatta Şehir merkezlerinde dini ilimlerin okutulduğu medreseler bulunurdu. Cumhuriyetin ilanını müteakip Tevhidi Tedrisat kanunu ile Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasına dair kanunun çıkarılmasıyla özellikle bu bölgelerde medrese faaliyetlerine son verilecek derecede kısıtlamalar getirildi. Bırakın dini ilimlerin tümünü sadece Kuran-i Kerim’in okunmasının ve okutulmasının hatta bulundurulmasının bile riskli olduğu istibdat devrinde, ilim tahsili sevdalıları, hayatlarını tehlikeye atmak suretiyle komşu ülkelere geçerek tahsillerine devam etmenin azmi ve gayreti içerisinde olmuşlardır. Bu yasak sonrasında, çoğu müderris üzerindeki şiddet ve baskıdan dolayı ders vermeyi bırakmak zorunda kalmışlardı. Bazı müderrisler talebeleri ile birlikte mağara ve sığınak gibi yerlerde ellerinden gelinceye kadar gizli olarak ders vermeyi sürdürmüşlerdir. Seyda Molla Yahya da gençliğinde başladığı ders verme işine baskılara aldırmaksızın ömrünün sonuna dek devam ettirenlerdendi. Seyda’nın tedris faaliyetini inkitaa uğratmadan devam ettirme azmi ve cesareti, bölge alimlerince takdire şayan görülmüştür. Seyda, ömrünün sonlarına doğru aşırı yaşlanma sebebiyle yaya olarak medreseye gelmekte zorlanınca dahi birileri sırlanmak suretiyle medreseye getirilir ve dersini vermesi sağlanırdı. Ömrünün son zamanlarında gözleri iyice görmediği için ibareleri talebelerine okutturmak suretiyle ders işlediği rivayet edilmektedir.
Ferhand köyü Silvan’a yaklaşık
Ferhand Köyü, Seyda ile akrabalık bağı bulunan ve geniş bir halk kitlesine sahip olan Xiyan aşireti mensuplarının oturduğu bir köydür. Ferhand Köyünün maddi imkanları fazla müsait olmadığından gelen misafirler genellikle Molla Yahya'nın ailesi tarafından ağırlanırdı.
Azizoğulları Ailesi de; Seyda Molla Yahya’nın had safhadaki geçim sıkıntısını bildikleri için ova köylerindeki zekatlarından imkanlar dahilinde bir miktarını ona veriyorlardı.
Şu anda Medine-i Münevvere’de ikamet eden ve Seyda Molla Yahya’nın ortanca Oğlu olan Seyda Molla Abdussamet, babasının yanında tahsilini tamamlayıp icazetname aldıktan sonra değişik yerlerde bir müddet müderrislik yapmıştır. 20 yıl önce Medine-i Müneverre’ye yerleşmiş ve halen orada ikamet etmektedir. Ondan sonra oğlu Molla Afif bir müddet Ferhand’da imamlık görevine devam etmiştir. Molla Afif emekli olunca Seyda Molla Abdussemed’in kardeşi Molla Abdullah Melikoğlu 1995 - 2001 yılları arasında Ferhand köyünde imamlık görevini yürütmüş ve sonra da Diyarbakır’a yerleşmiştir. Bir çok il ve ilçede resmi imam olarak görev yapmış olan Molla Abdullah, 1976 yılında Diyarbakır merkez Hz. Süleyman Camii’nde görevli iken emekliye ayrılmıştır. Ağustos 2006'da Diyarbakır'da vefat eden Molla Abdullah, Diyarbakır Şehitlik Mezarlığına defnedilmiştir. Seyda Molla Abdussamet'in oğlu Molla Abdulmelik, bir süre babasının ve dedesinin uzun yıllar hizmet verdiği bu köyde imamlık yaptıktan sonra Kayapınar İlçe Müftüsü olarak görevine devam etmektedir.
Seyda Molla Yahya herhangi bir telif eseri bulunmamaktadır. Ancak bazı kitaplar üzerine yapmış olduğu şerh ve haşiyeleri ile yazılı fetvaları mevcuttur. Bunlar da Seyda Molla Yahya'nın şu anda Medine-i Münevvere'de yaşamını sürdüren ortanca oğlu Molla Abdussamed'in kütüphanesinde bulunmaktadır. Bu sebeple de söz konusu haşiye ve şerhlere ulaşılamamıştır.
