Cemal Hakkı Selek

Milletvekili, Avukat, Yayıncı, Hukukçu, Siyasetçi

Doğum
Ölüm
28 Eylül, 1996
-
Eğitim
Cenevre Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Hukukçu, avukat, yayıncı, siyaset adamı, XIII. Dönem İzmir Milletvekili (D.1902, Kuşadası / Aydın – Ö. 28 Eylül 1996, İstanbul).  Baba adı İsmail Hakkı, anne adı Saide Seyda. Yazar Pınar Selek'in dedesi, yazar Türkkaya Ataöv’ün kayınpederidir.

Ortaöğrenimini İzmir Lisesi’nde tamamladıktan sonra, 1928’de Ankara Hukuk Mektebi’ni bitirdi. İsviçre’de Cenevre Üniversitesi’nde hukuk öğrenimi gördükten sonra Adalet Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü, Emlak ve Eytam Bankası Muhaberat Müdürlüğü ve İstanbul Üniversitesi Tedris İşleri Müdürlüğü’ne atandı (1935-1937).

Bu görevinden ayrılarak Üniversite Kitabevi’ni kurdu, yönetti. Fen ve Teknik, Bibliyografya dergileriyle, yüzü aşkın bilimsel eser yayımladı. Serbest avukatlık yaptı. 1963’te TİP’e girdi ve İstanbul il başkanlığına getirildi. I. Kongre’de genel yönetim kuruluna, genel sekreterliğe seçildi.

Cemal Hakkı Selek, 10.10.1965. genel seçimlerinde TİP’den XIII. Dönem XIII. Dönem İzmir Milletvekili seçilerek 12.10.1969 tarihine kadar TBMM’de yasama çalışmalarına katıldı. TİP grup başkanvekili oldu. Genel yönetim kurulu üyesiyken Emek grubunda yer aldı. 1975’te TİP’in yeniden kuruluşuna katıldı. 28 Eylül 1996 günü İstanbul’da hayatını kaybetti.

Cemal Hakkı Selek, Samiye Selek ile evliydi. Üç çocukları oldu. Erkek çocukları avukat siyasetçi Alp Selek, gazeteci Pınar Selek’in babasıdır. Çiftin iki kızları vardır: Canan Ataöv ve Lale Kendi…

KAYNAK: Yurt Ansiklopedisi (6. cilt, 1981), TBMM Albümü 2. Cilt 1950-1980 (2010), Mahmut Çetin / Pınar Selek’in dedesi Cemal Hakkı Selek (dirilissevdasi.wordpress.com, 17.12.2014).

PINAR SELEK’İN DEDESİ CEMAL HAKKI SELEK

 1.Pınar Selek, Batıcı ve Batılı bir tasarımdır

 

Pınar Selek, Batıcı jakoben bir projedir. Karşımızda teröre alet olması bile kutsallaştırılmış bir tasarım var.

Bir yanda ‘milli mağdure’ sunumu öte yanda tinercilere, fahişelere, travestilere ve Kürtçüler’e kol kanat geren bir azize var. Çizer Necdet Şen’in deyimiyle o ‘Cihangir’in azizesi’, Yalçın Küçük’ün deyimiyle Büşra Ersanlı ile beraber ‘Kürtler’in iki anacığı’dır.

O bir proje ise, projeyi yorumlamak yerlilerin en tabii hakkıdır.

Biz ‘Pınar Selek Tarihi’ne dedesi Cemal Hakkı Selek’in hayatını ele alarak giriyoruz. Sonraki yazılarda Pınar Selek’in PKK ile ilişkilerini de anlatacağız.

 

Mahkeme kararı ağırlaştırılmış müebbet!

 

Mısır Çarşısı’nda 7 kişinin öldüğü, 127 kişinin de yaralandığı patlamaya ilişkin Pınar Selek’in aldığı beraat kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.

Davaya bakan İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Pınar Selek’in yeniden ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

Kararın açıklanmasından sonra Pınar Selek hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 27 Ağustos 2014’te de Selek hakkında kırmızı bülten çıkarıldı.

 

2.Ayrıntılarla dede Cemal Hakkı Selek

 

Pınar Selek’in dedesi Cemal Hakkı Selek, 1902 yılında Aydın’ın Kuşadası ilçesinde doğar. 1928 yılındaAnkara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve 1934 yılında İsviçre Cenevre Hukuk Fakültesi mezunudur.

