Şair, eğitimci. 28 Şubat 1987, Terme / Samsun doğumlu. Terme Atatürk İlkokulu’nu ve yılında Terme Anadolu Lisesi (şimdiki adıyla Bülent Çavuşoğlu Anadolu Lisesi)’ni bitirdi (2004). Ondokuz Mayıs Üniversitesi Amasya Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nde 2009 yılında tamamladı.
Rıfat
Eroğlu, 2009–10 öğretim yılında Ağrı / Patnos’ta Cengiz Çıkrık Yatılı
İlköğretim Bölge Okulu’nda, 2010–11 öğretim yılında Ordu / Aybastı’da
Çukur İlköğretim Okulu’nda görev yaptı. 2011–12 eğitim yılında da Şanlıurfa / Viranşehir’de
Aşağı Sarpın İlköğretim Okulu’nda yedek subay öğretmen olarak askerlik görevini
tamamladı. Öğretmenliğin yanında; Patnos Halk Eğitim Merkezi (2009-10) ile (Aybastı Halk Eğitim Merkezi
(2013-14)’nde tiyatro eğitmenliği yaptı. Halen ikinci bir üniversite öğrenimini
Anadolu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde
sürdürmektedir.
Eroğlu,
çocukluk ve ilk gençlik yıllarında başladığı tiyatro çalışmalarını uzun yıllar
sürdürdü. Arkadaşlarıyla kurduğu Sahne Sokağı adlı tiyatro ekibiyle çeşitli
yerlerde gösteriler düzenledi. Oyunculuk, yazarlık ve yönetmenlik olmak üzere
tiyatronun çeşitli aşamalarında yaptığı amatör çalışmaları sonra bırakmak
durumunda kaldı.
Rıfat
Eroğlu, İkinci Yeni şiir akımının önde gelen şairlerinden Sezai Karakoç ile Ece
Ayhan ve daha sonra İsmet Özel gibi şairlerin etkisinde imgeye dayalı şiirler
yazdı. Dergilerde şiir yayımlamaya “Mahalle
Mektebi” (“Sanmanın Anatomisi”, Mart 2013) dergisinde yayımlandı. Daha sonra “Derâah”, “Hece”, “Mühür”, “İzdiham”, “B Planı”, “Bakmaklar” ve
“Yalnızlar Mektebi” dergilerinde şiir
yayımlamayı sürdürdü… Bencekitap ve Bencesanat Yayınevi tarafından 2012’de
düzenlenen 2. Turgut Uyar Şiir Yarışması’nda “Aşk Sınaması” adlı şiir dosyasıyla üçüncülük ödülünü kazandı. Bu
dosyası aynı adla aynı yayınevi tarafından Haziran 2012 yılında yayımlandı.
KAYNAK:
Ahmet Sezgin / Termeli Yazarlar ve
Şairler Ansiklopedisi (2012), İhsan Işık / Resimli ve
Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12,
2017).
cesaret
süreklilik ister
gördüğüm
o tuzağa kuş resmi çizerken anladım bunu ilk kez
anneme
borcumu senden aldığım ödünçle sonra
adı
alfabede olmayan bir mahalden çıkarak yola
aşk
filmlerini bırakıp ideolojiye sarılan aktör kadar
olası
bir eylemde okuyacağım metin ezberimde
bayramları
şeker reklamında oynayan dedenin
çekimler
sonrası yine yalnız kalması
sırf
bu yüzden imrendim adı çeşmede şık duran adamlara
ekmeğim
yoktu ve ruhum Ankara
yirmi
dokuz şubattım bir normun fazlası
o
biçim tüccarlar direnirken hala Allah’a
açık
büfeler için yaşayan bir cehenneme ihtiyaç duyulurken
Yunus
daha değerliyken Itri’den
bir
şiir bir Arf bile etmiyorken ama
kazayla
gitmeliydim pılımı toplamadan ansızın
değil
miydim kazayla geldiğim bu diyarın hayatlısı?
ne
olduğunu yarama bakanların anladığı bu vahşet probleminin farkıyım
teşvikiyle
yaradanın yürüyen kullara ihtarı
şakağıma
park eder iyi gitmeyen ne varsa -vacibin katili mesela-
Sümerbanksız
o kuşak da benim
kottan
kotondan konuşan Levi’nin kıçımıza giydirdiği
son
kamunun özele devrilmesi, ölmesi Anadolu’da son parsın
-bir
tüplü daha dayanmaya çalışırken- tekniğin dantele vurduğu darbe
hükmü
benden bilinir tüm durmaların
söylesem
fuzuli, sussam kapanır bir viyadük açığı
kuyulara
asfalt dökülür, düzenler bulur trafik
kırk
sekiz ay vadeyle ucuza gelir araba
tüm
bu tertip Yusuf’un girmesi için radara
çevrilen
Yusuf kadar kalbimde açılan skandal
şarka
düşen vadem deftere çekilen kaleme bakar
Pi
’ye selam ve kefene
ya
ben de üç alınayım, ya konsun adım bir okul önüne
ideolojisi
elinden alınmışlar için, iki dakikalık bayram arası
tüm
nevruzların resmi sponsoru olabilir mi bir lastik firması
erken
verilmiş bir karar
sütü
sınıf sıcaklığında içen çocukların
devleti
babaç sanması
fıskiye
halkları yoluna koymaz ve belediye
vurmalılar
hep galip gelir üflemeliye
sen
sıtarbaksı seviyorsun diye
sıtarbaksın
da seni sevmesi şart mı
tüm
kuvvetler diğer halklara hizmet verirken
lütfen
bekleyenler maksat yeşili bir bekleyişle
simit
saraylarında susamlı padişah kalabilirler
ne
şah, ne at, ne de fildirler
saygı
korkuya metresken
sütü
burundan getirme metodunu
giden
evraka işleyenler