Bütün hayatını ders vermeye vakfetmiş olan Seyda Molla Yahya, Silvan ilçe merkezinde müderrislik yapan S. M. Hüseyin Küçük ve Hazro ilçe merkezinde müderrislik yapan S. Haci Fettah ile birlikte Diyarbakır ve çevresinde meşhur olmuş üç büyük alimden biri idi. Diyarbakır ve yakın çevresinde bu üç müderrisin yaşadığı dönemden günümüze kadar ilim tahsil eden alimlerden hemen hemen tamamına yakın bir bölümünün almış olduğu icazetnameler yukarda adı geçen üç büyük müderristen birisinin ismini ve imzasını taşımaktadır. Bunun yanın Diyarbakır’ın dışındaki bölgeler ile Suriye, Irak ve İran gibi komşu ülkelerden de ilim tahsili için gelip bu üç zattan ders ve icazet alanlar olmuştur. Farklı medreselerde okumalarına rağmen teberrüken de olsa bu alimlerden birkaç ders almak için gelip onlardan feyiz alanlar da olmuştur. Seyda Molla Yahya her ne kadar arkasında yazılı bir eser bırakmamışsa da, kendisinden sonra yaşayan uzun ömürlü dal budak salan koca çınarlar misali büyük alim ve müderrisler yetiştirmiştir ki onlar da mevcut imkanlar ve şartlar çerçevesinde aynı uygulamayı günümüze kadar devam ettirmişlerdir.
Seyda Molla Yahya’nın ne kadar talebe okuttuğu ve ne kadar icazet verdiği tam olarak bilinmemektedir. Ancak bilinen bir şey var ki yukarıda da ifade edildiği gibi Seyda, hayatının tamamını ders verip talebe yetiştirmeye vakfetmiştir. Seyda’nın meşhur talebelerinden ikisi Seyda Molla İbrahim Gödorni ve Molla İbrahim, tahsilini Seyda’nın yanında tamamlayıp ondan icazetname almıştır. Seyda Molla Yahya’nın bir diğer meşhur talebesi Seyda Molla Yasin Yüsri (Toprak)dir. Uzun yıllar müderrislik yapan Molla Yasin’in de çok sayıda talebe yetiştirmiştir.
Yine Seyda Molla Yahya’nın yanında okuyup icazetini başka yerlerden alanlardan meşhur bazıları olarak; Diyarbakır'ın eski müftülerinden merhum Seyda Molla Salih Tanrıverdi ile Emekli Müftülerden merhum Mehmet Uyanık zikredilebilir.
Seyda Molla Yahya, daha önce belirttiğimiz gibi hocası Seyda Şeyh Said Belli'den tasavvufi dersler almış ve bunun neticesinde kendisine Nakşibendi Tarikatına ait Tasavvufi icazet ve Hilafet verilmişti.
Seyda Molla Yahya, zamanının çoğunu ders vermekle geçirdiği için özel olarak tasavvufi anlamda bir dergâh açmamıştır. Tasavvufi meşguliyetini de medresesinde devam ettirmiştir. Genellikle müritlerinin çoğu talebelerinden oluşurdu. Çevreden gelip mürit olmak isteyenlere büyüklerinin Bahçe ve Bezvan köylerinden hangisine gittiklerini sorar ve aldığı cevaba göre de onlara tevbe verir ve onları büyüklerinin devam ettikleri tarikat merkezine yönlendirirdi.
Seyda Molla Yahya, 1371/20.10.1951 tarihinde Ferhand’te hakkın rahmetine kavuşmuş ve orada bulunan aile mezarlığına defnedilmiştir. Silvan merkezi ve köyleri ile birlikte yakın çevreler Seydanın vefatından kısa bir zamanda haberdar olmuş ve bu hüzünlü haberi alan bölgedeki çok sayıda alim, şeyh, bey ve kalabalık bir halk kitlesi Ferhand köyüne akın edip cenaze merasimine iştirak etmişlerdir. Silvan ilçe merkezindeki halkın büyük bir çoğunluğu cenaze merasimine iştirak etmiş ve kalpleri merhuma karşı muhabbet ve hürmetle dolu olan esnaf da üzüntüden dolayı dükkânlarını kapatmışlardır.
Cenab-ı Allah, böylesine alim, muttaki, fazıl ve kemale sahip değerleri şahsiyetleri başımızdan eksik etmesin ve onların ilim, irfan ve maneviyatlarından mahrum eylemesin. O mübarek zata da gani gani rahmet eylesin,bizi de onun ilminin feyiz ve bereketinden mahrum bırakmasın.
KAYNAK: Abdulkerim Melikoğlu / Seyda Molla Yahya
Ferhandî (Şarkiyat
İlmi Araştırmalar Dergisi Sayı: II Kasım 2009) - "
Seyda Molla
Yahya Ferhandî" (İhsan Işık /
Diyarbakır Ansiklopedisi, 2013), İhsan Işık /
Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar
ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2015).
-