Samet Ağaoğlu; Ankara Hukuk Fakültesi anılarını anlatırken okul arkadaşları arasındaki anahtar isimleri ardı ardına sıralar: Kibar Sarım’ın büyük oğlu Osman Kibar, kocaman gözleriyle Süha Şamlı, Şeriye Vekili Mustafa Feyzi Efendi’nin oğulları Haldun ve Hulki ve Üniversite Kütüphanesi sahibi Cemal Hakkı Selek… Anlayan bu isimlerin parçalarından bir bütün oluşturur.

Cemal Hakkı Selek, 1921 tarihinde komünisttir. TKP’nin Sabetaycı lideri Şefik Hüsnü çevresindendir. Dönemin yayın organı Aydınlık dergisidir. Nazım Hikmet’in arkadaşlarındandır. Yahya Kemal ve İbrahim Çallı gibi ünlüler dostları arasındadır.

Adalet Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü, Emlak ve Eytam Bankası Muhaberat Müdürlüğü, İstanbul Üniversitesi Tedris İşleri Direktörlüğü yapar.

Adalet Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü yaptığı dönemde bakan Mahmut Esat Bozkurt’tur. Dönem Medeni Kanun’un hazırlanma dönemidir. Bakan Bozkurt, özel kalem müdürünün evlenme cüzdanına şu notu yazar: “Kanun-u Medeni’nin yaradılışında bana sabahlara kadar bugünkü sabahı görmek için yardım eden ve yanımdan ayrılmayan genç mesai arkadaşım.”

Cemal Hakkı Selek, Adalet Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü görevinden sonra İsviçre’ye gider. İsviçre’den dönüşünde yayıncılığa başlar. 1940 yılında ‘Fen ve Teknik’ dergisini çıkartır. Bunu altı yıl sonra ‘Bilgi Dünyası’ ve dokuz yıl sonra da ‘Köylünün Kılavuzu’ dergileri takip eder. Bu dergilerin çoğu Cumhuriyet gazetesinin matbaasında basılır.

Cemal Hakkı Selek, Üniversite Kitabevi’nin kurucusudur. 1980’li, 90’lı yıllarda Gelişim Yayınları’nın yürüttüğü tarzda popüler bilim kitapları yayınlar. Şevket Rado, Cemal Hakkı Selek’in yayınladığı ‘Atomlar ve Yıldızlar’, ‘Arıların Hayatı’ ve ‘Kadınların Hijyeni’ gibi halka yönelik bilim kitaplarının büyük bir boşluğu doldurduğunu söyler.

Cemal Hakkı Selek ile Profesör Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Dr. Fritz Funck’un ‘Borçlar Kanunu’ adlı eserini ‘Türk Kanunu Medenisi ve Borçlar Kanunu’ adıyla tercüme ve şerh ederler. Kitap, Cemal Hakkı Selek’in sahibi olduğu Üniversite Kitabevi tarafından neşredilir.

Torun Pınar Selek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her aile için en az üç çocuk projesini eleştirse de dedeCemal Hakkı Selek, nüfusun artırılmasını savunan bir yazardır.

 

3.Cemal Hakkı Selek ‘Boğaz’daki Aşiret’ten Aybar’ın yakın arkadaşları arasında

 

Cemal Hakkı Selek yayıncılıktan sonra siyasetle uğraşır. Bu dönemde serbest avukatlıkla da iştigal etmiştir.

TİP’i, sendikacılar kurar. Ancak parti sonra anahtar teslimi Mehmet Ali Aybar’a teslim edilir. Aybar’la birlikte yakın arkadaşları yazar Nazife ve Adnan Cemgil, Yaşar Kemal, Moiz Gabay, Kemal Sülker ve avukatCemal Hakkı Selek de TİP’e girerler.

TİP 1965 seçimlerinde, yüzde 3 oy alarak TBMM’ye 15 milletvekili gönderir.

Cemal Hakkı Selek 15 bin 840 oy alarak TİP İzmir milletvekili seçilir. TBMM’de 13. Dönem İzmir Milletvekilliği yapar. (1965-1969) yılları arasında TİP’in meclis grup başkanvekilidir.

TBMM çalışmaları içinde Cemal Hakkı Selek’in Alparslan Türkeş’le de bir görüşmesi olmuştur. 3 Mart 1966 tarihinde TBMM’de bulunan siyasi parti liderlerinin katıldığı bir toplantı düzenlenir. Liderler toplantısına CKMPGenel Başkanı Alparslan Türkeş’le TİP Genel Başkanı Behice Boran da katılırlar. Toplantıya Türkeş’in yanında İsmail Hakkı Yılanlıoğlu, Boran’ın yanında ise Cemal Hakkı Selek katılmıştır.

 

Çetin Altan’ın TİP’e girişini Cemal Hakkı Selek sağlar

 

TİP Diyarbakır Milletvekili Tarık Ziya Ekinci anlatır. TİP 15 milletvekili çıkardığı zaman aslında Çetin Altan TİP’li değildir. TİP’in bağımsız kontenjanından seçilmiştir. TİP’e girişi Cemal Hakkı Selek’in daveti üzerine gerçekleşir.

Cemal Hakkı Selek, TİP’in yayınladığı ‘Sosyal Adalet’ dergisinin sahipliğini de üstlenir. Derginin Yazı Kurulu Başkanı Sadun Aren’dir. Derginin ilk sayısı 19 Mart 1963 tarihinde yayınlanır. Dergi bir süre sonra kapatılır ve Nisan 1964’te yeniden çıkmaya başlar.

Tarih Vakfı, arşivi ciddiye alan bir kuruluş. Sol odaklı vakfın arşiv bağışçıları arasında oğul Alp Selek ve babası Cemal Hakkı Selek isimlerine de rastlarız.

Cemal Hakkı Selek 28 Eylül 1996 tarihinde İstanbul’da vefat eder.

 

4.Damadı Türkkaya Ataöv kayınpederini anlatıyor

 

Cemal Hakkı Selek, Samiye Selek ile evlidir. Üç çocukları olur. Erkek çocukları avukat siyasetçi Alp Selek, gazeteci Pınar Selek’in babasıdır. Çiftin iki kızları vardır: Canan Ataöv ve Lale Kendi…

Türkkaya Ataöv, Cemal Hakkı Selek ile Samiye Selek’in kızı Candan Ataöv ile evli.

Profesör Türkkaya Ataöv’ü Ermeni Terörü ile alakalı olumlu çalışmalarıyla hatırlıyoruz.

Ataöv, kayınpederi Cemal Hakkı Selek’in ‘namus-ı mücessem’ bir adam olduğunu söylüyor.

 

5.Cemal Hakkı Selek, parti ajanına Divitçioğlu’nu dinletti mi?

 

Yalçın Küçük de kendisi gibi birinci ve ikinci dönem TİP’inde bulunan Cemal Hakkı Selek’in çok saygıdeğer ve mütevazı bir insan olduğunu, herkes tarafından örnek alındığını söylüyor. TİP’in İstanbul Cağaloğlu’ndaki merkezinde gençlerle sohbet eder. Gençlerde “koskoca Cemal Hakkı Bey bizimle akranıymışız gibi sohbet ediyor” kanaati oluşur.

Sencer Divitçioğlu, bir kahvede, TİP için propaganda çalışması yapıyor. Bakmış bir adam sürekli not tutuyor. Not tutan adam parti ajanıymış. Divitçioğlu, parti ajanını yakalamış ve bu işi tasarlayan TİP Genel Sekreteri Cemal Hakkı Selek’i terslemiş. Yalçın Küçük, saygıdeğer yaşlı adam Cemal Hakkı Selek’in bu dinletme uygulaması üzerine “üzüldüm ve utandım” diyor.

 

6.Cemal Hakkı Selek, Sabahattin Ali’nin telifini vermedi mi?

 

Cemal Hakkı Selek, aileden kalan toprakları satıp ‘Hakikat’ gazetesini yayımlamaya başlar. ‘Hakikat’ gazetesinin yazı işleri müdürü ise sonraları ‘Milliyet’ gazetesini kuracak olan Mehmet Ali Birand’ın kayınpederi Ali Naci Karacan’dır.

Sabahattin Ali’nin ‘Kürk Mantolu Madonna’ adlı eseri 1940 yılında Hakikat gazetesinde tefrika edilir. Yayından sonra Sabahattin Ali telif ücretini alamaz.

Sabahattin Ali telifini alamayınca, ‘Kürk Mantolu Madonna’yı  yayınlayan Hakikat gazetesi sahibi Cemal Hakkı Selek’e 10 Şubat 1941 tarihinde bir mektup yazar.

Ücret ödenmemesi dışında Cemal Hakkı Selek’in Sabahattin Ali’ye davranış biçimi de rencide edicidir. Sabahattin Ali, yazı hayatında ilk defa yazısının tutmadığı suratına çarpılır. Sabahattin Ali kırgındır. Kendisinden roman istenirken popülist tefrika romancılarının tiraj başarısını yakalaması ön şart olarak bildirilmemişken, yayın sonrası başarısızlık yazara fatura edilir.

Sabahattin Ali; mektubunda kendisinden Peride Celal, Kerime Nadir ve Mükerrem Kamil Hanımlar’danbeklenilecek bir roman istemiş olunamayacağını söyler.

 

7.Hatime: Mısır Çarşısı’nda yedi insanımızı öldürdüler

 

Girişte söyledik Pınar Selek, Batıcı jakoben bir projedir. O bir proje ise projeyi yorumlamak biz yerlilerin en tabii hakkıdır.

Ve terör insanlık suçudur… Teröre alet olan üstseçkinler’den de olsa kanun karşısında hesap vermelidir. Üstseçkinler’den olmak masum insanları öldürenlere alet olmayı gerektirmiyor.

Bugün isimleri bile zikredilmeden sadece ‘7 kişi’ olarak anılan bu ülkenin aziz, mübarek ve sahipsizinsanlarının ruhuna Fatiha okuyarak bu yazıyı bitiriyorum.

 

YAZI LİNKİ: http://www.sondevir.com/?aType=yazarHaber&ArticleID=12713

 

Pınar Selek, PKK ilişkilerine giriş

 

1.Pınar Selek, HDP sürecinin deneği

 

Pınar Selek, Kozmopolitizm ittifakının simgelerinden biri haline getirilmiştir. Çekirdekten yetiştirilmiştir. Ortaöğretimi Notre Dame de Sion Fransız Lisesi’nde tamamlar.

Kozmopolitizm’in yeni yüzlerinden Pınar Selek’e göre ‘PKK’nın talepleri aslında Türkiye’nin demokrasi talepleri’dir.

 

Selek, kendisi için simge ifadesini kullanan yandaşlarına itiraf gibi bir tespitle bilinir: “Simge bir iktidar konumudur ve çok tehlikelidir.”

Simgeleştirilen Selek’in PKK içindeki buyurgan tavrı, KCK tutanaklarına kadar yansımıştır.

 

2.Pınar Selek’in atölyesi: Amargi Derneği

 

Selek, sokak çocukları, eşcinseller ve travestilerle ilgilenir. Genelevlerde kadınlarla yaşar ve PKK’lılarla görüşür. Transseksüeller, sokak çocukları ve seks işçileri hakkında araştırmalar yapar. Romanlar’la da diyalog kurmaya çalışır. 730 sayfalık bir araştırma hazırlar. Bu çalışmalarından dolayı Fransa’dan akademisyenlik teklifi alır.

Pınar Selek, sokak çocukları için bir atölye kurar. Zamanını tinerci çocuklara ayırır. Militan feminist kimliğiyleAmargi Derneği’ne öncülük eder.

Amargi Derneği’ne travestiler, sokak çocukları ve Kürtçüler gelip gider.

Babası Alp Selek, coşku içindedir: ‘‘Nerede dışlanmışlar, hor görülenler varsa, Pınar onların yanında oldu.’’

Amargi Derneği’ndeki atölyeye 50 çocuk devam eder. Çocuklar, standlar açıp atölyede yaptıklarını satmaya başlar. Selek’in öncülüğünde bir sokak gazetesi çıkarırlar. Dağıtımını sokak çocukları yapar. Böylece sokak çocukları adım adım militanlaştırılır.

Sokak çocuklarıyla ilgilenmenin Pınar Selek’e kalması, büyük bütçeli Sağ kuruluşların üzerinde düşünmesi gereken bir durumdur.

Dostları ironik bir bakışla Pınar Selek’in iflah olmaz bir genetik bozukluğu olduğunu söyler. DedesiTİP’li Cemal Hakkı Selek’ten babası TİP’li ve ÖDP’li Alp Selek’ten miras muhalif bir durumdur bu. Selek Ailesi tarihleri boyunca ötekilerin yanında gözükür.

Ötekilerin Postası gazetesi Pınar Selek’e Nar Çiçeği Ödülü verir.

 

Amargi Derneği’ndeki bomba malzemeleri

 

Pınar Selek’i hapse götüren süreç Amargi Derneği’nde bulunan bir çantayla başlar. Çantada bomba yapımında kullanılan bir takım maddeler vardır.

Babası avukat Alp Selek, polisin iddialarını gerçek dışı bulur. Onlarca çocuğun ve travestinin anonim kullandığı bir atölyede bomba bulundurmanın mümkün olmadığını söyler. Ama ortada bomba yapımında kullanılan maddeler gerçeği vardır.

 

3.Selek’in Abdullah Öcalan’la ilişkileri

 

Pınar Selek 1997 yılında ‘Kürt Sorunu’ üzerine çalışmaya başlar. Savaşın koşullarını araştırdığını söyler. ‘Kürt Sorunu’ hakkında konunun muhataplarıyla görüşmeler yapmak ister. Bir kısım PKK’lılarla görüşmeye başlar.

Selek, Abdullah Öcalan’la görüşme talebinde bulunur. Öcalan bu isteği kabul eder. Suriye’ye davet edilir.Pınar Selek yüksek lisansını bitirdikten sonra gidebileceğini söyler. Bu sırada Selek’in ilginç ilişkileriFransa’da polisin dikkatini çeker. Türkiye’ye döner, takip edildiğini babasına söyler.

Polis, sorguda Pınar Selek’ten tanıdığı PKK’lıların ismini ister. Selek, “Kod adlarını bilmiyorum. Tariflerini yapabilirim. Bunun dışında bir şey bilmiyorum” der.

 

4.Pınar Selek Mısır Çarşısı bombacısı mı?

 

1998 yılında Mısır Çarşısı’nın girişinde bir bomba patlar.

PKK’lı Abdülmecit Öztürk polisteki ifadesinde “Evet, Pınar Selek’le ben bombayı birlikte hazırladık ve Mısır Çarşısı’na yerleştirdik” der.

Savcı, tutuklama talebinde bulunurken, ‘Bir takım PKK’lılarla ilişki kurmasını’ gerekçe olarak gösterir.

 

Alp Selek, ‘Kızım PKK’yı araştırırken biraz ileri gitmiş’

 

Mısır Çarşısı’nın bombalanması olayına karıştığı iddiasıyla tutuklanan Pınar Selek’in babası avukat Alp Selek, “Kızım suçsuz. PKK’yı araştırırken biraz ileri gitmiş” der.

 

4.PKK’nın iç sorunu olarak Pınar Selek

 

Terör örgütü PKK’nın KCK yapılanmasının iddianamesinde yer alan bilgilere göre Pınar Selek’in PKK ile ilgisi sıradan bir gazeteci ya da sosyolog ilgisinin çok ötesindedir. Verilerde Murat Karayılan’ın söylediğine göreSelek, bizzat Öcalan tarafından görevlendirilmiştir.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 2. KCK İddianamesi’nin ek klasörlerinde yer alan ve sanık Cengiz Kapmaz’ın evinden çıkan ‘Rapor-1’ adlı dosyada Pınar Selek’ten uzun uzun bahsedilir.

 

Pınar Selek PKK’yı bile karıştırır: ‘Pınar sağa çekti’

 

KCK yapılanmasının gerçekleştirdiği bir toplantıda ‘Pınar sağa çekti’ başlıklı rapor düzenlenir.

‘Rapor-1’de Selek’in kendisine uyanı doğru, uymayanı ise çeteci olarak tanımladığını, Selek’te ‘Türk egemen bakış açısı’ olduğu ve sıkıya gelince “bırakır giderim” restini çektiği belirtilir.

Selek, ‘Rapor-1’de, ‘Pınar süreci sorgulanmalı’ başlıklı dokümanda ise ameliyatta makas unutan doktora benzetilir.

Koçer kod adlı Serbestin zeminine gelen Pınar Selek, eski yöneticileri provokatif olmakla suçlar. Selek’in yazarlık yaptığı Özgür Gündem gazetesinde Türk-Yunan gerginliği benzeri gerginlik bulunduğu söylenir. İddiaya göre Selek, gazetedeki PKK’lılara daha önce madde bağımlılarına uyguladığı terbiye edici tarzda buyurgan bir üslupla davranmıştır.

Murat Karayılan, örgüte karşı Selek’i savunur: “Pınar’ı önderlik düzenledi”

Sanık Kapmaz’ın evinde ele geçirilen ‘Rapor-2’de ise Murat Karayılan’ın yaptığı bir konuşmaya yer verilir. ‘Rapor-2’den anlaşılan Pınar Selek, PKK’nın bir iç sorunu haline gelmiştir.

Karayılan’ın Selek’le ilgili sözleri şöyle: “Kişiye dayalı tartışma olmamalı. Pınar’ı önderlik düzenledi. Eski yönetim çalışkandı ama tarzı tartışma götürür. Herkes Pınar’ı destekleyecek, eski yönetim de dahil. Hatalı yaklaşım tek taraflı değil. Pınar taraflaşmamalı idi. Tarafları eleştiriyoruz. ‘Örgüt arkasında durmadı, destek vermedi’ dedi arkadaş. Örgüt destek verdi. Ben birini tasvip etmesem önderliğe önerir alırım. Pınar’ı da alabilirim. Pınar’ı biz destekledik. Ne kimseyi atarız, ne de kimseyi tutarız. Örgüt size çalış diyor başkada bir şey demiyor” ifadelerini kullanıyor.

 

5.Selek: İçin rahat olsun Aysel Tuğluk, kendimi hiç yalnız hissetmedim

 

Selek, Aysel Tuğluk’un destek mesajını şöyle cevaplandırır: “İçin rahat olsun Aysel. Ben kendimi hiç yalnız hissetmedim. Çevremdeki dayanışma çemberi beni çok heyecanlandırıyor. Toplumun her kesiminden, farklı politik, kültürel, etnik kimliklerden insanlar, adalet için, yan yana geliyor. Türk, Kürt, Ermeni, Alman, Fransız,lezbiyen, gay, heteroseksüel, transeksüel…  Üstelik benim aracılığımla buluşuyor ve yeni yollar açıyorlar birlikte. Ama söylemeliyim ki, bu uluslararası dayanışma çemberinin öncüsü feminist kadınlar.”

Sezen Aksu da Pınar Selek’e gülücük gönderenlerdendir: “Sevgili Pınar ümidini hiç kaybetmeyişin, yaşanan süreç kadar sarsıcı ve şaşırtıcı.”

 

Batı’dan gelen malum destekler

 

Selek’in Batı ile ilişkileri hep iyi olmuştur. 2009 yılında Almanya’ya mülteci olarak sığınan Selek, daha sonra dilini daha iyi bildiği Fransa’ya yerleşir.

Türkiye’deki hiçbir soruna duyarlı olmayan uluslararası kuruluşlar Pınar Selek Olayı’na el atar.

Avrupa Parlamentosu başta olmak üzere, İsveç’li parlamenterler, Fransa’da Musevi kökenli Alain Beretz’in rektörü olduğu Siyonizm’in güdümündeki Strasbourg Üniversitesi ve Berlin’deki Überleben İşkence Kurbanları İçin Tedavi Merkezi Selek için çağrıda bulunur.

Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) ve Dünya İşkence Karşıtı Örgütü’nün (OMCT) ortak programı olan İnsan Hakları Savunucularını Koruma Gözlemevi, Pınar Selek’in Mısır Çarşısı Bombalama Davası’na ait gözlem raporuyla omuz verir.

 

6.Hatime: olguya karşı algı seferberliği

 

Pınar Selek, BDP’den HDP’ye geçiş sürecinin simgelerinden biridir…

PKK; BDP süreciyle sıradan Kürtçülük yaparken HDP süreciyle bütün etnik, dini ve toplumsal azınlıkları kapsayacak bir cephe örgütüne dönüşüyor.

Evet HDP travestilerin, eşcinsellerin ve bütün ötekilerin temsilcisi olmak istiyor. Bunun ideoloji tarihimizdeki adı Kozmopolitizm’dir.

HDP kongresine eşcinsellerin damgasını vurduğunu hatırlayalım.

Selek’e göre ‘Demokratik Açılım’ ancak özgürlük perspektifiyle, ilerici bir anlayışla, Sol bir toplumsal dinamikle gerçekleştirilebilir.

Kozmopolitlere göre terör hak arama yolu olduğu için masumdur. Yerli olan her şey ise militarizm’dir ve bu yüzden suçludur.

Bu ülkede algı operasyonları ustalıkla yapılır.

Simge bir karakter olarak sunulan katliam zanlısı Pınar Selek meşrulaştırılırken, Mısır Çarşısı’nda ölen 7 kişinin adını hatırlayan bile yoktur.

 

YAZI LİNKİ:http://www.sondevir.com/?aType=yazarHaber&ArticleID=12787

 

Kaynak: Mahmut Çetin / Pınar Selek’in dedesi Cemal Hakkı Selek (dirilissevdasi.wordpress.com, 17.12.2014).

Yazar: Mahmut Çetin

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör