Refik Baydur

Sanayici, Sendikacı, İktisatçı, Yazar

Doğum
Ölüm
18 Eylül, 2016
Eğitim
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi

İktisatçı, sanayici, iş adamı,  sendikacı, TİSK'in Onursal Başkanı, Türkiye Kimya Petrol Lastik ve Plastik Sanayii İşverenleri Sendikası (KİPLAS) Yönetim Kurulu Başkanı. (D. 1929, Tercan /  Erzincan - Ö. 18 Eylül 2016, İstanbul). İlkokulu Tercan ve Kırşehir’de ortaokulu Kars’ta, liseyi de Erzurum’da Erzurum Lisesinde bitirdi. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. 1953-1957 yılları arasında Akbank ve Pamukbank’ta çalıştı. 1957 yılından itibaren özel sektörde muhtelif şirketlerde müdür, genel müdür ve yöneticilik yaptı.

İşveren sendikacılığının duayen ismi Refik Baydur, Timsan Şirketler Grubu'nun kurucu ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, 1963'ten bu yana Türkiye Kimya Petrol Lastik ve Plastik Sanayii İşverenleri Sendikası (KİPLAS) Yönetim Kurulu Üyeliği, İcra Komitesi Başkanlığı ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, GEBKİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinde bulunan Refik Baydur bu görevlerini Yönetim Kurulu Başkanı olarak vefat ettiği güne kadar devam ettirdi.

1964'ten itibaren Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nda (TİSK) Yönetim Kurulu Üyeliği ve Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevi yapan Baydur, 1989'dan itibaren 3 dönem üst üste, 15 yıl boyunca sürdürdüğü Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinden 26 Aralık 2004 tarihinde yapılan başkanlık seçiminde kendi isteği ile aday olmayarak ayrıldı. TİSK'in Onursal Başkanları arasında yer almaktadır.

Eşi Zühal Baydur, uzun yıllar KİPLAS'ın Genel Sekreterliği'ni ve Baş Hukuk Danışmanlığı'nı yapmış bir hukukçu olup, Türkiye'nin ilk kadın sendika yöneticisidir. Refik Baydur, bir çocuk ve bir de torun sahibiydi.

Türk Çalışma hayatına ve bir dönemin siyasetine de damga vuran bir isim olan Refik Baydur, yaşamı boyunca işçi-işveren ilişkilerinin en kritik anlarında da önemli roller üstlendi. Tarihe geçen BEREC Grevi, İş Kanunları, Hür Teşebbüs Konseyi, Milli Prodüktivite Merkezi, 1987 Grevleri, TİSK ve 28 Şubat Süreci günlerinde adından sıkça söz ettirdi. Refik Baydur, Türkiye'de işçi kesimiyle işveren kesimi arasında uzun yıllara yayılan kalıcı barışın da mimarı olarak anılmaktadır.

Refik Baydur, 18 Eylül 2016 tarihinde İstanbul'da vefat eden Refik Baydur'un cenazesi 20 Eylül 2016 Salı günü Teşvikiye Camiinde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığında toprağa verilecek. . İş hukuku ve sendikacılık konularında makaleleri çeşitli dergilerde yayımlanmıştır.

 

Refik Baydur, kendi kaleminden kendisini şöyle tanımlamıştı:

 

"Ben bir köylü çocuğuyum…

Yemeğimi ortadaki bir tencereden, sofradaki insanlarla paylaştım. Onun için paylaşmayı ve zamanında sofrayı terk ederek yeniden yola koyulmayı büyüklerimden öğrendim.

Bu memleket bana çok şeyler verdi. Öncelikle onurlu yaşamanın sırlarını köyümden ve Türk insanından öğrendim.

Laik parlamenter demokrasiyi ve Atatürk ilkelerini değerli öğretmenlerim ve idealist dostlarımla geliştirdik.

Sanayici olmanın tüm zorluklarını biliyorum. Zengin olmak için elime geçen fırsatları reklam yapmadan layık olanlarla paylaştım.

Aldığım her görevin altına, o sorumluluğu taşıyabileceğim zaman girdim. İnanmadığım hiçbir şeye hatır ve olanaklarım için evet demedim.

Çalıştırdığım hiçbir kişinin bilerek hakkını yemedim.

Çalıştığım hiçbir kurum ve kuruluşa bilerek zarar vermedim. Babamın öğütlerine hep sadık kaldım. Rahmetli babam Hasan Baydur ölümünden önce bana şu öğütleri yazmıştı:

Devlet memuru olma.

Politikaya girme.

Emanete ihanet etme.

Doğru yanlış bilemem ama ben böyle yaşadım."

ESERLERİ:

Ayran Aşı, Bizim Çete İş Güvencesi Tartışmaları (2004), Zirvede 15 Yıl Bir Yürek Bin Sevgi Anılar ve Öneriler, Türk Sendikacılığı Terörist Sendikacı Mucizeyi Yaratan Adam, Mustafa Kemal Politika Dehası Atatürk, Küllerinden Doğan Ülke, Mustafa Kemal, Türkler ve İslamiyet, Bu Benim İşte.

KAYNAKÇA: İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, 2007), Refik Baydur kimdir? Ünlü iş adamı Refik Baydur hayatını kaybetti (sozcu.com.tr, 18.09.2016), Ünlü iş adamı Refik Baydur hayatını kaybetti (hurriyet.com.tr, 18.09.2016).

SENDİKACI ÜÇ ŞAİR ve YAZMAK ÜZERİNE

SENDİKACI ÜÇ ŞAİR ve YAZMAK ÜZERİNE

 

ŞAHİN ALİ ŞEN

 

(...)

 

AYRAN AŞI

Diğer  sendikacı şair dostum, iş dünyasının duayenlerinden, Türkiye’nin en uzun süreli  işveren konfederasyonu başkanlığı yapan   Refik Baydur. 1989’da Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanlığına seçilen ve 2004 yılına kadar bu görevini sürdüren Refik Baydur’un “Ayran Aşı” ismiyle şiir kitabı yayınlandı. Ancak, sendikanın işlerinin yoğun olması nedeniyle  uzun süre kitap yayınlamadı.  TİSK Genel Başkanlığının son döneminde Bizim Çete” ismiyle 28 Şubat’ta  niçin “Beşli Çete”nin içinde yer aldıklarını anlatan bir kitap çıkardı. Konfederasyondan ayrıldıktan sonra ise  “İş Güvencesi Tartışmaları”, “Zirvede 15 Yıl”, “Anılar ve Öneriler”, “Bir Yürek Bin Sevgi” kitapları yayınlandı.

Sonuç:  Sendikacılıkla şairlik aynı anda mümkün olmuyor. Başaran var mıdır? En azından ben bilmiyorum. Varsa  nasıl başardığını  okuyucularla paylaşmak isterim. Bilen veya duyan olursa böyle er kişiyi  bu köşenin yazarına iletirlerse mutlu olurum. Yeni bir yazıda buluşmak dileğiyle…,

KAYNAK: Şahin Ali Şen / Sendikacı Üç Şair ve Yazmak Üzerine (habername.com, 3 Haziran 2010).

Yazar: ŞAHİN ALİ ŞEN

28 ŞUBAT'IN 5’Lİ ÇETESİNİN BAŞKANLARINDAN BİRİ REFİK BAYDUR ÖLDÜ

28 ŞUBAT'IN 5’Lİ ÇETESİNİN BAŞKANLARINDAN BİRİ REFİK BAYDUR ÖLDÜ

 

28 Şubat darbesinin sivil ayağını yürüten 5 kuruluştan biri olan Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK) başkanı Refik Baydur öldü.

 

28 Şubat darbesinin gerçekleşmesinden önemli rollerden birisinide 5’li çete diye adlandırılan TOBB Başkanı Fuat Miras, TESK Başkanı Derviş Günday, TÜRK-İŞ Başkanı Bayram Meral, DİSK Başkanı Rıdvan Budak ve TİSK Başkanı Refik Baydur oluşturuyordu. Refik Baydur 28 Şubat’ta gerçekleştirdiklerini Bizim Çete adıyla kitaplaştırmıştı.

27 Mayıs 1997 günü Ayazağa Harp Akademileri Komutanlığı’nda aralarında işveren örgütleri ve sendikacıların da olduğu bir gruba darbeciler tarafından bir brifing veriliyor. TİSK Başkanı Refik Baydur bu toplantıyı “anlamlı bir kucaklaşma” olarak 3 Mayıs 1997 tarihli Yeni Yüzyıl’da yazıyordu. Baydur yazısında “Biz, sivil toplum örgütleriyle, sendikalar bu görevi gerekiyorsa ordu mensupları ile beraber yürütelim” diyordu.

21 Mayıs 1997’de Refik Baydur’un aralarından bulunduğu 5’li çete “irtica, günümüz Türkiye’sinde demokrasi için büyük bir tehlike haline gelmiştir” ifadelerinin yer aldığı “halkımızın artık, bu hükümete güveni kalmamıştır. Bu anlayıştaki hükümetin yerine (...) güvenilir bir hükümetin biran önce kurulması” isteniyordu.

Refik Baydur kitabında “Yıkım ekibinin yılım planı” başlıklı bölümünde planlarını şöyle açıklamaktadır: “Önümüzdeki hafta bütün işyerlerinde üretime ara verilerek 1 saatlik bildiriler okunacak. Daha sonra 5 örgütün temsilcileri Cumhurbaşkanını ziyaret ederek bildiri hakkında bilgi verecek. Bu zamana kadar siyasi istikrarsızlık bir çözüme kavuşturulmazsa sivil toplum örgütlerinden oluşan beş bin kişi TBMM başkanı Kalemli’yi ziyaret ederek Mecliste bekleyen yasaların çıkarılmasını isteyecek. Burada da bir sonuç alınamadığı takdirde 1 saatlik bir şalter indirme eylemi yapılacak. Ayrıca bir miting düzenlenecek” (Baydur, 2000, s. 77).

Refik Baydur için de şimdi birileri “zamansız öldü”, “bol ışıklı” ve “memleketin yetiştirdiği mümtaz şahsiyet” içerikli mesajlar yayınlayacaklar. Ama Türkiye halkının Refik Baydur için “Nasıl Bilirdiniz?” sorusunun vereceği tek cevab “Bir bir darbeci olarak bilirdik” olacaktır.

KAYNAK: 28 Şubat'ın 5’li Çetesinin Başkanlarından Biri Refik Baydur Öldü (haksozhaber.com, 18 Eylül 2016).

 

Yazar: HABER

SAYIN REFİK BAYDUR

TİSK Mikrocerrahi Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi/TBMM 19. Dönem İstanbul Milletvekili

 Türk İşveren Sendikacılığının ve Sanayinin duayeni Sn. Refik Baydur’u, 18 Eylül 2016 günü, maalesef kaybettik. Refik Bey benim iyi ve değerli bir dostumdu. Ben kendisini, DPT de görev yaparken, Beş Yıllık Kalkınma Planları çerçevesinde kurulan Sosyal Siyaset ve Sosyal Güvenlik Özel İhtisas komisyonu toplantılarında, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK)   Temsilcisi olarak tanımış, Planın oluşturulmasında büyük katkı ve yardımlarını görmüştüm. Fevkalade bilgili, iyi yetişmiş, açık sözlü, Atatürk İlke ve İnkılaplarına yürekten bağlı, vatanını, milletini çok sever bir müstesna insandı.

 

Bütün ömrü boyunca, Türkiye’nin gelişip, kalkınması için, özel sektörün ve işverenlerin rolü, görevleri konusunda çaba harcamıştı. İşveren Sendikacılığının birinci vazifesi, temsil ettiği grubun çıkarlarını korumak değil, öncelikle Türkiye için, çalışmak, vatanımızı her şeyin üzerinde,  tutmaktır,   diyordu… Ben siyasetteyken, kendisini sık sık arar, konularla ilgili olarak, değerli görüşlerini alırdım. Emindim ki, Refik bey için, önemli olan, önce vatandı…

 

Kendisi ile yolumuz ben siyaseti bıraktıktan sonra, TİSK bünyesinde görev alınca, tekrar kesişti. Kiplas’ taki makamında kendileri ile buluşup, dünya ve Türkiye meseleleri hakkında görüş teati ederdik. Rahmetli Özal ve Mesut Yılmaz, kendisini Anavatan Partimizden, siyasete davet etmişti. Ancak, Refik Bey ülkemize sanayici olarak hizmet yolunu seçmişti…

 

Refik bey, özellikle Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK, Türk Sanayinin sorunları, kendi yaşamı, tecrübeleri konularında yazmayı, bunları kitap halinde yayınlayarak, dost ve kamuoyu ile paylaşmayı şiar edinmişti. Birçok kitabı vardır. Bu kitaplarının hepsini, bizzat imzalayarak, bana verdi… Özellikle, mütevazı yaşamından, hedef ve azminden çok etkilendiğimi söylemeliyim. Yasamı sıkıntı ve fedakârlıklarla geçmişti. TİSK yöneticiliği sırasında Laik Demokratik Cumhuriyete, Parlamenter Rejime, bilhassa Atatürk İlke ve İnkılaplarına yönelen tehdit ve tehlikelere karşı sesini yükselten, hiçbir şeyden çekinmeden karşı koyan bir insandı, örnek alınacak bir karakterdi… Hele bazılarını gördükçe, Refik Baydur’un değeri, daha çok anlaşılıyor. Bazı nedenlerle TİSK bünyesinden ayrılma kararı aldığımda, üzüntülerini belirterek, “bizlerin arasında senin yerin daima baki kalacaktır, DPT’de, Özel Sektörde, TBMM’de önemli görevlerde bulunmuş birisinin, TİSK’te bulunması, onurdur, demişti…

 

Refik beyin, uzun yıllardır mücadele verdiği rahatsızlığı vardı. “Benim için konuşmak, hitap etmek, fevkalade önemlidir. Allah beni bundan mahrum edecek bir illet vermesin” diye dua ediyordu… Amaçları, hedefleri uğruna, son nefesine kadar gayret sarf etti… Unutmadan, ifade edeyim, Kiplas Sanat Galerisinde ev sahipliği yaptığı sergiler Refik beyin sanata verdiği önemin sanatçı ruhunun göstergesiydi… Türk Sanayi işveren isçi camiası ömrünü vatanına adamış bu müstesna insani çok arayacaklardır. Türk Milletinin tüm sevenlerinin değerli eşi ve Ailesinin başı sağ olsun…

KAYNAK: Selçuk Maruflu  / Sayın Refik Baydur (7 Ekim 2016).

 

Yazar: Selçuk MARUFLU

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör